Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '19

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Olmuyorsa Bin Sevin!

Uzun zaman oldu yazdıklarımı sizlerle paylaşmayalı. Belki de beni takip edenler artık ümidi kesti. Ama yazmak benim için oksijen kadar önemli bir tutku. Bu uzun zaman içinde tekamülüme hizmet eden bir çok olay yaşadım. Burada son yazımı yazdığımda iki kişilik bir aile iken, şimdi üç kişilik bir aile olduk. Artık bir kız annesiyim. Adını kendi seçerek gelen, bilge ve beni  oldukça eğiten bir çocuk Naz. Herkesin evladı kendine tatlıdır bilirsiniz. Bizim ki de bize bal, şeker, kaymak… Bir çoğunuz tahmin edersiniz.

Naz’ın doğumundan önce Çocuk Gelişimi, Çocuk Psikolojisi, Aile Psikolojisi gibi bir çok eğitime katıldım. Okuduklarım her zaman beyin kumbaramda biriktirdiğim hazinem oldu. Şimdi bir çok faydasını görüyorum.

Öğrendiklerim benim için bütünle paylaşıldığında, insanlığa hizmet ettiğinde değerli. Bilgi konusunda cimriliği sevmeyenlerdenim.

Hayatımın en büyük dersini kızımdan aldım. Bu zamana kadar okuduklarımı tatbik etmek zamanıydı artık. Kızımdan önce yaşadığım iki kayıp (tıp dilinde düşük) beni hayata dair bildiğim her şeyi uygulamaya teşvik etti. Bunlardan ilki tevekkül’dü. Mesela her şeyin kontrolüm altında olamayacağını, ilahi düzenin bir parçası olduğumu, benim için benim planladığımdan daha güzel bir plan olduğunu iyice anladım.

Başıma gelen olaylarda ah vah etmenin beni olduğum yerde saymaya ittiğini, bu şekilde bir adım ileri gidilmeyeceğini deneyimledim. Ve en önemlisi isteklerimin peşini bırakıp, onları gönülden isteyip Yaradan’a teslim ettiğimde benim için en güzelini hazırladığını gördüm.

Çok kıymetli sandığım canımın bazen yanmasında bile bir hayır olduğunu gördüm mesela.

Emek vermeden hazıra konulamayacağını, yaşadığın her deneyimle başka bir sen olarak yeniden doğacağını bilmeni isterim önce. Eğer bu yazıyı okuyorsan ve isteklerinden, hayallerinden vazgeçmek üzereysen bir düşün; çevrende şuan gördüğün her şey bir hayaldi ve emekle can buldu. Yaşın kaç olursa hayal kurmaktan, yapacak işlerin olduğuna inanmaktan vazgeçme.

Bırakabildiğin kadar iz bırak hayatta. Yapabildiğin kadar iyilik yap mesela. İsteklerin sadece kendin için olmasın; bütünün ve senin hayrına olacaksa kabul olsun. Olursa bir sevin, olmazsa bin sevin.

Her yeni güne başlarken pencerenin önünde bul kendini. Hava soğuk olsun fark etmez. Çek içine bugünde sana bahşedilen muhteşem hayatı. Neyle karşılaşırsan karşılaş bil ki o an içinde bulunduğun ve kötü olarak değerlendirdiğin bu olay da bile yüce bir hayır var.

Ve gülümse!

Beyin sen durup dururken gülümsesen bile o an çok mutlu olduğuna inanır ve bu sinyali alır. Serotonin hediye eder sana bolca.

Demem o ki; bu hayattaki varlığına sevin ve iyi değerlendir. Her güne bir macera olarak başla. Öyle gül, öyle mutlu ol, öyle sevin ki herkes yanında olmaktan keyif alsın.

Haydi!

Şimdi bu yazıyı okuduysan kendine benden bir Türk Kahvesi ısmarla ve bolca gülümse…

Şükret bu güne uyandığına…

 

 
Toplam blog
: 670
: 1923
Kayıt tarihi
: 19.12.10
 
 

İstanbul doğumlu. Kuantum Yaşam Koçu. EFT, NLP, ETKİLİ İLETİŞİM, BEDEN DİLİ gibi bir çok konuda e..