Ölüler gülüyor

Ölüleri güldüren diyalog, giderek genişliyor. Böyle giderse, mezarlıklar kahkahaya boğulacak.

Muhabbete, Emekli G. Kur. Başkanı, Yaşar Büyükanıt da katıldı. Büyükanıt, Başbakan ile görüşmemiz, Devlet işleri ile ilgilidir, açıklamasını yaptı. Bu görüşme, devlet işi ise, görüşmenin bir kaydı, bir belgesi olmalıdır. Sizden sonrakilere, bu belgeleri bırakmalısınız ki, devamlılık arz etsin. Görüşme hakkında, hiçbir kayıt yok. Herkes, istediği yorumu yapıyor.

Ölüler gülüyor mu? Gülseler, duyardık. Daha sonraki günlerde, Başbakan ile, zamanın CHP genel başkanı, Deniz Baykal, görüşeceklerdi. Baykal, görüşmenin kayıt altına alınmasını istedi. Başbakan, kabul etmedi, görüşmeyi iptal etti. Ya, söyleyecek şeyi yok tu, ya da, konulara hakim değil di. Erdoğan – Baykal görüşmesi, kayıtsız, kuyutsuz gerçekleşseydi, kim bilir, neler uydurulurdu, neler. Deniz Baykal ın, ne kadar usta ve akıllı bir politikacı olduğunun tescilidir. Kılıçdaroğlu'nun, görüşme hakkındaki yorumunu, İftira ve hakaret, olarak nitelendiren, Büyükanıt, “Devlet meselesi “ dediği, görüşme hakkında, bir belge sunmalıdır ki, iftira ve hakaretlere maruz kalmasın. Elin ağzı, torba değil ki, büzesin.

Başbakan, konu hakkında, henüz konuşmadı. Demek ki, uygun şiiri bulamamış. Sadece 50 bin TL, tazminat davası açmış. CHP, konuyu Mahkemeye taşıyor.

Bakalım, ölüler mi gülecek, diriler mi? Son gülen, iyi gülecek. Bu arada merak ettiğim bir konu var. Hüseyin Çelik, ne zaman gülecek? Ve, ölüleri asıl kim güldürecek? Keşke, Dümbüllü sağ olsaydı.