Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ağustos '11

 
Kategori
Dünya
 

Ölüm Ânı!

Ölüm Ânı!
 

Ölüm Ânı!

Henüz yaşamadığımız ve bir gün başımıza geleceğini bildiğimiz için, hep merak ederiz.

Ne zaman ve nasıl olacak? Tam bir muamma… Herkes için zamansız ve kötü bir sürprizdir Azraille karşılaşma anı!

Hazırlıksız ve çaresiz bir buluşma…

Hiç ölürken birini gördünüz mü? Hani kendini bilmeden gözleri derin derin tek bir noktaya bakar, belki hayatı bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçiyordur, belki de azraille göz göze geldiği andır… Bilmiyoruz!

İşte bu sahneyi bir sinema filminde değil gerçek bir görüntüde izledim bugün! O gözlerin ölümü gördüğü an…kendisi kadar küçük bir inilti ve bedeninin hala yaşadığını zannettiği bir iki ufak çabası… Takatsizce yere düşen ise bir çocuk başı!

İşte bu sahne GERÇEKten çok Acı! Vicdanın sızım sızım sızladığı, kalbimizde farklı bir duygunun da olduğunu hissettiren, üzüntü, acı,… aynı zamanda suçluluk ve utanç hissettiren bir karmaşa!

Günlük yaşantımızın çok dışında hatta onu altüst edecek kadar da güçlü!

Ağlamakla rahatlayamayacak kadar sürekli, akıldan çıkaramayacak kadar derin! Çıkarmak da istemiyorum zaten!

Bugün facebookta izlediğim açlıktan ölen ve ölmek üzere olan çocukların videoları hayatımda, ruhumda deprem etkisi yaptı diyebilirim! İnsanlar çocuklar böyle bir dünyada hangi sebepten ölüyor ???

Artık küçük bir köy dediğimiz dünyanın bir mahallesindeki insanlar ne hale gelmiş, getirilmiş.. Hiç görmemişiz meğer BİRÇOK ŞEY GİBİ… Hiç duymamışız seslerini… Her şey anında canlı yayın olarak verilirken, en gizli konuşmalar bile günyüzüne çıkarken, günyüzünde yaşanan bu drama nasıl geç kaldık, nasıl izin verdik o insanların ve bu insanlığın bu hale gelmesine!

İç savaşlar, açlık, sömürü, terör, katliam, vs… Dünya hergün çok acı şeyler yaşıyor… Ve bunu vicdanı olmayanlar yapıyor! Bu videoya ve bunun gibilere üzülen vicdanlı insanlardansanız, bilmeliyiz ki neyi protesto- boykot edersek edelim, kime yumurta atarsak atalım, kim hakkında bunun yanlış olduğunu konuşursak konuşalım aslında kesin çözüm değildir. Tabi ki konuşulsun tepkiler ve yorumlar DOĞRU-DÜRÜST VERİLSİN, şu an benim ve sizin de yaptığınız gibi belli edilsin sessiz kalınmasın… Ama artık sessiz kalınmamasının ötesinde “Vicdanlı insanların faaliyetlerine ihtiyacı var bu dünyanın.”

Doğruyu gören, bilen ben vicdanlıyım, insanlık adına merhametliyim diyen herkesin taşın altına elini koyması, vicdani bir faaliyete dahil olması, çözüm üreten ve uygulayan bir konuma gelmesi gerekir.

YANİ VİCDAN SAHİBİ, SÖZ SAHİBİ OLMALI DÜNYADA! Belki o zaman terör, açlık, katliam, şiddet ve acıya dair ne varsa yavaş yavaş kaybolur! Vel hasıl-ı kelam kıtlığın yaşanmayacağı bir dünya için önce şükretmeyi, israf etmeden tüketmeyi, savaşsız, terörün olmadığı bir dünya için vicdanlı ve makam sahibi insanlar olmayı, olamayacaksak da böyle evlatlar yetiştirmeyi öğrenmemiz lazım!

Son not ise yardım kampanyaları düzenleyen kurum ve kuruluşlara: Vicdani bir hareket içerisinde yer alan sizlere güvenerek ve inanarak yaptığımız yardımların nasıl ve ne şekilde yerine ulaştığını bilmek istiyoruz. Afrika halkının sömürülmesi gibi bizlerin de iyi niyetlerinin su istimal edilerek sömürülmesini istemiyoruz. Bu yazı ile birlikte hepsini şeffaflığa davet ediyorum, Arz ederim!

 
Toplam blog
: 10
: 2100
Kayıt tarihi
: 27.06.06
 
 

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Tarih Bölümü'nde Dr. Öğrt. Üyesiyim . Dünyanın en güzel üniversit..