Ölüm korkusunu yenmek ve hastalıklardan korunmak!

Hastalıklar ve ölümler, yaşadığımız dünyanın bir türlü üstesinden gelemediği ve insanlara yoğun ve katlanılmaz acılar getiren olaylar. Ölüm ne olursa olsun yenilmez ve amansız bir düşman gibi.. Hastalıklar ise, savunmasız kaldığında ve şiddeti fazla olduğunda insanı resmen süründürebiliyor. Bu durum yaşamdan bezmek ve umutsuzluğun önünü açıyor. Ölüm derin bir kuyu, yoğun bir uyku, yokluk ve bilinçsizlik gibi geliyor. Bu tasavvur zaman zaman insanı korkutuyor. Yaşamın tadına varınca, bunun sonlanacağı hali, nefes alıp verirken bunun durması, hayallerin, rüyaların, bilginin, tasarının yerine karşı konulamaz bir boşluğun olması. Her şeyin son bulacak olması gibi bir düşünce çoğu korkunun kökeni olabilir.

Farklı ve inanılan bir düşünce, ölümden sonra yaşamın, dirilmenin olabileceği yönünde. Bu gibi düşünceler kişiden kişiye değişiklik göstersede bu umut verebilir. Böyle olması yaşadığımız dünyanın kimi güzelliklerinin son bulmasının " ölüm yoluyla" adil olmadığını gösteriyor. İnsan için tasarladığına inandığımız güzellikleri " hava, su, bitkiler, hayvanlar, deniz ve karalar" vb. bırakmak değil, yaşamak daha mantıklı olsa gerek. Her şeyin insanın yararına olması bir temenni.

Hastalıklar konusunda ise, bunlardan korunmak önemli ve elzem. Vücudumuz her gün gözle görülmeyen, sessiz ama ölümcül olabilecek düşmanlara karşı savaş veriyor. Bakteri, virüs ve parazit gibi istilacılar sağlığımızı tehdit ediyor. Büyük ihtimalle bu mücedeleyi fark etmiyoruz çünkü bağışıklık sistemimiz belirtiler ortaya çıkmadan önce istilacıların çoğunu geri püskürtüyor ya da yok ediyor. Ancak bazen bu zararlı organizmalar üstün geliyor bu yüzden ilaç ve başlıca tedavi yöntemleriyle savunmamızı güçlendirmemiz gerekebiliyor.

Dünya üzerinde yaşanan ve ölümcül sonuçlara yol açabilen, bulaşıcı hastalıkların görülme nedenleri değişkenlik gösteriyor. Her yıl milyonlarca insan dünyanın farklı yerlerine seyahat ediyor ve çoğu kez hastalıklara neden olan mikroorganizmaları da yanlarında götürüyor. Bunun dışında bazı bakteriler antibiyotiğe karşı direnç geliştirmiştir. Bu da ölüm gibi acı sonuçlara malolabilmektedir. Ayrıca bir çok insan, hastalıklara karşı ne gibi önlemler alması gerektiğini bilmiyor olabilir. Elbetteki insanın savunma duvarlarını güçlendirmesi hastalıklara yakalanma riskini azaltır. Bu da daha sağlıklı ve huzurlu bir yaşama kapılarını açmak ve yaşamını ona göre düzenlemek için fırsatlar sağlamaktadır!

selin428@yahoo.com.tr