Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mayıs '10

 
Kategori
Güncel
 

Ölümcül ve bulaşıcı 'yeni' virüs kapımızda

Ölümcül ve bulaşıcı 'yeni' virüs kapımızda
 

Hazır mısınız?


Şiddetli baş ağrısı, yüksek ateşiniz mi var?
Aşırı terleme veya kilo kaybınız devam mı ediyor?
Göğüs ağrısı, nefes kesintileriniz de mi sıklaştı?
Şiddetli öksürük mü?

Aman dikkat!
Ölümcül hastalığın pençesine yakalanmış olmayasınız?

Bulaştığı her dört insandan birini öldürme gücüne sahip mantar türü virüs sessiz sedasız hem de etkisini artırarak yayılıyor.

İnsanlar dışında birçok canlıya da bulaşabileceği belirtilen virüs, 1999 yılında 200’ün üzerinde kişiyi etkilemiş, 9 kişinin ölümüne neden olmuştu...

Cryptococcus gattii olarak bilinen bu mantar türü; insan ve hayvanların ağaçlardan havaya karışan sporları solumasıyla bulaşıyor. Hayvandan hayvana bulaşma olmuyor.

Etki alanını gün geçtikçe arttırdığının altı çizilen bu tehlikeli ve ölümcül mantarın genellikle organ nakli yapılan veya HIV virüsü taşıyan hastalarda rastlandığı, ancak bunun tamamen farklı ve de tehlikeli olduğu belirtiliyor.

Vücutta oluşabilecek mantar yapısının alınması için şu an ameliyat gerekiyor...
Henüz aşısı yok.
Kökeninin okaliptüs ağacıyla bağlantılı olduğu bilinen bu mantar, 11 yıl önce karşılaşılan ölümcül mantar genleriyle karşılaştırıldığında bugünkü daha ölümcül.

Ortaya çıkış sebebinin iklim değişikliği olabileceği ihtimali üzerinde de durulduğu bu ölümcül mantar hakkında kamuoyunun yeterince bilgiye sahip olmadığı ve toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor.

Şimdilik ABD’de etkili ve şu ana kadar bulaştığı 25 kişiden 9’unu öldürdü...
Bize gelişi ise her zaman olduğu gibi an meselesi...

(!)

Kuş, domuz, kene şimdi de mantar.
Yakında, Amerika yarattığı bu virüsün aşısını satmaya başlar, biz de olmayan milyon dolarcıklarımızla almak için sıraya gireriz. Sonrasında birileri 'ben aşı olmam, çocuklarıma da yaptırmam' der.
Hemen hepsi elimizde kalır.
Virüs de tarihe karışır...

<ı>Okaliptüs Ağacı
Dağınık düzende küçük gözenekli, göbek odunlu, öz ışınları gözle görülmeyecek kadar küçük, dış odunu beyaz
sert ve sık dokulu bir ağaçtır.
Kolay işlenen kerestesi zamanla sertleşir. Zor boyanır, iyi verniklenir.
Türüne ve yetiştiği yere göre özgül ağırlığı değişir.
Yapılarda, yeraltı inşaatlarında, ambalaj endüstrisinde kullanılır. Tomruk, kalas ve kaplama halinde piyasada bulunur.
Genellikle Adana, Antalya ve Muğla dolaylarında yetiştirilir, Sıtma Ağacı veya Bataklık Ağacı diye de bilinir.

 
Toplam blog
: 660
: 862
Kayıt tarihi
: 15.04.08
 
 

Atatürk, cumhuriyet ve Türkçe sevdalısıyım. Hayatımda hiçbir konu veya olay karşısında 'keşke' de..