Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Nisan '13

 
Kategori
Futbol
 

Onazi'yi uyarmıştım.

Onazi'yi uyarmıştım.
 

25 Mart tarihli Fenerbahçe Lazio yu geçebilir mi? Başlıklı blogumda kısa bir analiz ve yorum yapmış maçta kırmızı kart ve penaltı olasılığından bahsetmiştim. Bu avantajların Fenerbahçe'den yana olmasının daha fazla mümkün olduğunu yazmıştım. Nitekim hem penaltı hem de kırmızı kart beraberce Fenerbahçe'nin lehine oldu.

Dün akşam oynanan maçtan sonra Fenerbahçeli oyuncuların özelllikle maçın teknik analizini çok iyi yapan başta Aykut Kocaman ve teknik ekibe  teşekkür etmesi ve bu analizin katkısını belirtmeleri önemli bir olaydır. Futbol maçlarından şimdiye kadar oyunculardan duymadığımız bir açıklama idi. Futbol kamuoyunun ve özellikle Fenerbahçe taraftarlarının bu konuyu gözden kaçırmamalarını öneriyorum. İşini ciddi dürüst ve titizlikle yapan bir teknik heyetin olması bu emeğin sonucunda da karşılığının alındığının görülmezi önemlidir, değerlidir ve desteklenmelidir.

Maça ilk 15 dakikada beklenildiği gibi başlayamayan Fenerbahçe top tutup dolaştıramayınca Lazio tehlikeli olacağının ve gol bulacağının sinyallerini verdi. Her ne kadar bu anlarda net gol pozisyonu yakalamasa da hızla ceza sahasına gelerek defans hattının hata yapmasına çalıştılar. Ancak yavaş yavas sakinleşen oyuncular taraftarın sürekli atak ve hücum beklentisinin aksine sabırlı oyunlarına dönmeleri gerektiğini anladılar. Bununla birlikte ilk devrenin sonlarına doğru kendi sahasında Yobo, Egemen, Ziegler, Volkan ve zaman zaman Topal ve Meireles'in kendi aralarında top çevirdiklerini gördük. Bu oyun iki maçlık serinin evinde oynayan bir takım için beklenmedik bir durumdu. Çünkü evinizde avantajlı skoru bulmak için daha agresif olmanız gerekirdi.

Ancak maç öncesi taktiğin tam da bu olduğu çok iyi analiz edilmişti. Çünkü Lazio bulduğu golleri ilk yarıda buluyor ama son 25 dakikada ise daha fazla gol yiyordu. Öyle ise ilk yarıda topun Fenerbahçe'de kalması ne olursa olsun gol yeme riskini azaltacaktı. 

İkinci bir doğru başlangıç ise hava hakimiyeti daha iyi olan, adam adama markajda daha yavaş ama daha usta olan Egemen'in Bekir yerine tercih edilmesiydi. Lazio'nun hava hakimiyeti çok iyi analiz edilmişti. Bir çok spor yazarı bu konuya hiç değinmedi ancak bu değişiklik isabetli ve yerinde idi. Bir çok hava topunda yine Laziolu oyuncuların topa ilk müdahaleyi yapmasına rağmen seken toplarda Fenerbahçeli oyuncular ilk hamleyi yaparak bu zaafiyeti gidermeyi başardı. Maç kadrosunun iyi hazırlanıp belirlenmesi Aykut Kocaman ın oyuncuları ne kadar hazır tuttuğunun ve her oyuncuya değer verdiğinin göstergesiydi.

25 Mart tarihli yazıda kırmızı kart konusunda Onazi'yi uyarmıştım. Ancak yazımı okumamış olmalı ki özellikle ilk sarı kartı mevcut iken çok daha ( belki de direkt kırmızıyı gerektiren) sert olanını Baroni'ye yapınca hakem onu  affedemezdi. Çünkü ilk yarıda 3 kez afettim diyerek ilk sarı kartını çıkardı. Yine aynı hareketi yapınca hakem William Collum amacının oyundan önce sertlik olduğu yorumunu yaparak Onazi'yi saha dışını gösterdi.

Petkoviçin'de belki hafta sonu Roma derbisini düşünerek belki de Fenerbahçe'yi biraz da hafife alarak defans hattında çok süre almayan 2-3 oyuncusu ile maça başlaması büyük bir hataydı. Genç oyuncu çok tecrübesizce yaptığı iki hata ile takımının mağlubiyetinde baş aktörlerden biri oldu.

Fenerbahçe'nin Lazioyu 2-0  yenerek rövanş maçı için avantaj yakalaması çok değerli ve önemli bir galibiyettir. Kulüp tarihinde ilk kez UEFA yarı finali bu kadar yakındır. İlk maça olduğu gibi ikinci maça da aynı sabır, ciddiyet ve bilinçle hazırlanacak oyuncular ve teknik heyet umuyorum başarı ile dönecektir. Ancak önemli bir parantez de büyük taraftara açılmalı. Çünkü teknik heyet ve oyuncuların özverisi kadar onların da hep destek tam destek vermeleri gerekiyor. UEFA ceza sınırında olduğumuz bir an bile unutulmadan sabırla ve olgunlukla Fenerbahçe'yi desteklemek ve asla sportmenlik ruhundan uzaklaşmamak gerekiyor. Çünkü başarı ve Zafer tam da bu anda geliyor.

Birlik, berabelik, çalışkanlık, özveri, sabır ve sportmenlikle.

Hafta sonu Akhisarspor maçında iyi performans gösteremeyen Caner'in bu maçta oyunun kaderini değiştiren oyuncu olmasında kendisinin özverisi kadar Aykut Kocaman'ın da oyuncusuna sahip çıkarak ona güvenmesinin yattığını unutmamak gerekiyor. Taraftarın da kendi oyuncusuna sahip çıkması asla olumsuz tepki göstermemesi gerekiyor. Çünkü olumlu teşviğin başarıyı getirdiğini olumsuz tepkilerin, oyuncuya ve takıma yarar sağlamadığını herkes bilmeli.

Sonuç olarak çeyrek final ilk maçında dersini iyi çalışmış ve galibiyeti haketmiş bir Fenerbahçe izledik. Sakin ve sabırlı oyun, şans faktörünü de yanına alarak güzel bir gece yaşamamıza neden oldu. Salih Uçan içinde bir kaç cümle yazmak gerekecek. Oyuna girdikten sonra pas akıcılığı topu eveleyip gevelemeden tek pas ve doğru pas oynamaya çalışması Fenerbahçe'ye oyun güzelliği yanında topa sahip olma ve pozisyonda getirdi. Top kesinlikle ayağına yakışıyor. Sezgileri güçlü bu oyuncunun inşallah sakatlık görmeden U 20 milli takımızla şampiyonluk yaşamasını istiyorum. Yarı final ve final yolunda Salih'in çok önemli bir yeri olduğunu katkısının artacağını süre aldıkça göreceğimizi umuyorum. Aylar önce Salihinho başlıklı yazımda da yanılmadığımı görmek son derece keyif verici.

 

 

 
Toplam blog
: 96
: 648
Kayıt tarihi
: 12.08.08
 
 

Karadenizliyim. İzmir' de yaşıyorum.  Dünyanın tek bir ülke  olduğuna inanarak  bütün insanların ..