Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Nisan '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Önce ünlü olucam, sonra yarışmacı !

Önce ünlü olucam, sonra yarışmacı !
 

Son zamanlarda, televizyonla aranız nasıl ? Adı yarışma olan bir program furyasıdır gidiyor televizyon kanallarında farkında mısınız. Biri bitiyor, diğeri başlıyor. Hatta, öyle bir seviyeye geldi ki, Ünlülerin yarışmaları ilgi çekince tüm kanallar bu yönde çalışmalara başladılar. "Buzda Dans", "Şarkı Söylemek Lazım", "Ünlüler Sirki", "Acemi Birlik", "Starlar Sirki" gibi hayatımıza giren yarışmalara bir yenisi daha dün eklendi. Seyredenler bilir, ben de kanalları dolaşırken tesadüfen rastladım. Show TV'de yayınlanmaya başlanmış olan "Bak Kim Dans Ediyor" adlı yeni bir yarışma programında birbirinden ünlü isimler yarışıyormuş. Muş diyorum çünkü, devamını getiremeden başka bir kanala atladım. Çekemedim daha fazla.. Diğer ünlülerin programları çekmediğim gibi !..

Bu yarışmalarda, hemen hepsinin de yarışmacıları birer ünlü. Zaten böyle olması lazım, neden mi ? Adı yoksa "ünlüler yarışması" olmazdı da ondan. Şimdi, kaç kişi izliyor gerçekten bu programları bilmiyorum ama, izleyenlere saygı duyarak ve özür dileyerek biraz eleştirmek istiyorum kendi lisan-ı münasip bir tavrımla !..

Birincisi bu programların adının önce ünlüler yarışması (!) olması. Neden sürekli ünlüler yarışıyor. Halk arasında bu işi becerebilecek insanlar yok mu ? Elcevap;vardır elbette, burada amaç reyting, bol reklam ve para kazanmak..

Her ne kadar, yarışmacılar (!), "bu bir eğlence programı, ben de çok eğleniyorum" diyorlarsa da, bal gibi de yarışıyorlar. Eğer yalnızca eğlence programı ise, neden yarışma edasıyla geçiyor, neden bir jüri var, neden insanlara puan veriyorsunuz ve neden vatandaşlardan oylama bekliyorsunuz ?

Bir diğeri; bir şeyi fark ettiniz mi ? Hemen hemen hepsi birbirinin türevi niteliğinde. Konsept, jüri sistemi, oylama sistemi, elenme sistemi vs. Hep birbirlerini kopyalamışlar. Bu da işin zevk vermeyen tarafı ? Eğer her biri gerçekten bir yarışma ise, neden ünlüler yarışıyor. Ünsüzlerin yarışmaları çok mu zevksiz ve reytingsiz, hatta reklamsız oluyor ? Sanırım cevabı da bu sorunun içinde !.. Madem ki, adı bir yarışma, madem ki bir jüri sistemi var ! O zaman neden bu kadar seviyesiz eleştiri yöntemi belirlemiş insanlar ? Jürilerin seviyesiz eleştirilerine, yarışmacı ünlülerin altta kalmamak için laf yetiştirmeleri de, yarışmayı seviyesizleştirmiyor mu ?

Bu programlar için eğlenceyi de içinde barındıran bir yarışma deniyor. Evet, ünlülerin birbirlerine laf atmaları, jüri ile laf ebeliğine girmeleri bir anlamda eğlenceli olabilir ama genel anlamda ben eğlenmediğimi itiraf etmeliyim.

Bu tarz programlara yarışmacı sıfatıyla katılan ünlülerin bir kısmı, programda meydana gelen seviyesizliği hiç hak etmiyor. Bunun en iyi örneklerinden biri, ünlülerin “şarkı yarışması” programında, bir ünlünün koçluğunda şarkı söyleyen bir başka ünlüye, bazı jüri yada hakem üyelerinin yanlış kelimelerle seçilmiş (bence seviyesiz ) eleştiriler yapması. Böyle olunca da, yıllarını müziğe olmasa da, sanatın başka bölümüne yıllarını vermiş bir insan karşı atağa geçip, kendince savunma yapıyor, yapma gereği hissediyor. Acaba amaçları ne ? O kişi yada kişileri, milyonlar karşısında küçük düşürmek mi ? Yoksa bir çeşit oyun mu oynuyorlar. Televizyonların karşısındaki binlerce insan ne düşünüyor acaba ?

Bu tarz programlara katılan ünlüler, bu işten para almadıklarını, zevk için ve eğlenmek için o yarışmaya yada programa katıldıklarını söylüyorlar, fark ettiniz mi ? Eğer gerçekten bir kuruş almadılarsa enayilik yapmışlar yada yapıyorlar. Bedavaya yada boğaz tokluğuna çekilir bir şey mi bu kardeşim. Üstelik, program yapımcısı firma, onların üzerinden milyarlar kazanıyorken, ünlülerin “ para almıyorum “ demesi sizce ne kadar inandırıcı ? Program yapımcısı firma, sizce program başına, reklamlar üzerinden ve atılan sms’lerden ne kadar para kazanıyordur ? Ne kadarı beni ilgilendirmiyor ama ünlülerin “ bedavaya geldik kardeşim “ laflarına, ben de “ evet bedavaya geldiniz “ demek istiyorum. Anlayana !..

Bu programlar eğer kazançlı olmasa, her kanalda benzer bir tanesini bulabilir miydiniz ? Buna bizim halkımızda katkıda bulunuyor tabiki ? Hemen cep telefonuna sarılıp SMS’i patlatıveriyor, ilgili kişinin numarasını, ilgili sms numarasına. Nasıl bir mali yada manevi kazancı varsa kendi tarafında ? Üstelik kendisine ne kadara patlayacağını bilmeden !. Kardeşim adamlar zaten bedavaya iş yapıyorlar, üstelik bu da bir eğlence programı, sana da sms atıyorsun diye bir şey gelmeyecek. Yani bir çekiliş olmayacak, sana bir şey vermeyecekler. Orada yarışan yada şarkı söyleyen gariban bir varoş çocuğu da değil. O zaman neden sms atıyorsun ki ? Düşünün bir kere, bir programda en az 50 bin sms atıldığını.. Her bir sms’in bedelinin de minimum 3 ytl olduğunu varsayın. Bu da eşittir; iyimser bir tablo ile 150 bin Ytl, yani 150 milyar lira. Aslında bu rakam çok daha yüksektir. Ben iyimser bir tablo çizdim.

Her yarışmada SMS’lere onlarca YTL aktaran vatandaş, bir fidan yada özürlülere yardım kampanyasına bir tane sms atmaz. Şimdi diyeceksiniz ki, kardeşim sana ne ? Haklısınız !. Evet bana ne, kimin ne kazandığından, kimin nereye mesaj attığından gerçekten bana ne ? Ben yalnızca vatandaşı düşünüyorum. Her şeyin kirliliğini yaşayan, ama daha güzelini, daha şeffafını ve daha kalitelisini hak eden bu ülkenin insanlarına reva görülen bu görüntüler ve aldatmaların yakışmadığını ve yakıştırılmaması gerektiğini düşünüyorum.

Benim derdim bu !.

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..