- Kategori
- Spor
Oniki numara olmak
Futbol zor iş. Yaz kış, yağmur çamur demeden maç var. Sporcular için ağır şartları olan bir hayat futbolcu olmak. Onlar emeklerinin karşılığını ücret olarak alıyorlar, hem de öyle böyle çay simit parası da değil aldıkları. Takımda top koşturan onbir kişi için maddi getirisi çok yüksek bir iş sahası diyebiliriz.Tabii sadece ilk on bir değil, yedekler ve ekipteki diğer görev alanlar için de ekmek kapısı futbol klüpleri. Sektör iyice profesyonelleşti.
Futbolun bir de diğer yüzü var, taraftarlar cephesi. Takımına gönül bağı ile bağlı olanlar... Her koşulda takımının yanında olanlar... Trübündeki onikinci kişi... Takımı yenilince oturup ağlayan, yenince sevinen...Hele şampiyon olursa havalarda gezen... Bizler yani. Ben yani.
Fenerbahçe' liyim, yensek de yenilsek de, hem de kalu beladan beri. Öyle maçlara gidemiyorum, takımın peşine takılıp gezemiyorum. Kırk yılda bir niyetleniyorum, çubuklu forma giyecek halim yok maça giderken. Sarı lacivert renklerde uygun kıyafet aksesuar ararken ooo maç bitmiş bile. Ne yapayım ben de internetten takip ediyorum takımı.Bizim taraftar siteleri takımın sitesinden daha havalı vallahi.Aşkla yapılan herşeyde olduğu gibi. ''Takımda kimler var, say'' deseler sınıfta kalacak ben, mail grubunda da sitede de ''yoklama kaçağı'' değilim çok şükür.Site sakinlerinin Fenerbahçe'ye olan bağlılığına hayranım.Yenildiğimizde kös kös oturmalarımıza hayranım, yendiğimizde gözlerimizdeki parıltıya hayranım.iyi ki Fenerbahçeliyim, iyi ki ''onikinumara.com'' dayım diyorum.Bizim site de diğer taraftar sitelerimizle beraber takımı destekliyor, sevincimiz de ortak, üzüntümüz de.
Aslında bayan olarak başlarda çekinmiştim.Ama o kadar çok bayan arkadaşımız var ki.Kadın eli değdiği belli oluyor.Neredeyse her sayfanın üzerinde dantel örtüler serili.Hoşuma gitti tabii.
Hadi gelin bir çayımızı için.