Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Mart '09

 
Kategori
Anılar
 

Onlar tarihe tanıklık etmişlerdi

Onlar tarihe tanıklık etmişlerdi
 

yeterindunyasi.blogcu.com


Sevgili dostlar, ALLAH insan oğluna, akıl vermiş, düşünsün öğrensin, öğrendiklerini ve yaşadıklarını biriktirsin diye. Bu günler de hepimizin çok düşünüp, bu ülkenin güzeller güzeli yurdumuzun ne ağır bedeller ödenerek, bizlere emanet edildiğini ve bizlerin de ben ülkem için bir şey yaptım diyebilmemiz için, hiç değilse bu ülkenin çıkarlarını gözetmemiz gerekir.

Gece yastığa başımızı koyduğumuz da bu ülke uğruna canlarını feda etmiş, tarihin sayfalarına gömülmüş nice kahramanları hiç değilse şu günler de emanetlerine sahip çıkarak anmış olalım.

Elbette hepimiz sadece masallarla büyümedik, çocukken masal gibi dinleyip, sonrada masal olmadığını öğrendiğimiz ne kahramanlık destanları vardır yüreklerimize yer etmiş.

Benim büyük annem 1900 yıllarda dünyaya gelmiş ERZURUM'lu, hani derler ya tam bir Osmanlı kadınıydı. Tarihimizin en zor yılları yaşamış, yüz çizgileri derin, bakışları sert dimdik kendinden çok emin, çok çekmiş çok öğrenmiş, ama asla unutmamış bize de unutturmamıştı. Uzun kış geceleri, ninem anlatır biz dinlerdik, masal gibi gerçekleri.

Ninem 15 yaşlarında daha çocuk aslında Erzurum işgal altında, Rus askerleri hatta aileleri şehrin her yerinde. İstedikleri ev onların, karşı çıkmak imkânsız. Ninem bir taze gelin, korkak ve çaresiz, onun gibi bütün gelinler, çocuklar büyükler çaresiz. Kadınlar en eski hatta yamalı kıyafetler giyinip yüzlerine tandırın isini sürerlermiş düşmanın gözüne çirkin görünmek içim. Dedem polis düşman çizmesi altında ezilen vatan toprağı değil sanki onun yüreği. Sokağa çıkıp ben polisim diye bağırıyor, alıp götürüyor düşman, dışarı dardan ve tipiden göz gözü görmüyor, iki çaresiz kadın vatan İşgal altında, Erzurum kar. Dedemin annesi ebe, düşman subaylarından birinin karısı doğum yapacak, gelip almışlar kadını, kadıncağız ağlaya ağlaya gitmiş, hakkınızı helal edin, ben geri gelemem, getirmişler geriye sonra defalarca alıp götürürlermiş. Halk perişan bir yanda düşman, bir yanda soğuk, bir yanda açlık. Yine de yılmamış memleketimin adsız kahramanları, bir avuç buğdayını bir parça ekmeğini bölüşmüş askeriyle, gizlice karlar altından tüneller kazıp vatanı kurtarmak için ellerinden geleni yapmışlar.

Ben ninemin dizlerin, de çocuk bedenimi uykuya teslim ederken. Erzurum karlar içinde kapanmış göz kapaklarımın ardında. Ninem, anlattıklarının etkisiyle ürperip o günlerin karlı soğuk ve sıkıntılı günlerini hatırlayıp, sobaya birkaç odun attırıp, daha bir hararetle anlatmaya devam ediyor. Bu kez daha eskileri anlatıyor.

Tarihimizde 93 harbi olarak bilinen Osmanlı Rus savaşı, Ermeni çetelerinin yardımıyla Ruslar Aziziye Tabyasını ele geçirmişler, Türk askerlerinin çoğu öldürülmüş, bunun üzerine memleketimin ezan sesleri eksik olmayan o muhteşem Camilerinden, Allah’ı nı seven Tabyalara koşsun Askerlerimiz öldü sesleri yükselmiş. Eline baltasını sopasını alan koşuyor Allah Allah sesleri ile. Bunların arasın da 20 yaşların da kocası cephede çarpışan bir taze gelin vardı. Ağabeyi bir gün önce cepheden gelmiş ve kolların da can vermiş. Seni bana Allah verdi, ben de seni ona emanet ediyorum diyerek son kez emzirmiş 3 aylık yavrusunu. Başına ehramını eline kasaturasını alıp, koşturmaya başlamış memleket uğruna. Toprak damlı kalın duvarlı evleri tahta kapılarında ki ağır tokmakları çalıp halkı yüreklendirerek, haydi dadaşlar gün bu gündür diyerek. Erzurumlular ölmeye gidiyordu, Nene Hatun ölüme koşuyordu karlar içinde. Çok kısa bir sürede düşman ezilmişti ama çok asker kaybetmiştik. Yaralıların içinde Nene Hatun da vardı kendi yaralarına aldırmadan su taşıyordu askere. Onun vatan için giriştiği bu mücadele tüm düşman Erzurum’dan kovuluncaya kadar devam etmiş. 1955 yılın da 98 yıllık şanlı ömrü yine Erzurum'da sona ermiş.

Ruhun şad olsun, ne mutlu sana ve senin gibi halk kahramanları ve isimsiz kahramanlara.

Ne mutlu Atam sana ki, bu ülkeyi bizlere emanet ettin. Bizler ne kadar şanslıyız ki böyle bir neslin evlatları ve torunlarıyız.

Bir kez daha, NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE…

 
Toplam blog
: 11
: 629
Kayıt tarihi
: 09.02.09
 
 

1960 Erzurum doğumluyum. Yaklaşık 46 yıldır İzmir' in ömre bedel ilçesi Karşıyaka -Bostanlı' da yaşı..