Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '11

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Oral Çalışlar ve Zihnindeki AKP Demokrasisi

Oral Çalışlar ve Zihnindeki AKP Demokrasisi
 

Radikal Gazetesi Yazarı Oral Çalışlar


Türkiye’de her alanda, her konuda, her koşulda konuşabilmeyi başarabilen öyle bir etkin nüfusumuz var ki şaşmamak mümkün değil. Millet olarak bilip bilmeden her konuda ahkâm kesmeyi çok iyi başarıyoruz.

Futbol maçları oynanırken sahadaki hakem ne karar verirse versin bizler futbol profesörüymüş gibi küfürler savurarak kararı yorumluyoruz, tarihi bir tartışmada bir anda ortaya çıkıp dayanağı olmayan bilgilerimizle tarihi yorumluyoruz; sokakta, pazarda, çarşıda mikrofon uzatıldığında soru ne olursa olsun iki satır konuşmayı büyüklük sayıyoruz. Oysaki bilmediğimiz bir konuda konuşmamak, “yeteri kadar bilgim yok” diyebilmek hem cesaret istiyor, hem de takdir edilmesi gereken bir özellik insanlık adına…

Her konudaki çokbilmişliğimiz özellikle medya alanında dallanıp budaklanmış durumda. Eş durumundan, tanıdık durumundan, sermaye durumundan köşeleri mesken edinen “köşe yazarları” her gün nice çamlar deviriyorlar. Televizyon programlarında “yorumculuk” yapanlar ise televizyon, televizyon; program, program dolaşıp zırvalamaya devam ediyorlar, en tutulmayacak noktalardan.

Herkes gazeteci, herkes yorumcu, herkes köşe yazarı, herkes uzman bu ülkede…

Ülkenin yarısı futbol yorumcusu olmuş, diğer yarısı da gazeteci-yazar sıfatıyla sohbetlerin bir numaralı konuğu oluyor her gece…

AKP Demokrasisi ve Oral Çalışlar

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Türkiye’de yeniden yorumlayarak adından çokça söz ettiği demokrasi kavramı bizler için tam bir muamma oldu. Demokrasiyi yeniden yorumlayabilmek nasıl bir cesaret gerektiriyorsa, demokrasinin d’sinden anlamayanların (anlamamak isteyenlerin) “demokrasi adına” her türlü eylemi gerçekleştiriyor olmaları ayrı bir cesaret örneği.

Bu “demokrasi” kavramında silahlı kuvvetlere işkembeden sallamak demokratik bir eylem, ordu ile ilgili olumlu bir değerlendirme ya da yorum yapmak ise darbeci yaftasını yemeyi gerektiriyor. Yargının kararları da buna göre isimlendiriliyor artık. Ordu lehine verilen kararlar “siyasi”, ordu aleyhine verilen karar ve değerlendirmeler “demokratik” ve saygı durulması gereken kararlar olarak kabul görüyor.

İkiyüzlülüğün açık bir temsili bu bakış açısı…

Radikal Gazetesi’nin ordu muhalifi köşe yazarı Oral Çalışlar’ın 7 Ocak Cuma günkü köşe yazısı da bu demokratik söyleme cuk diye oturmuş tam manasıyla. Sıkça okuduğum ve yayın çizgisini genel olarak beğendiğim (sesi çıkmayanlara yer veriyor olması nedeniyle) Radikal Gazetesi’nin Oral Çalışlar gibi yazarları bakış açılarıyla Taraf gibi gazetelerde çok daha iyi reyting alırlar diye düşünüyorum.

11 bin yargıç ve savcı, 730 bin asker“ başlıklı yazı, Türkiye’de kanayan yargı sistemini eleştirirken (haklı) yargı ile orduyu sayılar üzerinden karşılaştırmış. Demokratik bir ülkede bu derece bir uçurum olmaması gerektiğini anlatmak istemiş. Oral Çalışlar tamamıyla haklı. Asker sayımız bence de fazla. Orduya ayrılan bütçe ve hala profesyonel bir orduya sahip olamamamız da kabul edilebilir ancak Almanya ve İngiltere gibi çok ciddi bir savunma gereksinimi olmayan ülkelerle Türkiye’nin asker sayılarını karşılaştırmak oldukça yanlış.

Çalışlar yazısında “ada ülkesi” İngiltere’deki asker sayısının Türkiye’nin dörtte biri olduğunu söylemiş. Dört bir yanı denizlerle çevrili ve güvenlik endişesi bizim kadar yoğun olmayan bir ülkenin bizim kadar askere sahip olmasını beklemek çok mantıklı değil haliyle.

Elma ile armudu karşılaştırarak bir değerlendirme yapıyor gibi göstermek, kendini demokratik sananların sadece orduya laf uzatmak amacıyla kurguladığı yazılar olarak hatırlanacak. Orduyu eleştirmeyelim, aksaklıkları dile getirmeyelim demiyorum. Bir eleştiri yapılacaksa biraz mantık çerçevesinden eleştirelim, sadece eleştirmek için değil. Yoksa ben de söylerim çok kolay, “Çek Cumhuriyeti’nin ordusu yok; bizim niye 730 bin askerimiz var? Boşa masraf” diye… Olur mu böyle eleştiri?

Diyorum ya, herkes uzman, herkes konuşuyor. Demokratlık böyle değil, biraz kendinize gelin!

A.Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com

 
Toplam blog
: 430
: 2186
Kayıt tarihi
: 18.06.07
 
 

20 Nisan 1989'da İzmir'de doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Karşıyaka'da tamamladı. 20..