Oray Eğin'in monarşik mucizesi

Aslında konumuz dışı olmakla beraber Oray Eğin mucizesi üzerine bir iki laf da ben etmezsem delireceğim. Madem kocaman bir ortak kültür denizinde ve evrensel bir bilinçte yaşıyoruz, bu Oray Bey mucizesinin hepimize muhteşem bir bilinç katmış olması ile apayrı bir büyülendiğimi söylemek isterim. 12 Yıllık gazetecilik tecrübesi ile hayatımıza mucizeler katan bu kardeşimi bende acayip sevdim. Nobel hatıralarını ve Kamboçya tecrübesini okurken, şarkı söyleyen sanatçılarımıza sataşırken, Sezen'in yalısında otururup onu ve çevresindekileri eleştirirken ve Okan'ın makinesinde dişli olurken çok heyecanlandığımı sizlerle paylaşmak isterim. Her konuda kendisini müthiş yetiştirmiş bu kardeşimin Cumhurbaşkanı'mızın seçimi ilgili en son yazdıkları ise beni inanılmaz etkiledi.

Bakın ne diyor "Türkiye'de gayr-ı resmi monarşik düzene geçildiğini Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili belirsizlikten anlıyoruz. Bütün ülke bir hükümdarın dudaklarının arasına bakıyor ve tahta kimin geçeceğine ilişkin bir isimlik açıklama bekliyor. Eğer ağzından işaret gelmezse, parmağına bakıyoruz, kimi işaret edecek diye. Monarşide tahtın yeni sahibi bir parmağın ya da dudağın ucunda." acayip aydınlanmış durumdayım ki monarşik düzenimizi süper anlatmış. Öyle böyle değil çok etkilendim... Sanat dünyamızdan, siyaset hayatımıza, Nobel ödüllerinden, Ajda'nın biyografisine, Emre Belezoğlu ile ilgili "ben demiştim" den Avrupa'daki Turk ghetto’larına kadar engin yorumları ile aydınlanmanın ilk adımlarını attığımız için çok mutluyum. Sevgili kardeşimin sataşmadığı alan kalmadı ki bunu yapamayan biz monarşik düzen insanları onun engin düşüncelerini takip etmeye devam ediyoruz.

Oray Bey’i daha iyi tanımak istedim ve Wikipedia’ya göz attım şöyle diyor. “Oray Eğin, Akşam gazetesinde yazan Türkiye'nin en genç köşe yazarıdır. Kent yaşamı ve popüler kültür üzerine yazıyor. ''Kal'' adlı bir romanı ve ''Başkalarının Sakatladığı Çocuklar'' adlı bir deneme kitabı mevcut. Radikal gazetesinde de uzunca süre çalıştı. Show Tv 'de yayınlanan Şarkı söylemek lazım adlı yarışma programında jüri üyeliği yapmaktadır (tarih 2007-03-25). Bu yarışma esnasında genel olarak yarışmacılar hakkında yaptığı negatif eleştirilerle tepki toplayan bir profil çizmiştir.” Laf atarak gazeteci olunuru öğreten bu kardeşim nerden çıktı durup dururken demiyorum. Meğer o hep varmış ve ben 12 yıldır bilememişim. Cahilliğime veriniz. Sataşmadığı kimse kalmamış hem de. Ve hepsi de suskun. Ne desem bilemedim. Helal olsun. Kendisine bu monarşide bir adaylık da “sana yakışır” diyorum.

Kolay gelsin Oray Bey’cimler...

Sevgiyle kalın