Ordu Yine İş Başında!

Her şeyin anlamını yozlaştıran, sulandıran bir milletiz.

Çoğu zaman yaptığımız davranışları neden yaptığımızı bile fark etmeden yapar dururuz. Ancak dışarıdan baktığımızda ya da iş işten geçtiğinde yaptığımızın farkına varırız.

***

Yine geldi bir bayram daha. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı!

Neler konuşuluyor diye birkaç kanala baktım, birkaç değişik gazeteyi internetten okudum. Her zamanki gibi protokol krizleri, türban/başörtüsü kavgaları, ordu – DTP karşılaşmaları gerilim ve yine gerilim.

19 Mayıs 1919’da ne olmuş bahseden yok. Okullarda çocuklara sorsak günün anlamını bilen yok. 23 Nisan’da kabul töreni krizi, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda başörtüsü gerginliği, İstiklal Marşı tartışmaları derken ne bayram yapabiliyoruz ne de bayramın anlamına adına uygun bir kutlama!

Bayramlarda servis edilen ilk haber kim kimin elini sıkmadı, kim kimle kavga etti!

***

19 Mayıs kutlamalarında Niğde’de MHP milletvekili ile vali protokoldeki oturma düzeni yüzünden kavga etmişler. Milletvekili: “ben halkın içinden çıktım burada mı oturacağım? Burada oturmam, gider halkın arasında otururum daha iyi “demiş. Vali “nasıl istersen sayın vekilim” deyince gidip halkın arasından izlemiş.

Ne kadar komik ve güldüren diyaloglar değil mi?

Milletvekili olan birinin halkın arasında kasılmadan, rahatça, isteyerek oturması zaten mantıklı. Ama bizdekiler sadece seçimden seçime halkın vekili olduklarını düşünüyorlar. Milletvekili olmak en çok ilgiyi görmek ve kasılmayı beraberinde getiriyor.

***

İzmir’de Baro Başkanı Özdemir Sökmen ile İzmir Valisi Cahit Kıraç çelenk koyma sırası yüzünden kavga etmişler. Özdemir Sökmen valiliğe dava açacağız demiş.

Bir Baro Başkanı ile bir valinin 19 Mayıs töreninde kavga ederek bu şekilde bayramı kutlama çabası ne kadar hoş. Duruma kargalar güler!

***

Gelelim günün en bomba olayına. Halkın temsilcileri ve halkın sesine yıllardır kulak tıkayanlar yine iş başında.

Diyarbakır’da yıllardan sonra resmi törenlere katılan DTP’li Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’in elini 7'inci Kolordu Komutanı Korgeneral Bekir Kalyoncu ve Korgeneral Rasim Arslan sıkmamış.

Ordunun görmezden geldiği DTP ve DTP’lileri takdir etmek lazım. Ordu kendilerini ne kadar görmezden gelse de onlar bu tip organizasyonlara katılmaktan geri kalmıyorlar. Ordunun her seferinde yaptığı olumsuz tutumlu davranış onların ekmeklerine yağ sürüyor. Ordunun tepeden bakan ve halkın seçimlerine saygı duymayan tutumu her ne kadar DTP ideolojisi ile bağdaşmasam da beni oldukça rahatsız ediyor. DTP’lilerin arkasında olmamı gerektiriyor.

Çok ciddi oylarla bölgeden milletvekili çıkaran ve sayısız belediye başkanına sahip olan bir siyasi partiyi görmezden gelmek, o siyasi partiye verilen milyonlarca oyu da görmezden gelmek demektir. Bu da tek vatan, tek bayrak, tek millet söylemleri ile halkı kucaklama göreviyle donatılmış ordunun baş göreviyle çelişmektedir.

Hiçbir şeyin siyah ya da beyaz olmadığı dünyada aradaki renkleri görmek saygı duymak gerekiyor. Yoksa bu ülkedeki farklılıklar nasıl bir arada olacaklar?

Hiç unutulmamalıdır ki Atatürk ve ülke sevgisi bir takım elitlerin ya da zümrenin elinde değildir. Böyle gösterilmeye çalışıldıkça insanlar farklı düşüncelere sevk edilecek ve olumsuz bir imaj kazanılmaya devam edilecektir.

Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com