Ormanlarımız yanmasın

Aman ormanlarımız yanmasın. Ormanların yanması bir memleketin yıkılması demektir. Orman bir memleketin can damarıdır, hayat suyudur… Ağaç ve orman bir toplumun ana direğidir. “Ağaçsız memleket, evlatsız eve benzer”  derler… Beşikten mezara kadar ağaçlarla birlikteyiz. Nerede ağaç varsa, orada hayat ve bereket vardır derler..Unutmayalım ki beşiklerimiz ağaçtandır, eşiklerimiz ağaçtandır. Kaşıklarımız ağaçtandır…

Kullandığımız kâğıtlar bile ağaçtandır… Mobilyamız, kapımız, penceremiz, evimizin direkleri, hatta telefon direkleri, okyanusları aşan gemilerimiz, masamız ve sandalyemiz yine ağaçtandır… Kullandığımız kibrit kutusu bile ağaçtandır… Güzelim doğayı renklendiren, börtü, böceği yaşatan yine orman ve ağaçlardır…

   "  Yapılan bir araştırmaya göre yurdumuzun  20,2 milyon ha ( 202 milyon dönüm ) olan orman varlığımızın ülke yüzeyindeki dağılımının düzensizliği, iklim koşullarındaki değişmeler ( özellikle son yıllardaki sıcaklık artışları ), ormancılık politikaları ve uygulamaları, orman-halk ilişkilerininniteliği ve orman yangınları ile mücadele stratejileri orman yangınlarının çıkma olasılığını artırmakta, daha az orman yanmasını ve giderek azaltılmasını tesadüflere bırakmaktadır.  

Yüzde 97 insan kaynaklı olan orman yangınlarının ( yüzde 52’sinin çıkış nedeni bilinmiyor ama çoğu insan kaynaklı, yüzde 22’si kasıt, yüzde 23’ü savsaklama ) yine insan odaklı ele alınarak yürütülmesi gerekmektedir. Orman yangınlarını önleme ve söndürme çalışmalarının başarılı bir noktaya getirilmesi için ülkemiz ormanlarının ve ormancılığının mevcut durumunun tespiti ile insan etmeninin dikkate alınarak önemli çalışmalar ve önlemler alınmalıdır." ( 1 )

Örneğin Üniversitelerimiz tatile giriyorlar, bu öğrencilere bir görev  verilemez mi? Hem öğrencilerimiz dağda, kırda bir tatil yaparlar ve hem de yararlı bir iş yaparlar, birkaç kuruş parada kazanırlar. Bu benim bir önerim…İlgili  Çevre veOrman Bakanlığından  ve  Üniversitelerden bunun  denemesini bekliyorum. Yararlı olur diye  düşünüyorum. Belki bu  orman yangınları biraz daha azalır...

Son 15 günde yurdumuzda ormanlar yanmaya başladı. Özellikle sıcakların birdenbire artması orman yangınlarını tetikledi diyebiliyorum. Azalan nem ve artan poyrazla birlikte hızla yayılan alevler birçok yangınların meydana gelmesine neden oldu. Özelilikle son günlerde Ege ve Akdeniz’de çıkan yangınlar büyük ölçüde ağaçların yok olmasına sebep oldu. Başta Çanakkale olmak üzere Adana, Mersin, İzmir, Aydın, Muğla gibi yerlerde büyük orman yangınları meydana gelmiş oldu.

Bu orman yangınlarında son 15 günde 600’den fazla hektar orman alanı ve tarım arazisi kül oldu, zarar gördü. Ben bunları yazarken bir de televizyondan kötü bir son haber dinliyoruz: Ankara Bala ilçesinde çıkan ot yangınına giden İtfaiye aracı virajı ( dönemeci)  alamadı ve kontrolden çıkan araç devrildi. Bu kazada iki görevli vatandaşımız  öldü. Vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet ve ailelerine, sevenlerine başsağlığı diliyorum.

 Sözü buraya kadar getirmişken ağaç ve ormanla ilgili birkaç vecize ile yazımı noktalayalım, ne dersiniz?  

 * Ağacın yenilen meyvesi, o ağacı dikenin sadakası olur.

                                            Hz. Muhammed (Sav)

* Ormandan bir dal kesenin başını keserim.

                    Fatih Sultan Mehmet

*   Bir ulusun uygarlık seviyesi, üzerinde yaşadığı toprakların ağaçlandırılmasıyla ölçülür.

                                       Roseveelt

*    Ormansız yurt vatan değildir.

*     Ormanlar milli servettir.

*    Ormanı korumak, erozyonu önlemek demektir.

*    Toprağını kaybetmek istemiyorsan, ormanı yok etme.

*    Orman yurdun hem süsü, hem gücüdür.

*    Yaş kesen baş keser.