Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Şubat '11

 
Kategori
TV Programları
 

Osmancık

Osmancık
 

Gel gelelim Osman'ın tüm Türkiye'yi ağlatan o sahnelerine... 

Peki Osman'ı kim, nasıl ağlatıyor? Bir çocuğun bu kadar ağlaması için elinden oyuncağı mı alınıyor, aç mı bırakılıyor, ne yapılıyor? Bu kadar sorunun içinde sanıyorum ki o güzel suratlı Osman'ı böyle yollarla ağlatmazlar. Bence her ne kadar insanlar Osman'ın sette pedagoglarla iyileştirildiğini söylese de, ben sanmıyorum ki bir aile buna göz yumsun. 

Ne diyor bu pedagoglar Osman'a? 

-Bak Osman. Bunlar yalan. Bunlar sadece kurgu. Böyle bir şey yok. Senin baban anneni aldatmıyor. Abin ev yakmıyor ve sen 5 dakika su altında kalma rekorları kırmıyorsun. 

Böyle diyorlarsa Osman'ın vay haline... 

Bana kalırsa ki kalmaz ama, Osman'da muazzam bir yetenek var. Hadi o çocuğu ağlatmayı bir şekilde başardın. O mimikleri verdiremezsin ki el kadar çocuğa. Kanında var bence. İnsanın televizyona elini sokup yanaklarını sıkası geliyor. 

Osman'ın gerçek babası yani Ali Kaptan olmayan, kurgu olmayan... Tepkiliymiş. 

Yine çok gariptir ki Osman KPSS sorusu olmuş. Türk halkının gördüğü herşeyi uygulamaya geçirmeye çalıştığı anlardayız. Üreticiliğin bittiği yerdeyiz. Soru şöyle; 

Evde televizyonu olmayan ve bu yüzden dizileri izleyemeyen Gökçen, kız arkadaşlarıyla bir araya geldiğinde sürekli onların “Öyle Bir Geçer Zaman Ki” dizisi hakkındaki konuşmalarını dinler. Bu diziyi hiç izlememiş olan Gökçen, tüm kızların “Ay dizideki Osman çok tatlı.”, “Bayılıyorum bu Osman’a.” Şeklindeki konuşmalarını duyunca kafasında yakışıklı, yetişkin, manken gibi bir insan canlandırır. Daha sonra bir gazetede Osman rolünü oynayan oyuncunun yaşı küçük olduğundan böyle şöhret olmasının uygun olmadığını vurgulayan bir haber okur. Bu haberi okuyunca oldukça şaşıran Gökçen’in kafası karışır. Hemen internete girip bir araştırma yapar ve Osman’ın çocuk olduğunu görür. Kızların konuşmalarını yanlış anladığının farkına varan Gökçen, artık kızlarla konuşurken bu konuda onları daha rahat anlar.

SORU: Piaget’nin zihinsel gelişim kuramından hareketle Gökçen’in bu yaşantısına ilişkin aşağıdaki çıkarımlardan hangisine ulaşılması mümkün değildir?

A) Gökçen kızları dinledikten sonra bir bilişsel yapı oluşturmuştur.

B) Gökçen’in Osman’ın çocuk olduğunu anladıktan sonra merak edip araştırması dengesizlik yaşadığını gösterir.

C) Gökçen’in Osman’ın çocuk olduğunu öğrenince şaşırması özümleme yapamadığını gösterir.

D) Gökçen’in Osman’ın çocuk olduğunu öğrendikten sonra buna uygun davarnamıs örgütlemelidir.

E) Gökçen’in bu yaşadıkları adaptasyon (uyum kurma) sürecidir. 

Hadi her şey tamam. Peki biri de çıkıp söylesin. Gökçen'in bu durumu Piaget'in zihinsel gelişim kuramına göre nasıl açıklanır? Evde televizyonu yok ama bilgisayarı var. Hatta interneti var. Gökçen'in de vay haline... 

Bence Osmancık ayakta alkışlanacak bir yetenek. Yıllar sonra eğer doğruysa pedagoglarla yetiştiğini öğrendiğinde şaşıracak. Belki dizinin bölümlerini bulacak izleyecek ve kendi yeteneğine hak verecek. Çocukların dizilerde oynatılmasına çocuk istismarı gözüyle bakmayın. Eğer öyleyse Çocuklar Duymasın'ın Orçun'u maço, Öyle bir geçer zaman ki'nin Osman'ı mazoşist olma yolunda ilerletiliyor anlamına gelir. Umarım reyting ve para uğruna kötü sonuçlar doğmaz. 

Yazımı bitirirken yayında emeği geçen herkesin ellerinden öpüyorum ve herkesin söylerken geçiştirdiği güzel dizinin güzel şarkısına açıklık getiriyorum. 

Öyle bir geçer zaman ki dediğim aynı ile vaki 

Birden dursun istersin seneler olunca mazi... 

Hoşçakalın, esen kalın. 

 
Toplam blog
: 46
: 994
Kayıt tarihi
: 19.12.10
 
 

1994 Kocaeli doğumluyum. Kendimi bildi bileli yazı yazarım, elimde mutlaka bir not defterim, cebi..