Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Nisan '12

 
Kategori
Tarih
 

Osmanlı İmparatorluğu'nda köle...

Osmanlı İmparatorluğu'nda köle...
 

Osmanlı İmparatorluğu'nda köle...


 

 Köle:

Bu önemli bir konu...

Ben hayatım boyunca değil köleliği insanın insanı hor görmesine dayanabilmiş biri değilimdir.

Büyüklük!

Benim anlayamadığım bir şeydir!

İnsanların paraları ya da mevkileri sebebiyle kendilerini diğerlerinden farklı hissetmelerini de açıkçası hiçbir zaman anlamış değilim. Ben kimleri farklı buluyorum. Kimleri hayranlıkla izliyorum. Onların böbürlenmeleri gerektiğine inanıyorum biliyor musunuz?

Bilim adamlarının.

Büyük insanların.

Büyük insan kelimesinin içinde:

Eser bırakanların tümünün.

İlim ve irfan üzerine hizmet verenlerin.

Açıkçası dünyada gerçekten iz bırakacak olanların.

Yoksa bana ne onun kaç katı, kaç yatı, ya da bankada olan parası.

Allah herkese versin.

Rabbim kimseyi açlıkla terbiye etmesin…

Ekmeğin değerini bildikten sonra mesele kalmaz zaten.

Ben dediğim gibi esaretten, kölelikten hiç anlamam. Bu konuda o kadar çok yazı yazıyorum ki… Beni takip edenler bilirler. Kadında kölelik adı altında yazdığım yazıların haddi var hesabı yok. Köleliğin her türü benim hoşnut olmadığım, çok kızdığım, küçümsediğim durumlardır.

Allah insanları eşit yaratmıştır. Birde insanlara akıl fikir vermiştir.

Ne mutlu onları iyi kullananlara… Gerisi hikâye diyorum ve ben köle olayını yazmaya başlıyorum.

Bu büyük bir araştırma.

Doğru olanı bulmak, doğru bilgileri sizlere aktarmak gerek. Çeşitli kaynaklardan yararlandım.

Vikipedi başta olmak üzere bir çok yerden aldığım alıntıları sizlere aktaracağım. Biraz uzun olacak bir yazı, bence okuyun…

Ben Osmanlı’da köleliği yazacağım ama önce köleliğin resmi anlatımı nedir onu yazalım…

 

Kölelik, bir insanınbaşka birinin malı ve mülkü olması…

Başka bir kişinin malı ve mülkü olan kişiye köle, memlûk veya kul; köle sahibine ise efendi veya mevla denir.

Bazı durumlarda uşak ve hizmetçi de köle anlamına gelir.

Kadın kölelere cariyedenir.

 

Vikipedi böyle açıklıyor kölelik olayını… Osmanlı da köleliğe gelince onu da aktarıyorum…

 

Osmanlı'da kölelik vardı, fakat köle Osmanlıtopraklarından alınamazdı.

 

Kölelik devamlılık arz eden bir nitelik taşımıyordu.

 

Âzad edilip hürriyetine kavuşarak devlet kademelerinde görev alabilirdi.

 

En önemlisi; köylüler hür olup, Avrupa’da feodalizmçağlarında hüküm süren sisteme benzer bir serflik (toprağa bağlı kölelik) düzeni kendisine Osmanlı topraklarında kesinlikle yer bulamamıştır.

 

 

Sizlere bir başka yerden de alıntı yapacağım.

Köleler konusu can sıkıcı bir konu olmasının yanı sıra üzerinde ciddi şekilde durulması ve doğru ağızlardan dinlenilmesi gereken bir konu olduğundan bir çok yerden alıntılarla yazıma devam edeceğim.

Kölelik ne zaman insanların kullandığı zalimane bir metot oldu. Bunu da öğrenmek gerekli…

Böyle zalimce yapılan bir eylem ilk nerede başlamıştı. Neden ihtiyaç duyulmuştu. İnasanın insanı bu kadar ezmesinin altında ne vardı.

O zamanki kölelik sadece Osmanlı’da değildi.

Belki de en sağlıklı kölelik sistemi Osmanlı’da işliyordu.

Köleliğin Antik çağlardan beri de var olduğunu biliyoruz.

Bu da gösteriyorki:

Dünya kuruldu kurulalı böyle bir sistem var. Ne yazıkki köleliğin olmasının en büyük nedeni. Para!

Zenginler eskilerde, yenilerde de rahatlar.

Allah insanların vicdanını elinden almasın. Onu aldıktan sonra her zaman köle gibi yanındakini, eşini, çocuklarını, çalışanlarını görebilirsin.

Bunun çeşitli hesapları vardır.  Bu dünyada da Ahrette de. İnsanlar eşittir. İnsanlar hür olmalılardır. Diğer canlılardan ayrı olan yönümüz aklımızsa, aklımız köleliğe izin veremiz…

Hiçbir anlamda kölelik kabul edilebilir bir hal değildir…

Allah insanları zalimlerin şerrinden korusun…

 

Virginia’da Başladı:

 

Kölelik resmen, 1654'te Virginia'da kuruldu. 

Tarihin bilinen ilk resmi kölesi Anthony Johnson’dur. 

Yine bir siyah olan John Casor’a olan borcu nedeniyle, Carsor’un resmi kölesi olarak hakkında mahkeme kararı çıkmıştır. 

Johnson, yıllar önce, John’a olan borcunu geri ödemek için, anlaşmalı hizmetçi olarak Virginia’ya getirilmişti. 

Sadece yiyecek karşılığında düzenlenen bir kontratla yıllarca bu kişiye hizmet etti. 

Johnson’un karısının elindeki değerli şeyleri satmasıyla borcunu ödeyen Johnson, kontratını aldı ve özgürlüğüne kavuştu. 

İlk resmi durum tanınan köle olarak tarihe geçen Johnson daha sonra çok zengin oldu ve Afrika’dan kendi kölelerini getirtti.

 

Yakıcı Keşif:

 

On sekizinci yüzyılın ikinci yarısında kölelik, çiftçilerin,

emek gerektiren işlerle daha az uğraşmaya başlamasıyla Birleşik Devletler'de doğal olarak kaybolmaya başlıyordu. 

Birçok köle sahibi, kölelerini özgür bıraktı ve köleliğin, tamamen ortadan kaybolacağı düşünülmeye başlandı. 

Bir şeyler değişiyordu. 

1793’te Eli Whitney, çiğ pamuk için pamuk ayıklayıcıyı işlemi kolaylaştıran bir alet icat etti. 

Bu, tek bir adamın, önceden bir günde elli kez elleriyle yapabildiği için saniyeler içinde yapan bir aletti. 

Bu, pamukla beraber birçok farklı ekinin çok kısa sürede toplanmasını ve 

işlenmesini sağladı ve kölelik günümüz modern köleliğinin şeklini almaya başladı.

 

Kelime Anlamı:

 

‘Köle’ sözcüğünün yabancı dillerdeki karşılığı ‘slave’dır. 

Bu sözcük Slav ırkından gelen insan demektir kök itibariyle. 

Yunanca ‘sklabos’ kelimesinden gelen ‘slave’ yani ‘köle’, Vikinglerin Slavları yakalayıp köle olarak Romalılara satmaları nedeniyle kullanılmıştır. 

Kelimenin tüm dillerde yaklaşık 580 benzer karşılığı vardır. 

Türkçede ‘hizmetçi’ denilen ‘servant’ ya da yine Türkçede ‘servis’ elemanı kelimelerinin hepsi Slav sözcüğünden türemiştir.

 

Özgürlük Ülkesi:

 

Liberya, batı Afrika kıyısında küçük bir ulustur, Sierra Leone, Fildişi Sahilleri, Gine ve Atlantik okyanusu tarafından kuşatılır. 

Liberya adı, Latince "özgür" anlamında liber sözcüğünden gelir. 

Ülke, ABD'de özgür bırakılan Siyah kölelerin yerleşimi için bir ABD kolonisi olarak kuruldu. 

1821'de bugün Monrovia kentinin bulunduğu Mesurado Burnu, 

Yerli kabilelerden satın alınarak, ABD' den gelecek Siyahlar'a ayrıldı. 

Bölgeye ilk kafile 1822'de ulaştı. 

Bunlar 1980'e kadar ülke yönetiminde egemen olan Liberyalıların atalarıdır. 

1847'de bağımsızlığını ilan eden Liberya, ABD tarafından resmen 1862'de tanındı.

 

Onur İşareti:

 

Afrika'da, Avrupalı köle tüccarlarının varmasından önce, kölelik, yaşamın normal bir parçasıydı.

Avrupa tarzı köleliğin ise şeref ve yüksek standartların bir göstergesi haline geldi. 

Köle sahibi tüccarların statüleri değişiyor ve şöhretleri artıyordu. 

Kölesine iyi davranan, besleyen, giydiren ve kaliteli hizmet vermelerini sağlayan tüccarlar onur işareti alıyorlardı.

 

Charles Lynch:

 

 

Charles Lynch Virginia ABD’de İrlanda göçmeni bir ailenin çocuğu olarak doğmuştur. 

Lynch 1769-1778 yılları arasında Virginia Konvasyonunda görev yapmış ve savaş sırasında milis albayı olmuştur. 

Amerikan Bağımsızlık Savaşının kazanılmasından sonra 1784-1789 yılları arasında Virginia Senatosunda görev yapmıştır. 

1780 yılında birçok olayda Lynch ve bazı milis komutanları 

Virginia’da İngiliz yanlısı olduğundan şüphelendikleri insanları apar toparyakalayıp, yasadışı mahkemelerde yargılayıp kırbaçlama, malına el koyma, zorla askere alma gibi cezalara çarptırıyorlardı. 

Lynch’in verdiği cezalar ve başkanlık ettiği mahkeme süreçleri 

1782 yılındaki Virgina Genel Meclisinin kararıyla yasal ilan edilmiştir. 

Bu durumdan en çok etkilenenler köleler olmuştur. 

Lynch Yasaları Charles Lynch sayesinde ünlü olan bir tanımlamadır ve yasadışı olarak suçluların cezalandırılmasını anlatır. 

Linç etmek, linç yasaları gibi deyimleri 1850’li yıllarda sözlüklere girmiştir. 

1811 yılında Yüzbaşı William Lynch, linç etmek filinin hak sahibi kendisi olduğunu iddia etse de 1780 yılında mahkeme kararlarında geçen yasama şeklini anlatmak için ilk kez kullanılmıştır.

 

Antik Dönem Uygulamaları:

 

Kölelik eski Mısır, Bâbil, Mezopotamya, eski Yunanistan ve 

Roma medeniyetlerinden itibaren binlerce yıllık geçmişi olan eski inanç, felsefe ve uygarlıklarda kökleşmiş bir kurumdu. 

Köleliğin resmi varlığıyla ilgili bilinen en eski kayıtlar Babil kralı Hamurabi’nin yasalarında yer alır. 

Eski filozofların bir kısmı (Aristoteles de dahil), bazı insanların doğuştan köle olduğunu bile savunmuştur. 

Özellikle antik çağ dönemlerinde kölelik, çoğunlukla borç için cezaydı, 

borç, geri ödendiği andan itibaren, köle, bırakılabilirdi.

 

 

Papa’nın İzin ve Yasakları:

 

Katolik kilise defalarca, kölelik fikrini mahkûm ederken, Papanın onayladığı izin belgeleriyle, köleliğin kilise tarafından da kabul edildiği çağlar 15. ve 16. yüz yıllardır. 

1452’de Portekiz Kralı VI. Afonso’ya izin veren Papa, savaşlarda yakalanan putperestlerin köle olarak satılabileceğine ve kullanılabileceğine dair resmi bir bildiri çıkardı. 

1537’de ise Papa 3. Paul, kilisenin geleneksel köleliğe karşı tavrına geri döndü.

 

Bizler şanslı insanlarız. Böyle yazıları okuyunca, araştırınca çirkinliklerin ne olduğunu bire bir inceleyince daha iyi anlıyoruz…

 

Nazan Şara Şatana

 

http://www.facebook.com/#!/profile.php?id=100002892442552

http://twitter.com/#!/nazansarasatana

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....