Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Şubat '09

 
Kategori
Deneme
 

Öteki olmak

Öteki olmak
 

Bir gece ansızın kapıma konuvermişti...


Öteki olduğunu bilerek yaşamanın anlamını ya da anlamsızlığını bilmek insanı kendine yabancılaştırıyor.

Kadın olarak öteki olma ise yaşamın kahredici yanı…

İnsan yaşadığı yere ait olamadığını duyumsayınca da yaşadığı evrene yabancı oluyor.

Yıllar sonra sanki bu ülkede yaşamıyormuş gibi yaşamak nedir bilir misiniz?

İşte şimdi bu duyguları yaşıyorum.

İçimde fırtınalar esiyor, şimşekler çakıyor, seller akıyor. Öteki olduğum için…

Emekli oldum, sevindim, yıllarca parasını bir kooperatife ödeye ödeye bitiremediğim bir eve sahip oldum.

Seçkin ve saygın komşularla birlikte oturmaya başladık evlerimizde.

İşte ilk öteki olma duygusunu ilk o zaman duyumsadım.

Hanımın biri kendinden olduğunu düşündükleri insanlara telefonlar açarak; “Biz … larız. Beraber olmalıyız ve kooperatif yönetimini ele geçirmeliyiz. Ben emekli … nin eşiyim.” Telefonu açanlar şaşkınlığa düşüyor ve bir kısmı bu özel isteği reddediyor. Bir başkası; “Biz … Bankası çalışanlarıyız. Bu kooperatif biz olmasaydık, kurulamazdı. Yönetimi biz alalım.” Bu telefonu açanlar da şaşırıyorlar. Ama biz ötekilere ne telefon açıldı ne de komşuluk kuruldu. Böylece üçe bölündük. Çoğunlukta olan ötekiler kendilerince daha eşit olanlar tarafından yabancılaştırılmaya başlandılar.

Bu arada yeni yerleşim yerimizde pazara gidiyoruz, siz ötekisiniz diye pazarcı malını iki misli fiyata satıyor.

Sosyal çalışmalara katılalım diyoruz, siz bizden değilsiniz ötekisiniz diyorlar.

Biz bıkıp usanmadan öteki olmadığımızı göstermeye çalışıyoruz.

Ama boşuna çabalıyoruz, kurtulamıyoruz öteki olmaktan.

Sahildeki parkta otururken bir siyasi partinin genel başkan yardımcısı geldi dediler. Biz de gittik, “Hoş geldiniz.” Dedik. Oturduk. Şöyle bir baktı bizlere; “Burada gerçek … lüler kimler?” deyince birden sinirlendim; “Bizden başka gerçek … lü var mı? Ne demek istediniz? Anlayamadık?”

Orada da öteki olduğumuz pat diye yüzümüze vuruldu.

Bir akşam cep telefonuma bir ileti geldi; “Bu akşam saat 19.00 da partimizin belde örgütü seçimi yapılacak. Sizleri de bekliyoruz.” Gittik ve iki bayan arkadaş aday olduk, örgüt üyeliğine. Belediye Başkan adayı eski belde başkanı isimlerimizi yazdı ve kâğıt bir torba çıkardı, adayları liste yaptı. Fotokopi yapıp gelenlere dağıttı. Başkanlık için iki kişi aday oldu. Bu iki kişi arasında sıralama yapabileceğimizi ama diğerinin de örgütte yer alacağını söyledi. Onun için altı kişilik örgüt için beş kişiyi seçeceğimizi, dışarıya çıkıp listeyi oluşturup, kâğıt çantaya atmamızı, söyledi. Biz de denileni yaptık ama dışarı çıkmadan listeyi biz içerde oluşturup oyumuzu kullandık. Oylar açıldı, okundu. Biz, iki bayana sadece biz oy vermişiz. İ gün sonra öğreniyoruz ki, eski belde başkanı, belediye başkan adayı oy kullananlar; “O iki bayana oy vermeyin. Onların parti üyeliği şaibeli” diyor ve bize oy verilmemesini sağlıyor.

Öteki olmanın bir kez daha ne olduğunu anlamaya çalışıyorum…

Biz yine öteki olmanın ince sızısıyla yaşamaya çalışıyoruz.

Sokağa çıkınca artık yüzleri inceliyorum, hangi yüz ötekiye ait diye…

 
Toplam blog
: 222
: 1359
Kayıt tarihi
: 22.07.06
 
 

Matematik öğretmeniyim. Liselerde okutulan MEB Talim Terbiye Kurulundan onaylı matematik ders kit..