Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mayıs '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Otobanda

Otobanda
 

Altaylı Fatih’in kıl olduğum ve “Sen adam olduğunda biz ancak o zaman oluruz” dediğim bir bölümü var hani gazete köşesinde. Aslında bölüm fena değil de daha çok adama kılım galiba ben!
Neyse işte bugün otobanda seyir edemememin nedenini gördüğümde bu bölüm geldi aklıma nedense.
Efendim olaylar şöyle gelişir

Yedi (rakamla 7 ) senelik “trafik kariyerimde" en illet olduğum şey İstanbul trafiğidir. Lakin ondan da illet olduğum şey ise otobanda trafiğin sıkışması, billur tuz gibi akmaması olayıdır.

Zira Anadolu yakasını bilenler için yazıyorum (bilmeyenler en kısa zamanda öğrensin). O bunaltıcı trafik nefes almayı güçleştirecek duruma geldiğinde yani E-5’te veya minibüs yolunda yahut sahil yolunda herhangi bir sıkışıklıkta bu üç güzergahı birbirine rahatlıkla ikame edebiliyorsunuz. Ama otobanda öyle mi?

Değil tabi ki. Tampon tampona giden, bazen gitmeyen akışta kilometrelerce bir çıkış arayacaksın. Hadi diyelim çıkışı buldun. Bu sefer de istediğiniz yere gidene kadar ya trafik açılıyor ya da zaman açısından değişen bir şey olmuyor.

Trafik talihim gülmek yerine pis pis sırıttı bugün bana ve maalesef otobanda sıkıştım kaldım. Labirentteki fare gibi hissettim kendimi. Allah'tan “düldülümde” teyp var. Bakın radyo demiyorum zira otobanda çekmiyor her bir yeri. Nazan da bana inat çalıyor sanki kasetten kasetten!

Yine benim şansım kötü
İstanbul'un bir suçu yok
Beni burda çok üzdüler
Bu İstanbul geceleri
Bir İstanbul hatırası
Bu İstanbul sokakları
Kırık kalpler macerası
nanana nanan .... …….

Ve sanırım bir yirmi dakika tampon tanpona sevişerek gidiyor araçlarımız. Sonra birden açılır gibi oluyor trafik ama bu sefer hüzünleniyor tamponlarımız ve uzaklaşıyorlar birbirlerinden.
Hiç sormayın zor teselli ediyorum benim düldülü. Ama haksız da sayılmaz hani. “Epesmer” bir audi3 bulmuş kendine. İşi biliyor kerata. Hoş içindeki er kişi değil de güzel bir hatun kişisi olsaydı bırakmazdım elbet ben de o tamponun peşini ya neyse.

Efendim tıngır mıngır giderken ve de koskoca dört şeritli yolu acaba ne tıkar böyle diye düşünürken bir bakıyoruz dördüncü şerit de değil beşinci diyebileceğimiz emniyet şeridine iki araç çekilmiş ağır yaralı! Tahmin ettiğimiz gibi kaza olmuş ve yine tahmin edebileceğimiz gibi kazadan çok kazayı seyreden yurdum insanı tıkıyor trafiği. Bunun üzerine durur muyum ettim bedduamı hemen oracıkta!

“Allah sizi Fatih Altaylı’nın çenesine düşürsün e mi” dedim ve peşi sıra ekledim toplumsal mesajımı;

“Çarli’nin Melekleri’ni seyreder gibi yoldaki kazaları seyretmeyip trafiği tıkamadığımız ve de bu kazadan ders alıp hemen beş saniye sonra hayvan gibi gazın köküne inmediğimiz zaman adam oluruz"

Evet böyle.

Gidelim Tuzlukk

 
Toplam blog
: 39
: 765
Kayıt tarihi
: 21.10.06
 
 

Özel biri değilim. Sıradan bir yaşam süren sıradan bir adamım. Çok geçmeden adım unutulur. Tuzluk...