Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Kasım '18

 
Kategori
Şiir
 

Otuz Yaşın Yüzü Suyu Hürmetine

Otuz Yaşın Yüzü Suyu Hürmetine
 

Bu hikayedeki baş kahramanın
Hiçbir kurum ve kuruluşla ilgisi bulunmamaktadır
Hele ki fetö ile asla ve de katta!
Ütopya’da olmasa da Bodrum’da yaşamaktadır
Ve kısmen hayal ürünü olup
Büyük oranda gerçeklikler barındırmaktadır.

İlk çeyreğini geride bıraktım otuzumun
Huzur peşinde değil muzurluk kovalıyorum hala
Nerde çıldırmak var, kiminle şımarmak varsa ordayım hep
Durmadan afacanlık, haytalık, serserilik dürtüyor ruhumu
Kanım da deli deli akıyor, en delikanlı zamanıma ermişim sanki
Bi taraflarımda kurtlar kaynıyor, yerimde duramıyorum enerjiden
Artan zihinsel ve azalan fiziksel eğrilerin kesiştiği noktadayım tam
Önümdeki en az 10 yıl bu hali sabit tutmalıyım

Bir sürü düşünceyle yaş oldu 30 ama daha yeni başlıyoruz..
Deneyimli ve bilgili olmak da güzel artılar katıyor
Hayatımın zirvesinde hissediyorum kendimi
Mutlu ve hiç olmadığım kadar umutluyum
Tek ihtiyacım olan iyi şans hayattan

İyi tarafından bakıyorum; zamanım çok
Çok gezip, çok yer ve çok şey görebiliyorum
Daha çok okuyup, daha çok öğrenebiliyorum da
Bir sürü güzel anılar biriktirebiliyorum, yazabiliyorum..
Hayatı birilerinin kölesi olmadan özgürce yaşayabiliyorum
%99 umuzun tek tipleşmiş hayat planlamalarına aykırı yaşadığım için şanslıyım
Ezberlenmiş, koşullandırılmış, öğretisel eylemlerde bulunmadığım için şanslıyım
Bir şeyleri muhakkak yapma zorunluluğunda olmadığım için şanslıyım

Daha da açık söylemek gerekirse;
Evli olmadığım için,
Bir kadının boyunduruğunda yahut
Bir çocuğun sorumluluğunda ya da
Ailemin güdümünde olmadığım için,
Düzenli bir işim olmadığı için,
Bir patronun ya da müdürün askeri olmadığım için,
Bir dine bağımlı kalmadığım için,
Tanrıyla arama kimseyi almadığım için,
Bir siyasi partinin, ideolojinin fanatiği olmadığım için
ŞANSLIYIM!

Şerefimle, onurumla yaşadığım için
Anama babama abime saygılı kaldığım için
Akrabalarıma arkadaşlarıma hayırlı olduğum için
Bir de ilkokulda Beşiktaş’ı tuttuğum için
ŞANSLIYIM!

Ne güzel kendi kendine keşfetmek hayatın kodlarını
Başkalarının yıllarca senin beynine kodladıklarını unutmak
Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından ne düşler görüyor insan
Onu görebiliyorum ben şu an..

Sahilden bir esinti çağırıyor beni
Horatio tutuyor kolumdan;
“Ya sizi denize doğru çekerse efendimiz?
Yahut denize inen uçurumun korkunç tepesine doğru götürür de
Orda aklınızı başınızdan alıcak başka bir korkunç şekle girerek
Sizi cinnete sürüklerse?” diyor..
Bırak lan kolumu, gideyim de bi göreyim
Cinnete mi yoksa cennete mi sürükleyecek? diyorum..
Cennet içinde cinnet mi olur, ne saçma!
Bu yaştan sonra cinneti de cennete çevirebilme yetisine sahibim artık
Her şey çok güzel, her şey çok daha güzel, her şey mükemmel görünüyor
Ben öyle görüyorum ulan, var mı itirazı olan?

Bütün duyguları yaşamalı insan
Yaşayamıyorsa şarap içmeli, onda tüm duygular mevcut
Biraz hınzırlık istiyorsa buzlu viski en güzeli
Kafayla birlikte damarları da açıyor bilginize

Ben hiç garip hissetmiyorum kendimi
18’ime girdiğimdeki tuhaflığım yok üstümde
Herhangi bir sınırlama ve yasaklamaların dışına çıkmıyorum ki
Üniversite, askerlik, iş ve yaşam kaygım da yok
Sakalımdaki bikaç beyazlık ve saçımdaki seyrelme dışında
Görünüşümde de olağanüstü bir değişim yok
Kadınların peşinden de koşmuyorum artık
Onlar benimle tanışmak için deliriyorlar,
Bense sadece sevişmek derdindeyim..
İlgilerinden sıkılıyorum, bi kadeh buzlu viski iyi geliyor
Unutuyorum kadınları, bir kadını hatırlıyorum
Issızca sevişmek güzel, sessizce uyumak
Sorgusuz sualsizce gitmek çok iyi geliyor bana
Sonra onu da unutmak güzel..

Kendi şarabımı yaptım mesela, yıllandı bile..
Keşke kendi kadınlarımı da şarap gibi yapabilsem
Dalından koparıp ezebilsem üzüm gibi
Şırasının fermantasyonunu izleyebilsem ara sıra
Şişeleyip yıllanmaya bırakabilsem bir köşeye..
Canım istediğinde de açıp içebilsem, tekrar güzel olsa kafam
Kaliteli olduğundan midemi de bulandırmaz nasılsa,
Sabah kalktığımda arkasına kürekle vurulmuş gibi olmaz kafam
Kendi elimle yıllandırdığım kadınım olsa, içsem doymadan yıllarca..

Sonra Sanat gelir elbette, olmazsa olmazımdır benim,
Sinema, müzik, tiyatro, edebiyat en büyük silahım
Bugüne kadar hep teğet geçtim, bundan kelli hep içindeyim
Beni bunların içinden çekip çıkaranın taa ebesini si..yim..

Spor yapmayı da seviyorum tabiî ki
Sağlam kafa sağlam vücutta, sağlam vücut güzel olur plajda..
Her sabah erken kalkıp dağa ormana koşmaya giderim
Ardından denize atlayıp yüzmek, tadından yenmez bir lezzet
Balık tutan insanların, bira içen adamların, güneşlenen kadınların arasından
Şortumdan süzülen sularla eve kadar yürümek ne eğlenceli..

Kilimleri ıslatarak banyoya gitmek, duş almak,
Bahçeye çıkıp şortumu mandalsız ipe asmak
Dalında taze bitmiş sallanıp duran salatalığı koparmak
Kütürdete kütürdete afiyetle yedikten sonra
Domatesi biberi ayşe kadını heyecanla seyretmek..
Bu güzelliklerin değeri 30 yılda anlaşılıyormuş demek..

Ne seviyorsun? Ne istiyorsun? Ne bekliyorsun?
Ne düşünüyorsun? Ne diyorsun?
Hiç hiç hiiiiiççç..
Her şey olduğu gibi böyle güzel
En azından daha güzelini görene kadar
Bundan daha güzeli gelirse de hayır demem tabi
Niye diyim ki?
Buyursun yan cebime girsin
40’ımda lazım olur belki..

Halikarnas Şarapçısı

 
Toplam blog
: 149
: 284
Kayıt tarihi
: 03.05.11
 
 

1987 Bandırma'da doğdu. Dokuz Eylül Üniversitesi İstatistik Bölümünden mezun oldu. Araştırma, Ban..