Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mayıs '08

 
Kategori
Güncel
 

Oy şişmanım şişmanım. Sigaraya başladım pişmanım.

Oy şişmanım şişmanım. Sigaraya başladım pişmanım.
 

Arkadaşlar biliyorsunuz 19 Mayıs 2008 de sigara yasağının kapsamı genişletilerek uygulanmaya başlandı. Ben de bu yasağın şerefine sizlere bir haber kokteyl hazırladım. Öncelikle yasak ne getiriyor hangi cezai hükümleri içeriyor, yasağa uymayanlar nasıl bir cezai sonuçla karşılaşacak ona bakalım.

Ardından da yasağın başlaması ile ilgili basına yansıyan haberlerde şöyle bir turlayalım. Tiryakilerin keyfi kederi ne alemde. Ölü yaralı var mı?:)) Buyrun bakalım.

Sağlık Bakanlığı dün başlayan sigara yasağı hakkında sıkça sorulan sorulara cevaplarını internetten yayınladı.

4207 sayılı Kanun'un yasakçı değil korumacı bir yaklaşım ile hazırlandığı belirtilerek, bu konuda sıkça sorulan sorulara şu yanıtlar verildi:

-Tütün ürünlerinin tüketilemeyeceği kapalı alanlar nerelerdir?
Tütün tüketiminin yasak olduğu kapalı alanlar kamu hizmet binaları, koridorları dahil olmak üzere her türlü eğitim, sağlık, üretim, ticaret, sosyal, kültürel, spor, eğlence ve benzeri amaçlı özel hukuk kişilerine ait olan ve birden çok kişinin girebileceği (ikamete mahsus konutlar hariç) binalar, taksi hizmeti verenler dahil olmak üzere kara yolu, demir yolu, deniz yolu ve hava yolu toplu taşıma araçları, okul öncesi eğitim kurumlarının (dershaneler, özel eğitim ve öğretim kurumları dahil
olmak üzere ilk ve orta öğrenim kurumlarının kültür ve sosyal hizmet binalarının kapalı ve açık) alanları, özel hukuk kişilerine ait lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerdir.

16 Mayıs 2008 tarihli 26878 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Başbakanlık genelgesinde kapalı alan; sabit veya seyyar bir tavanı veya çatısı (çadır, güneşlik dahil) olan, kapıları, pencereleri ve giriş yolları dışında bütün yan yüzeyleri geçici veya kalıcı olarak tamamen kapatılmış alanlar ile aynı şekilde tavanı veya çatısı olup yan
yüzeylerinin yarısından fazlası kapalı bulunan yerler olarak tanımlanmaktadır.

-Yasa öncelikle hangi alanlarda uygulanacak?
Özel hukuk kişilerine ait lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmeler dışında kalan alanlarda tütün ürünlerinin tüketilmemesi uygulamasına 19 Mayıs 2008'de geçilecek. Bu işletmelerde ise uygulama 19 Temmuz 2009'da başlayacak.

-Eskiden kapalı alanlarda oluşturulan sigara odaları ne olacak?
Eskiden tütün ürünlerinin tüketimine tahsis edilmek üzere oluşturulan her türlü alan, 19 Mayıs 2008 itibarıyla kapatılmış olacak.

-Tren gibi toplu taşıma araçlarında sigara içilmesi mümkün mü? Yataklı vagon yolcuları kendi odalarında sigara içebilecekler mi?
Hayır. Kanun gereği demir yolu toplu taşıma araçlarında da tütün ve tütün ürünleri tüketilemeyecek.

-Otellerde sigara içilen odalar olacak mı?
Evet olabilecek. Bu kanuna göre, otelcilik hizmeti verilen işletmelerde, tütün ürünleri tüketen müşterilerin konaklamasına tahsis edilmiş odalar oluşturulabilir. Ancak bu odalarda standartlara uygun havalandırma tertibatı bulunacak ve tahsis edilen bu odaların mümkün olduğunca aynı kat, koridor gibi müstakil ve tecrit edilebilir ayrı bölümlerde yer alması sağlanacak.

-Stadyumlarda özel alanlarda sigara içilebilecek mi?
Evet. Bu kanuna göre açık havada yapılan her türlü spor, kültür, sanat ve eğlence faaliyetlerinin yapıldığı yerler ile bunların seyir yerlerinde tütün ürünleri kullanılmayacak. Bu tesislerde tütün ürünlerinin tüketilmesine mahsus alanlar oluşturulması halinde ise bu alanlar toplam seyir alanının yüzde 50'sini geçmeyecek ve ortamda bulunan diğer kişilerin etkilenmesini önleyecek şekilde düzenlenecek.

-Stadyumlarda, özel ofis ve alanlar satın alınabiliyor. Buralarda sigara tüketilebilecek mi?
Hayır. Bu alanlarda tütün ve ürünleri tüketilemeyecek, stadyumlarda sadece tütün tüketimine mahsus alanlarda bu mümkün olabilecek.

-Spor hizmetinin verildiği yerlerden kasıt sadece stadyumlar mı?
Kanunda, spor hizmetinin verildiği yerler stadyumlarla sınırlı tutulmamaktadır. Bu alanlar açık ve kapalı tüm spor alanlarını kapsamaktadır.

-Kültür festivallerinin yapıldığı ortamlarda, sinema salonlarında tütün ürünleri satışı yapılamayacak mı?
Hayır satılamayacak. 4207 sayılı Kanun'a göre sağlık, eğitim ve öğretim, kültür ve spor hizmeti verilen yerlerde tütün ürünlerinin satışı yapılamaz.

-Çalışanlar, iş yerlerinin balkonlarında ya da yangın merdivenlerinde sigara içebilecekler mi?
Hayır. Çalışma ortamlarının yangın merdivenlerinde, balkonlarında, merdiven boşluklarında ya da 2 binayı birbirine bağlayan koridorlarında sigara ve tütün ürünleri kullanılamayacak.

-Çalışanlar artık tütün ürünlerini çalıştıkları binaların dışına çıkarak mı kullanacaklar?
Toplum sağlığımız için evet.

-Sigara içmek, işveren tarafından iş gücü kaybı olarak görülecek, değerlendirilebilecek mi? Bu değerlendirme konusunda işveren haklı görülecek mi?
Çalışan, sigara içmek için sürekli işinden uzaklaştığı takdirde, işveren bu durumu iş gücü kaybı olarak görebilecek. Bu durumda sigara içen çalışanların zorunlu aralar diye adlandırılan çay molaları ve yemek saatini sigara içmek için kullanması uygun olabilecek.

-Her kurumun sigara yasağı uygulamasını başlatmadan önce personeline bir geçiş süresi tanıması gerekmiyor mu?
Aslında tütün ve ürünlerinin nerelerde tüketilmemesi gerektiğine ilişkin düzenlemeler yeni düzenlemeler değil. 26 Kasım 1996 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 4207 sayılı Kanun'da 'Sağlık, eğitim-öğretim ve kültür hizmeti veren yerler ile spor salonlarında ve toplu taşımacılık yapılan her türlü nakil vasıtaları ve bunların bekleme salonlarında, kamu hizmeti yapan kurum ve kuruluşlardan 5 veya 5'ten fazla kişinin görev yaptığı kapalı mekanlarda tütün ve tütün mamullerinin içilmesi
yasaklanmıştır. Bu gibi mahallerde tütün ve tütün mamullerinin içilebilmesi için ayrı yerler tahsis edilir. Tahsis edilen yerlerden sigara içilmeyen mahallere duman gidişini engelleyecek havalandırma, tecrit etme gibi tedbirler alınır' denilmektedir.

Kanun'un ilk durumu, daha 12 yıl öncesinde bir hazırlık sürecini başlatmıştır. Yeni düzenlemeler dumansız alanları genişletmiştir.

-Sigarayı bırakmak isteyenlere yönelik bir geçiş süreci olacak mı?
Sigarayı bırakmak isteyenler için sağlık kurumlarımız tarafından gerekli destek ve danışmanlık sağlanacak. Ancak daha önce belirtildiği üzere kapalı alanlarda tütün tüketiminin önlenmesi yeni bir düzenleme değildir.

-Yasada iş yerleri veya büyük kurumların, çalışanlarına sigara bırakma desteği vermelerine yönelik uygulamalar da olacak mı?
4207 sayılı Kanun'un amacı gereği, tütün ürünleri alışkanlığının bırakılmasını özendirici her türlü etkinlik, program, Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülecek ve desteklenecek.

-Sigarayı bırakamadığı için, bir personel işinden çıkarılabilecek mi?
İşveren, bir elemanını sigarayı bırakamadığı için tazminatsız işten çıkarma hakkına sahip olabilecek mi?

Kanun, kişileri ve gelecek nesilleri tütün ürünlerinin zararlarından, bunların alışkanlıklarını özendirici reklam, tanıtım ve teşvik kampanyalarından koruyucu tedbirleri almak ve herkesin temiz hava solumasını sağlamak yönünde düzenlemeler yapmak amacıyla hazırlanmıştır.

Dolayısıyla böyle bir uygulama olacağı düşünülmemekle birlikte, olduğu takdirde Anayasa, İnsan Hakları ve İş Mevzuatı çerçevesinde değerlendirilecek.

-İş yeri dışındaki izmaritler için çöp kutusu koyma sorumluluğu kime at? Çalışan, izmariti çöp kutusu olmadığında yere atarsa kim suçlu olacak?
İş yerlerinin dışına gerekli çöp kutusu koyma, iş yerinin müstakil alanı ise iş yeri sorumluluğunda, değilse bağlı bulunduğu belediyeye ait.

Kanun gereği, tütün ürünleri ile ilgili izmarit, paket, ağızlık, kağıt ve benzeri atıkları çevreye attığı takdirde, kişiye Kabahatler Kanunu'nun 41. maddesi gereğince 2008 yılı için 23 YTL idari para cezası uygulanacak.

-Sigara bırakmak isteyenler, elektronik sigara kullanabilecekler mi?
Hayır. Bağımlılık yapma riskinin fazla ve sigarayı bıraktırıcı çalışmaları engelleyici olması nedeniyle Sağlık Bakanlığı tarafından yasaklanmasına karar verilmiştir.

-Her şeye rağmen sigarayı bırakamamış kişiler ne yapacak?
Sigarayı bırakma konusunda başarılı olamamış vatandaşlarımız, Kanun'la kapalı alanlarında sigara içilmesi yasaklanan mekanlar dışında sigara içebilecekler. Kanun'un amacı sigara içenleri sıkıntıya sokmak değil, içmeyenleri sigaranın zararlı etkilerinden korumaktır.

-Avrupa ve Amerika'daki gibi, sigara içen hastaların tedavi önceliklerinin olmaması Türkiye'ye de getirilecek mi?
Hayır. Böyle bir yaklaşım söz konusu değil. Önceliğimiz koruyucu önlemleri alarak vatandaşlarımızı sigaranın neden olduğu hastalıklardan korumaktır.

-Yasanın hoşgörü gösterdiği özel koşullar olarak ele aldığı cezaevleri, yaşlı bakım evleri ile ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde sigara tüketimi konusunda hiçbir sınırlama yok mu? Bu yerlerde de özel alanlar oluşturulması gerekmiyor mu?
Yaşlı bakım evlerinde, ruh ve sinir hastalarının yatarak tedavi gördüğü birimlerde ve ceza infaz kurumlarının kapalı alanlarında da tütün ürünleri tüketilemeyecek. Ancak, buralarda gerekli tedbirler alınmak kaydıyla tütün ürünleri tüketimine mahsus alanlar oluşturulabilecek. Bu alanlara 18 yaşını doldurmamış kişiler giremeyecek.

-Tütün ürünlerinin satışı neden yasaklanmıyor?
Tütün ürünlerini kullanıp kullanmamak kişilerin özgür tercihleridir.

4207 sayılı Kanun'un amacı; kişileri ve gelecek nesilleri tütün ürünlerinin zararlarından, bunların alışkanlıklarını özendirici reklam, tanıtım ve teşvik kampanyalarından koruyucu tertip ve tedbirleri almak ve herkesin temiz hava soluyabilmesinin sağlanması yönünde düzenlemeler yapmaktır.

-Restoran, kafe, bar gibi kamuya açık yerlerde yasa ne zaman uygulamaya girecek?
Yasa; restoran, kafe, bar gibi mekanlarda da tütün ürünleri tüketimini tamamen yasaklıyor. Ancak buralarda uygulama 19 Temmuz 2009'da başlayacak.

-Sadece sigara içenlere hizmet verecek bar, restoran, kafe gibi yerler açılabilir mi?
Bu tarz mekanlar açılması kanunun amacından son derece uzaktır.

-Sadece sigara içenlere hizmet verecek kara-deniz-hava ulaşım hizmetleri başlatılabilir mi?
Kanun gereği bu mümkün değil.

-Sigara yasağına uymayanlardan elde edilen ceza gelirleri nereye yönlenecek?
Bu Kanun çerçevesinde uygulanan ceza gelirleri Maliye Bakanlığına, dolayısıyla Hazineye yönlendirilecek.

-Restoran, kafe, bar işletenlere yasağı tekrarlamaları halinde işletmeyi mühürleme ya da daha yüksek para cezası gibi uygulayacağınız farklı ceza
sistemleri var mı?
Kanun'a aykırı hareket eden işletme sorumluları hakkında 500 YTL den 5 bin YTL'ye kadar idari para cezası uygulanır. Farklı bir cezai uygulama yok.

-Sigara yasaklarına uymamanın cezası yalnız para mı olacak?
Kanun gereği uygulanabilecek cezalar yalnız para cezalarından ibaret değil. Cezanın mahiyetine göre farklı cezalar belirlenmiştir. Örneğin bu kanunla kendilerine yüklenen görevleri yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında tabi oldukları mevzuatta yer alan disiplin hükümleri uygulanacak olup, 18 yaşını doldurmamış kişilere tütün ürünleri satanlara da Türk Ceza Kanunu'na göre 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilecek.

-Cezaları kimler kesebilecek?
Kanuna göre yetkili kılınan kamu görevlileri, kolluk kuvvetleri, belediye zabıtaları, TAPDK, RTÜK, belediye encümeni, mahalli mülki amir ceza verebilir.

-Yasa, hangi kurumların sorumluluğunda olacak ve hangi kurumlarla iş birliği içinde yürütülecek?
Yasa, başta Sağlık Bakanlığı, TAPDK, İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı olmak üzere her kurum ve kuruluşa, sektöre sorumluluklar yüklemekle birlikte, temel insan haklarından olan temiz hava soluma hakkından yola çıkarak hazırlanmış bu Kanun'un en büyük destekçisi ve sorumlusu sağlıklı bir ortamda çalışma ve yaşama hakkına sahip vatandaşlarımız olacaktır.

-Sigara yasaklarının uygulanması esnasında vatandaşlar ve işletmeler hangi kurumlar ile muhatap olacaklar, karşılarında hangi kurumları
görecekler?
Vatandaşlar yetkili kamu görevlisi, belediye zabıta görevlileri, polis ve jandarma ile cezalar konusunda, işletmeler ise işletme izni veren kurum, belediye encümeni ve mahalli mülki amir ile muhatap olacak.

T-Haber.Com - İnternet

Şimdi de meclisten sahalara tiryaki profilleri…

Meclis Başkanı Köksal Toptan, önceki gün bahçede tiryaki vekillerin "Başkanım, Meclis’i bahçede toplayalım" önerisiyle karşılaştı. AKP’li arkadaşlarının "Odasında gizli gizli sigara içiyor" diye TBMM Başkanı Köksal Toptan’a şikáyet ettikleri İdare Amiri Hüsrev Kutlu, "Benim odamda bir tek kişi sigara içiyor. O da Atatürk. Odamda Atatürk’ün sigara içen resmi asılı, herhalde resimlere de müdahale etmeyeceksiniz" dedi. Kutlu, Meclis kulisindeki Mareşal Atatürk tablosuna itirazlarıyla gündeme gelmiş, İdare Amiri seçildikten sonra da ilk iş olarak odasına Atatürk tablosu astırmıştı. Hürriyet.

Siper alıp içti
Yasağa uymayanlara ceza kesecek olan kamu görevlileri arasındaki bazı polis ve zabıtalar da ilk gün yasağı deldi. Diyarbakır Atatürk Stadı’nda da bazı tiryakiler polislerin arasında sigara içerken, bazı polisler de dayanamayarak sigara yaktı.

Çanakkale 18 Mart Stadyumu’ndaki törende kapalı tribünlerdeki bazı vatandaşlar yasağı delerken “Cezası kaç paraysa öderiz. Ama hayatta sigaramızdan vazgeçmeyiz” dedi.

Sokaklara kül tablası
TBMM Başkanı Köksal Toptan, sigara yasağından sonra sokaklara kül tablası konulması gerektiğini söyledi. Toptan, dün TBMM’de gazetecilerin sorularını yanıtlarken sigara yasağının başladığının anımsatılması üzerine, vatandaşlara minnettar olduklarını, ilk sonuçların, bu yasağın benimsendiğini gösterdiğini söyledi.

Konunun sağlık boyutuyla ilgili çok önemli bilgiler veren yazılı ve görsel basına teşekkür eden Toptan, “Gelecek kuşaklarımız için sigara yasağı ile ilgili alınan önlemlere hepimizin dikkat etmesi lazım” dedi. Meclis bahçesine küllükler konulacağını belirten Toptan, bu sigaralıkların caddelere de konulması gerektiğini belirtti.
(Milliyet)

Şimdide (Film Yönetmenleri Derneği Başkanı) Mustafa Altıoklar’dan bir görüş.

Her şeyden önce hassas yaratım paketinin içinde, etrafında, altında ya da üstünde ‘sansür’ sözcüğünün içine girebilecek hiçbir yaptırımın yer almaması gerekir. Çünkü hayatın kaynağı, yaratılıştır, yaratıcılıktır. Yaratıcılığa atılan her pençe aslında hayata atılmış bir pençedir. Bu nedenle topyekun karşı durmamız gereken bir yapılanma bu. Bunun içinde sigara da olabilir, seks de olabilir. Yarın bir insanın başka bir insana dokunması da olabilir. Yahut da aklınıza gelebilecek, fuhuşu önlemek istiyoruz gibi bir kaygıyla kadınlarla erkeklerin aynı otobüse binmelerini engellemek de gelebilir. Dolayısıyla sinema filmlerinde kadınlarla erkekler aynı metroda seyahat edemez gibi bir yasak da bu yasağın arkasından gelebilecek bir yasaktır. Sanata getirilen yasaklar hayatı karşısına alan, ölüme dair uygulamalardır. Dolayısıyla ölümden değil yaşamdan yana olmamız gerekiyor.

Bu haber de Fransa’danmış.

Fransa´da barı olan bir adam, sigara yasağı nedeniyle zarar edince açlık grevine başladı!!

`Fransa´nın Plesse kentinde bulunan Dresny köyünde bir bar sahibi, yeni yıldan itibaren ülkedeki lokanta ve barlarda yürürlüğe giren sigara yasağını protesto etmek için açlık grevine başladı. Yerel basında yer alan haberlere göre Joel Lailler (50) geçen cumartesi günü, ´L´Escale´ adındaki barında müşterilerinin sigara içmelerine engel olmadığı için para cezasına çarptırıldı. Lailler barının geçici olarak kapatılması üzerine, protesto amacıyla açlık grevine başladığını açıkladı. Lailler, sigara içme yasağının, gelirini yüzde 30 ila 40 oranında düşürdüğünü kaydetti.`

Tabii ben Fransa´daki amca kadar durumu abartacağımı sanmıyorum ama sigara içmeyeceksem gece hayatından eskisi gibi keyif almayacağım kesin. O vakit alırım Tabu´mu Jenga´mı evimde otururum mis gibi. Hem para da harcamam, hem kız başıma gece gece sokaklarda dolaşmam, hem de alkol tüketmem... E benim gibi düşünen insanlar artarsa eğer alkol satarak iş yapan gece mekanları da bir bir kapanır belki zamanla. Belki de bazılarının istediği biraz da budur. Ailenizin komplo teorisyeni iş başında :) Ne diyim, herkese dumansız günler o zaman...

ASLI ELİTSOY

Yine Milliyetten bir haber

AKP'li Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında statta sigara içen zabıta memuruna, 10 fidan dikme ve sigara içtiği statta sabahları koşma cezası verdi.

19 Mayıs kutlamalarında, zabıta memuru Hakan Dinçer, ambulans ve su tankerini kendisine siper edinerek sigara içerken objektiflere yakalanmıştı.

Başkan Keleş, memuruna 62 YTL ceza kesti, ayrıca idari ceza da verdi.

Keleş, Dinçer’den 10 fidan dikmesini ve ikinci bir emre kadar sabahları sigara içtiği statta bir saat koşmasını istedi. Dinçer, dün sabah saat 08.30’da Zabıta Müdürü İlyas Danış’la koşmaya başladı. Dinçer’e diğer zabıta arkadaşları alkışlarıyla destek oldu.

Yine Milliyetten bir haber

Sigara yasağını kimse takmıyor!

Bugün 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı aynı zamanda sigara yasağının ilk günü. Dünyada, 'Türk gibi sigara içiyor' deyimini çürütmek istercesine uygulamaya konulan sigara yasağının

kanaldhaber.com.tr'den Fatma Mavioğlu sigara yasağının ilk gününde büyük çoğunluğu tütün mamulleri kullanan Türk halkının reflekslerini ölçmek için sokağın nabzını tuttu.

İşte sabah saatlerinde Üsküdar Meydanı'nda sigara yasağına tepki olarak gerçekleştirilen sivil itaatsilik eyleminden izlenimler...

Vapur iskelesinin tam karşısında sıra sıra konuşlanmış büfeler. Her zamankinden farklı olarak büfelerin önünde çayıyla birlikte sigara içen yok. İskele önünde bir aşağı bir yukarı turlayan belediye zabıtaları sigara yasağına uymayan vatandaşlara ceza yazmak için ellerinde makbuzlarla dolaşıyor.

Muhafızların biraz uzaklaşmasıyla birlikte sigarasını yakan vatandaşlar ve ilk yakandan cesaret alan diğerleri...

Ve vapur saati... Vapura binip her zamanki gibi üst arka güverteye çıkıp en uca oturuyorum.

Konu elbette sigara ve herkes söyleniyor. Sohbetin odağı kah sigara satışının yasaklanması, kah sigara bahaneli soygun. Ortamı asıl belirleyen ise sözsüz gerilim. Nihayetinde kimse sigara içmiyor.

Birden 25-30 yaşlarında Karadenizli olduğu her halinden belli bir yurttaşımız rahat tavırlarla gelip, güvertenin uç kısmına oturup, aynı rahatlıkla cebinden paketini çıkartıp sigarasını yakıyor.

Ve beklenen an. Aynı anda, ilk kıvılcımın çakmasıyla yani, en az 10-15 kişi bekledikleri an buymuş gibi sigaralarını yakıyor. İş böyle toplu bir sigara içme eylemine dönüşmüşken gelip giden çaycı-kahveci de duruma sesini çıkartmıyor.

Her tarafa asılmış "sigara içilirse nasıl bir ceza alınacağı konusunda bilgilendiren afişler" birden mahsun ve kadük kalıyor.

Herkesin dudağında bir yasağı aşmanın müstehzi gülüşü, sigaralar tüterken gemi görevlisi geliyor. Ama o da tedirgin. "Arkadaşlar sigara içmeyin yasak!" uyarısı "arkadaşlar gidin aşağıda için"e dönüyor.

Bu noktada eylemciler ikiye bölünüyor. Bir kısmı aşağı iniyor. Karadenizli yurttaşımızın da dahil olduğu bir kesimin ise hiç yerlerinden kıpırdama niyeti yok.

Ve Eminönü. Gemi yanaşıyor. 08.30 vapuru tiryakilerinin stresi cezasız ve kazasız sona eriyor.

100 kişiden 87'si yasağı onaylıyor

A&G Araştırma Şirketi tarafından 1291 denekle gerçekleştirilen araştırmada, "Yasak başladıktan sonra ne yapmayı düşünüyorsunuz?" sorusuna yüzde 49.5 "Aynen devam

Sigara yasağı, yarın yürürlüğe giriyor. A&G Araştırma Şirketi tarafından yapılan bir araştırma ise ilginç sonuçlar ortaya koydu. Araştırmaya göre, İstanbul sınırları içerisinde yaşayan her 100 kişiden 55'i sigara içiyor. Her 100 kişiden 87'si sigara yasağını getirecek olan yeni yasayı onaylıyor.

Araştırmada sadece sigara içenlere sorulan, “Yasak başladıktan sonra ne yapmayı düşünüyorsunuz?” sorusuna, yüzde 49.5 “Aynen devam edeceğim”, yüzde 30.6 “Daha az içeceğim”, yüzde 18.8 “Sigara içmeyeceğim” cevabını verdi.
A&G Araştırma Şirketi'nin, İstanbul sınırları içerisinde, sigara içen ve içmeyen 641'i kadın 1291 denekle yüz yüze görüşme metoduyla yaptığı araştırmanın çarpıcı sonuçları şöyle:

Erkeklerde oran daha fazla
Araştırmadan çarpıcı sonuçlar ise şöyle:

· Araştırmaya göre deneklerin yüzde 54.9'u sigara içerken, yüzde 45.1'i sigara içmiyor. Kadın-erkek bazında bakıldığında ise, sigara içme oranı kadınlarda yüzde 48.7'ken, bu oran erkeklerde yüzde 61.1'e çıkıyor.

· Sigarayı genel ortalamanın üzerinde içen grubun yaş ortalaması ise 28-42 yaş grubu.

· Eğitim düzeyi arttıkça sigara içme oranının arttığını ortaya koyan araştırmaya göre, sigara içme oranı ilkokul ve altındaki grupta yüzde 51.9'ken, bu oran ortaokul mezunlarında yüzde 54.5, üniversite ve yüksek lisans mezunlarında da yüzde 56.6'ya çıkıyor.

· Daha çok geçici marjinal işlerde çalışanlar, esnaf, işsizler ve devlet memurları ortalamanın üzerinde sigara içiyor.

· “Ne kadar sigara içiyorsunuz?” sorusuna ise, deneklerin yüzde 28.3'ü “bir paket”, yüzde 21.7'si “6-10 adet”, yüzde 17.7'si “11-15 adet”, yüzde 15.6'sı “1-5 adet” ve yüzde 16.7'si ise ‘1 paketten fazla' cevabını verdi.

· Araştırmada sigara izmaritinin çevreye zarar verdiğini söyleyenlerin oranı yüzde 90.4 olmasına karşın, “İzmaritinizi nereye atıyorsunuz?” sorusuna verilen cevaplar ise şöyle: “Çöp kovasına” (yüzde 48), Çöp kovası yoksa “yere” (yüzde 45.6), “Yere” (yüzde 20.9), “Sokakta sigara içmem” (yüzde 1.1).

Yasaya destek çok

· Sigara yasağını getirecek olan yasaya ilişkin olarak, deneklerin yüzde 87'si “Onaylıyorum” derken, yüzde 13'ü “Yanlış buluyorum” cevabını verdi. Sigara içenlerin yüzde 79.9'u da yasağı onaylarken, yüzde 20.1'i karşı çıkıyor.

· “Sigara yasağını getiren kanun sigara içenleri nasıl etkiler?” sorusuna da denekler şu yanıtları verdi: “Açık alanlarda içmeye devam” (yüzde 39.5), “Sigara tüketimi azalacak” (yüzde 33.5), “Kanun uygulanmayacak” (yüzde 25.2), “Sigara tüketimi artacak” (% 1.1).

· Sadece sigara içenlere sorulan, “Yasak başladıktan sonra ne yapmayı düşünüyorsunuz?” sorusuna da, yüzde 49.5 “Aynen devam edeceğim”, yüzde 30.6 “Daha az içeceğim”, yüzde 18.8 “Sigara içmeyeceğim” ve yüzde 1.1 ise “Fikrim yok” yanıtını verdi.

· Deneklere, sigara yasağını getirecek olan yeni yasa uyarınca uygulanacak olan para cezalarına ilişkin görüşleri sorulduğunda ise, yüzde 47'si “Yasayı çok yerinde bulduğunu”, yüzde 36.4'ü “Yasanın uygulanmasının zor olduğunu”, yüzde 12.9'u da “Yasa iyi de sigaramı nereye atacağım” yanıtını verdi.
(Milliyet)

Psikiyatidede sigara yasağı var

Psikiyatri kliniklerinde sigara içiminin yasaklanmasının hastalar üzerindeki etkileri incelendiğinde konunun tartışılması gerektiği görülmektedir. Bir yandan hastalıklarıyla uğraşan diğer yandan kapalı serviste kalmanın ve zaman zaman diğer hastalarla etkileşimin zorluklarını yaşayan hastanın sigara içmesini yasaklamanın, kompliansı ve primer rahatsızlığı nasıl etkilediği dikkate alınmalıdır.

Greeman ve McClellan 60 yataklı kapalı serviste uygulanan sigara yasağı sonucunda ortaya çıkan problemlerin beklenenden çok daha az olduğunu söylüyorlar (5). Greeman ve McClellan’ın karşılaşmaya hazır olunması gerektiğini söylediği önemli bazı sorunlar şöyledir: Özellikle gönüllü olarak yatmayan ve uzun süre hastanede kalmaları gereken hastalarda bırakma sonrası ortaya çıkan sorunlarla başetmek zor olabilir. Psikotik bir hasta, sağlığı için sigaranın yasaklandığını anlayabilecek ve danışma, nikotin sakızı gibi sigara bırakma tedavilerine uyum göstermesi için gerekli bilişsel becerilerden yoksundur. Eğer tam bir yasaklama uygulamak isteniyorsa sigara içiminin aniden kesilmesinin zor olduğu hastaların barındırılması için bazı önlemlerin alınması gerekecektir. Serviste sigara alışkanlığı olan hastaların %10’unda sorunlar ortaya çıkmaktadır. Yazarların örnek verdiği, mahkeme kararıyla yatırılan paranoid şizofreni tanılı, yatış öncesi günde iki paket sigara içen bir hasta daha önceki yatışlarında sorunsuz olmasına karşın sigara yasağından sonraki yatışında hemşire ve personele pek çok kez saldırgan davranışta bulunuyor. Mahkeme kararıyla yatmış olması nedeniyle de başka bir yere nakli mümkün olamıyor. Hasta sigarayı bırakma yardım ve tedavisi önerilerine koopere olmuyor. Bipolar bozukluk ve demans tanısıyla yatırılan günde 3 paket içen bir hasta ise sigara içme yasağını demansı nedeniyle anlayamıyor ve tedavi ekibi bütün tedavi çabalarını bırakmaya bağlı stresle başetmek için harcıyorlar. Bir süre sonra hasta sigara yasağının olmadığı başka bir hastaneye nakledilmek zorunda kalınıyor. İntihar girişiminde bulunduktan sonra kendi isteğiyle yatan başka bir hasta kısa süre sonra taburcu olma talebinde bulunuyor ve mahkeme kararıyla buna izin verilmiyor. Hastanın intihara eğilimli olması nedeniyle servis dışında sigara içmesine de izin verilemiyor. Daha önceki yatışlarındaki saldırgan davranışları bilinen başka bir hastanın servis dışında sigara içmesine izin verilip verilmemesi tedavi ekibi arasında ciddi bir çatışmaya neden oluyor. Bu çalışmada sigara yasağının üzerinden iki yıl geçmesine rağmen az da karşılaşılsa bu türden ciddi sorunların sıklığında her bir azalma görülmüyor.

Sigara yasağı sonucunda ortaya çıkabilecek sorunlarla başedebilmek için Greeman ve McClellan şu öneri ve uyarılarda bulunuyorlar: 1. Yatırılan hastaların sigarayla ilgili kısıtlamalar konusunda bir an önce bilgilendirilmesi, alternatif ayarlamaların yapılabilmesi için gereklidir; 2. Özellikle kendi istekleri dışında yatan ve bırakamayan hastalar için ayrı bir bölümün ayrılması gereklidir; 3. Bu yapılamıyorsa daha iyi durumdaki bir hastayla birlikte servis dışında sigara içilmesine izin verilebilir; 4. Hastanın dışarıya çıkarılamadığı durumda servisin iyi havalandırılmış bir bölümünde sigara içilmesine izin verilebilir; 5. Sigara kısıtlamasında hastayla direk olarak muhatab olan personelin eğitimi ve desteklenmeleri gereklidir; 6. Sigara yasaklanmasının duygusal, etik ve kanuni yönlerinin gözden uzak tutulmaması ve üzerinde düşünülmesi gereklidir; 7. Yasaklama yoluna giderken hastanenin özel koşulları ve hizmet verilen hasta popülasyonunun özellikleri dikkate alınmazsa ciddi sorunlarla karşılaşılabilir.

Bizim tecrübelerimiz kapalı serviste izlemi gerektirecek kadar ağır psikiyatrik sorunları olan hastalarda sigaranın tamamen yasaklanmasının son derece güç olduğu yönündedir. Şimdilik uygulama sigara içilebilen ama konforsuz bir mekanın sigara içimi için ayrılması şeklindedir.

Sigarayı bırakmanın psikiyatrik teşhis ve tedaviye etkisi de dikkate alınması gereken diğer bir konudur. Nikotinin yoksunluk belirtilerinden olan anksiyete, yalnızca bir yoksunluk belirtisi olabildiği gibi anksiyete bozukluğu olan bir hastada nikotinin anksiyeteyi azaltıcı etkisinin kalkması sonucu da gelişebilir (6). Eğer anksiyete zaman içinde azalırsa yoksunluk belirtisi olduğu düşünülebilir. Uzamış yoksunluk belirtilerinin sigara bırakıldıktan sonra görülmemesi nedeniyle, eğer anksiyete devam ederse altta yatan bir aksiyete bozukluğuna bağlı olma ihtimali daha fazladır. Nikotin yoksunluğu 1-2 hafta içinde zirveye ulaşır, 3-4 hafta içinde bırakma öncesi seviyeye iner. Nikotin yoksunluğu belirtilerinden olan nabzın düşmesi (tipik olarak dakikada 6-12 atım düşer) alkol-madde yoksunluk belirtilerini, anksiyete bozukluklarını veya trisiklik antidepresanlara bağlı taşikardiyi maskeleyebilir. Sigara bırakıldıktan sonraki 1 ay içinde alınan 1-2 kilo hasta tarafından kullanılan antidepresanlara bağlanabilir ve ilaç kompliansı düşebilir. Nikotin yoksunluğu uyku arasında uyanmaları ve muhtemelen REM yoğunluğunu arttırarak rüyaların yoğunluğunu arttırır. Bu belirtiler ortaya çıktığında tedavi edilen asıl psikiyatrik bozukluğa değil nikotin yoksunluğuna bağlı olabileceği unutulmamalıdır. Anksiyete, öfke, huzursuzluk, sabırsızlık, irritabilite nikotin yoksunluğunun en rahatsız edici belirtileridir. Sigarayı yatış sırasında mecburen bırakan hastalarda bu belirtiler direk olarak nikotin yoksunluğa bağlı olabileceği gibi, sigara içme ayrıcalığı elinden alınmasına bağlı olarak da gelişebilir.

Kaynak. http://sigarabelasi.blogcu.com/15476681/

Evet, arkadaşlar şimdi de ceza sürecinin nasıl işleyeceğine bakalım.

Sigara yasağına aykırı hareket edenler için de, yazılardaki şikayet merciine başvurulacak.

TAPDK Başkanı Kazım Çalışkan, başvuru ve sonraki süreci şu şekilde anlattı:
"Diyelim A kurumu, görevli kişi olarak Mehmet Yılmaz'ı belirledi. Siz, o kurumda sigara içen birini gördünüz. Hemen Mehmet Beyi arayacaksınız. (Mehmet Bey, burada biri sigara içiyor, gelip müdahale edin.) Mehmet Bey gelecek. Gelmezse bu defa Mehmet Bey hakkında işlem yapılacak. O kişi bir üst amire veya kolluk birimine Mehmet Bey'in görevini yapmadığına ilişkin bildirimde bulunacak. (Bir kişi sigara içiyordu. Ben onu çağırdım, ama o gelip, müdahale etmedi, görevini yapmadı. Gereğini yapın) diyecek. Böyle bir durumda, Mehmet Bey uyarılacak, ikinci defa da bu tür bir olaya müdahale etmez ve göz yumarsa kendisine 500 YTL ile 5 bin YTL arasında idari para cezası verilecek. Bu cezayı da bir üst amir uygulayacak.
İlgili birim yetkilisi, sigara içenin yanına gelirse, hemen tutanak tutulacak. Sigara içen bu tutanağı imzalamasa bile olaya tanıklık eden birisi de imza koyabilir. Tutanak, daha sonra saymanlığa gönderilecek."

TAPDK Başkanı, sigara yasağı bulunan bir işletmede, sigara içildiğ inin görülmesi veya bu kişinin işlem yapılmadan olay mahallini terk etmesi durumunda ne yapılması gerektiğini de şu şekilde açıkladı:
"Böyle bir olayda işletme sorumlusuna gidilecek. Şef, müdür veya işletici. Ona (Bakın burada sigara içiliyor, içen kişi hakkında işlem yapın) denilecek. O, gereğini yaparak, önce uyarıda bulunacak. Bunu yapmaması durumunda işletme sorumlusu hakkında kolluk güçleri aranacak. Onlara diyeceksiniz ki, (Ben burada yemek yiyorum. Bu işletme, restoran sahibi, sigara içilmesine müsaade ediyor. Onlara bunu söylememe rağmen müdahale etmediler.) Bu durumda polis veya diğer kolluk güçleri gelecek. Durumu tespit edecek, nasıl ki polis, tutanak düzenleyip, trafik cezası kesiyor. Bu olayda da tutanak tutulacak. (Gidildi görüldü, küllüklerde sigara tespit edildi, şu adamların ifadesi var, hakkında işlem yapılması) diye tutanak imzalanacak. Daha sonra da genel saymanlığa gönderilecek. İşletme sahibine de 5 bin YTL ceza kesilecek.

Alışveriş merkezlerinde de durum aynı. Alışveriş merkezinde de yetkili kişi aranacak ve gereği yapılacak."

Uygulamada, kolluk güçleri daha çok, göz yumanlar için devreye gireceğine dikkat çeken Çalışkan, "Adam buna göz yumuyorsa, sen daha fazla bir şey yapamıyorsun ve sonuç alamıyorsun. Müdürüne intikal ettiriyorsun, yine sonuç yok. O zaman kolluk güçleri devreye girecek" dedi.

Sigara yasaklarına aykırı hareket edenlere verilecek cezalar, trafik cezaları gibi tahsil edilecek. Önce kişiye tebligat yapılacak ve cezayı yatırması istenecek. Yatırmazsa, o zaman cebr-i icra yöntemlerine başvurulacak. Bu yöntemler arasında, cezanın kişinin maaşından kesilerek tahsili de bulunuyor.
Bu arada TAPDK Başkanı Çalışkan, yeni düzenlemedeki amacın "vatandaşa ceza kesmek" olmadığını söyledi.
Vatandaşların sağlığını ve onların temiz ve dumansız bir hava soluma hakkını korumaya çalıştıklarını kaydeden Çalışkan, "Bu toplumsal bir bilinci de gerektiriyor. Vatandaşlar, bu konudaki haklarını arayabilmeli. Bulundukları mekanda sigara içenlere (içme kardeşim) diyebilmeli. Nasıl otobüste diyoruz, bunu diğer yerlerde de söyleyebilmeli" diye konuştu.

Çalışkan, sigara yasağı uygulayan diğer ülkelerin sigara tüketim rakamlarında nasıl gelişmeler yaşandığını araştırdıklarını da belirtti.
Yasakların etkisinin o ülkelerin içme kültürlerine göre değişiklik arz ettiğine işaret eden Çalışkan, Ulusal Tütün Kontrolü Eylem Planı ile 4 yıllık dönemde, sigara içenlerin oranında 15 puanlık bir düşüş öngördüklerini bildirdi.
TAPDK Başkanı, "Hedefimiz 2012 yılı sonuna kadar şu an yüzde 65 olan sigara içmeme oranını yüzde 80'e çıkarmak. Yani sigara içenlerin oranını yüzde 35'den yüzde 20'ye düşürmek. İkinci hedefte 15 yaşın altındaki içmeyenlerin oranını da sıfıra indirmek. 4 yıllık süreç sonundaki hedefimiz bu. Bunu sağlarsak, başarılı bir eylem planı gerçekleştirmiş oluruz" açıklamasında bulundu.

AJANS Genç Türk

Bu da bir başka ilginç haber.

Eşini Dövene Sigara İçmeme Cezası

eşini dövdüğü gerekçesiyle mahkemece 6 ay hapis cezası verilen kocanın cezası 6 ay sigara içmemeye çevrildi.


04/12/2007

Eşini döven koca, her gün karakola giderek sigara içmediğine dair imza vererek cezasını çekmeye başladı. Edinilen bilgiye göre, 2 yıl önce İstanbul’da Zeliha Ç., eşi Adem Ç.’nin kendisini sürekli dövdüğünü ileri sürerek polise başvurdu. Polis merkezi önünde çiftlerin yeniden tartışmaya başlamasının ardından Adem Ç., eşini tokatladı ve “eşini kasten yaralama” suçundan gözaltına alındı.

İstanbul Pendik Sulh Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmanın ardından Adem Ç., 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme daha sonra, Adem Ç.’nin cezasını “6 ay sigara içmemeye” çevirdi.

Kocaeli Cumhuriyet Savcılığı Denetim Serbestlik Yardım ve Koruma Merkezi Şube Müdürlüğü’ne gönderilen Adem Ç., her gün polis merkezine giderek sigara içmediğine dair imza atıp cezasını çekmeye başladı.

Kaynak… http://www.hukukcular.org.tr/haber_detay.php?haber_id=920

En çok da bu haber ilgimi çekti. Mahkumun 24 saatini kayıt altına alan bir çip mi yerleştirildi acaba herhangi bir yerine yoksa mahkumun beyanatı yeterli miydi? bilemeyeceğim ama haberin altında buna dair bir bildirim yoktu. Olsa bildirmez miyim. Aşk olsun.

Her neyse arkadaşlar. Bu dava burada bitmez. Şimdilik sizi daha fazla yormayayım. Konu hakkında biraz daha araştırma yaptıktan ve ilginç diyaloglar yakaladıktan sonra kendime has, özgün bir yazı ile hitap edeceğim Allah kısmet ederse. Bekleyin beni anacığım.

 
Toplam blog
: 669
: 1503
Kayıt tarihi
: 19.01.07
 
 

Bir on dört mart sabahı güneş henüz arz-ı endam ederken üzeri yongalarla kaplı, küçük pencereli, ..