Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ocak '13

 
Kategori
Deneme
 

Öylesine ve istediğin gibi

Öylesine ve istediğin gibi
 

Az önce yıldırımları üzerime yağdıran tanrılara, açtığım savaşı kazandım. Sana bu haberi vermek için, evinin sokağında, sana doğru yürürken, evinin kapısının yüzüme açılmamasından dolayı, kar tanelerine sığındım. Buram buram ekmek kokuyor nefesim ve başka yerde, başka bir öğünle beslenenleri aklıma getirdikçe, kendime daha çok acıyorum. Baştan savma bir sürü laf üzerinde, türlü güzel laflar yapılırken, kör bir boyacının boyadığı ayakkabının hissettiği şeyleri hissetmek gereği duydum. Bir duygusal buhrana girmedim. Atom bombası atılmıştı, gemiler denizlere gömülmüş, suçu olmayan birçok çocuk, bilmediği bir sebepten ötürü, bir yerlerde, kahramanca ölmüştü. Kuklalar, tüm hünerlerini saraylarda sergilerken, kendilerince güzel ve o mutlak güne inananlar, sokaklarda avazı çıktığı kadar çırpınırken, bir hak aramanın, kutsal kitaplardan alıntılarla süslendiği zamanlardan geçerken ve kapın, yüzüme açılmamışken. Ben büyük bir savaştan çıkmışken. Sen başka bir kapı önünde beklerken, nal sesleri sokaklara yankılar katarken, o kadar da içten kapına gelmişken ve kapından dönerken, bana bir şair ismi söyle, teselli bulacağım. Bu da son iyiliğin olsun. Belki, güneşe senin inandığın kadar inanmama sebep olur. Yükleri, tam da bir köşeye sıvıştırdığımı düşünürken, bu gelen moloz yığınına kim yardım edecek. Her şeyin paylaşılmasının esas olduğu dünyada, tüm paylaşımların, güzel bir eksen üzerinde dönmesinden kaynaklı yavşaklığın, acılarda, yokluklarda ve olmayışlarda, bir sese tekabül etmemesinden dolayı, yine öksüre öksüre, kapından geri dönmek… Beni, dünyanın en güzel memelerinde boğ. Kokunu, kendisi için, uzun yıllardan beri savaşan ve her türlü açlığın kademesinde bulan, dün en tepedeki, bugün de ayağının altındaki kadar sevindir. Kokunla ödüllendir, gözlerinde yor ve sözlerinle uyumamı sağla. Soğuk bir cinayet gecesi, sanatını konuşturmadan önce içtiği likör ve yediği çikolatayla penceresinden bakan, dinlediği müzikle gözlerinde kırmızı alevler toplayan, usta bir katilin, ustalığında öp. Belki yarın, daha çok istemek zorunda kalacağım. Belki yarın daha çok bağırmak zorunda kalacağım ama kapını, bir kez daha açmak için, kafası gövdesinden ayrılan bir suçlunun, en masum duygusunda, rüzgarında savrulan yaprak misali, götür beni. Sensizlikten daha kötü ne olabilir bu dünyada…

Birbirine bağlanmaktan yorulmuş kelimelerin, devrik cümle için duyduğu heyecan gibi, karmaşık hissiyatlar içinde, kanatlarını, bir başka kıta için çırpan kuşların, sevdiklerini aptal bir kurşun yüzünden, gökyüzünde öylesine gezinirken kaybetmelerindeki, apansız ve açıklanamaz duyguların, bir deneme sonucu söylenemeye çalışması kadar, uzun, yorucu, hasret dolu ve bir o kadar da buruk bir şekilde, yürüyorum karanlıkta, hem de önümü bir adım kadar görmüyorken, kucakla beni gördüğünde. Zamanında kurulan en güzel cümlelerden dolayı, uyuşturuculara aşık olan kitlelerin, içine çektiği ya da beyinlerinde hissettiği uyuşturucular kadar ya da beyaz rengi bulan adam kadar ve belki de hiç olmadığım kadar kendimken, beni mutlu et, sonrasında büyük bir savaşa girecekmiş gibi. Sonrasında ölecek, sonrasında bir daha hiç konuşamayacak gibi. O kadar çok güzel renk ve o kadar güzel esen rüzgarlar var ki, yine de başka bir şeyleri görüp, başka bir şeyleri dillendirmek isteği içinde, bile bile kapalı kapılarla yüzleşeceğini bile bile. Bilmem kaçıncı kaybetmenin, bilmem kaçıncı yalnızlığında, yine üst üste mağlup olmuşken ve kaybetmenin hiçbir görkemine sahip olmamışken, doğa ananın en güzel perisini görmüşken, şimdi bir şey söyle bana, kimseye göstermeden ve kimseyi göstermeden, beni en yalnızlığında saklar mısın? Nasılsa, yazdan kalma bir günün sabahında sevişemeyecek ve yazdan kalma bir akşamın, terleme dakikalarında sevişemeyeceğiz. Beni, bilmediğim doğruların renkli mezarlığında donmadan önce, gerçekliğin mantlığıyla ödüllendir. Öp işte beni, bir nedene ihtiyaç duymadan, bir kapıya yaklaşmadan önce…

 
Toplam blog
: 19
: 126
Kayıt tarihi
: 04.10.11
 
 

Bugüne kadar çeşitli sözlüklerde yazarlık yaptım. Kendime ait devrimhaymatlos.tumblr adlı bir blo..