Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Ağustos '10

 
Kategori
Şiir
 

Oysa ne bebeler doğuracaktım

Geceye sarkan yağlı bir urgan
Alır götürür gözlerimin elasını.
Kapkara bir kubbeden
Karabasanlar yağar sıska bedenime

İçimdeki gladyatörler düşer toprağa
Oluk oluk kan ufkumun yüreğinden

Yargısız infaz kurbanı
Ömrümün kilometre taşları..

Gök yarılır düşlerim kaybolur sonsuzlukta
Oysa;
Ne bebeler doğuracaktım aşktan;
Sesleri bahar,
Sesleri yeni doğan güneşler kadar
Tıfıl ve masum ruhlarıyla...

Ölüm ne ki biliyorum.
Herkesin ölümü bir nefeslik kurtuluştur.
Acıların yitip gittiği sonsuz vuslat.
Oysa her nefeste binlerce ölüm çalar kapımı
Her nefeste çoğalarak
Ve sağarak en verimli gülüşlerimi...

Hepten yok ettiler ipekten salyalarıyla
O sahte tırtıllar
İpeksi dokunuşlarımı...
Bir kibrit çakımı kadar tez elden
Ve aniden ve en basitinden
Ve en zulümbaz yanlarıyla...

Yok ettiler
Bir kibrit çakımıyla
En masum yanlarımı...

Şimdi aç bir it gibi ayaz
Yalnızlık yurdunun ruhsuz sularında
Gerçeğinden kaçan bir firariyim...
Şimdi elli yıllık ömrümün en ölümcül uruyum.

Oysa; ne bebeler doğuracaktım aşktan;
Sesleri bahar
Sesleri yeni doğan güneşler kadar sıcak ve dipdiri...

 
Toplam blog
: 195
: 404
Kayıt tarihi
: 26.03.08
 
 

1956 Tunceli doğumluyum. 1975 Erzincan lisesi mezunuyum. 12 eylülün anti-demokratik uygulamaların..