Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mart '09

 
Kategori
Seçim
 

Oyumu her partiye verdim

Benim evlilik zamanı gelmiş çok güzel bir kızım var. Kızımla evlenmek isteyen bir sürü de talip, ama taliplerin biri kör, biri sağır, biri dilsiz, biri topal vs.. fakat hepsi zengin, hepsi ağa çocuğu, hepside kızımı mutlu edeceğini söylüyor. (Engelli insanlarım üzerlerine alınmasın, bu benzetmenin onlarla ilgisi yok).

Benim ise hiçbirini gözüm tutmuyor ve kızımı onlara vermek istemiyorum, çevrede kızıma talip olmayan ama aslında onunla evlenmek isteyen eli ayağı düzgün, dürüst daha birçok var, benim kızımı onlara vermeyeceğimi bildikleri için talip olmuyorlar. Aslında kızımda bende o gençlerden birini istiyoruz ama düzen öyle kurulmuş ki onların hiç şansları yok mutlaka kör, topal, sağır dilsizlerden birine kızımı vermek zorundayım.

Kızımı bu kişilere vermeye zorunlu olmadığımı, kızıma layık olan diğer gençlerin de şansını denemesi gerektiğini çevreme söylüyorum ama ne çevrem bu gençlere cesaret veriyor ne de gençler bu cesareti bulabiliyor.

Ben yıllardır inat ediyorum ve kızımı bu kör, topal, sağır, dilsizlere vermiyorum çünkü bunların kızımı mutlu edeceklerine inanmıyorum, inanmadığım birşeyi yapmak bize, bana saçma geliyor.

Seçimleri ben yukarıda yazdıklarıma benzetiyorum. Kız babası olan SEÇMEN, kızım OY, kızıma talip olanlarda adaylar, adayların babaları siyasi partiler.

Bu düşüncelerle kızımı güvenemediğim birisine vermeyi gönlüm razı olmuyor, dünyalar güzeli kızımı bile bile neden mutlu olacağı iyinin iyisine değilde kötünün iyisine vermek zorundayım bir türlü anlamıyorum. Kızım mutsuz olacağına evde kalsın daha iyi değil mi?

Oy kullanmak demokratik haktır, oy kullanmak vatandaşlık görevidir, oy namustur vs.... gibi söylemler güzel de, senin oyuna layık gördüğün bir aday yoksa, oyunu verde kime verirsen ver mantığı doğru mudur, yıllardır bu siyasilerden çektiğimiz bu mantığın sonucu değil midir? Demokratik tepki, seçilen adayın beş sene sonra bir daha seçilmemesi midir? Peki boşa geçen beş senenin suçu seçilen kadar seçenin de değil midir?

Ben, kötünün içinden daha iyisini seçmek zorunda olduğumu düşünmüyorum, ben iyinin içinden daha iyisini seçmeliyim, bu sistemle bu seçim mantığıyla bunun mümkün olmadığını biliyorum, her seçimde koşa koşa sandığa gittiğimiz sürece hiç bir şey değişmez.

Seçmesini beceremiyoruz bu nedenle kimi seçsen farketmiyor, birileri hep şikayet ediyor ve " İŞSİZLİK, İÇ BORÇ, DIŞ BORÇ SÜREKLİ ARTIYOR, İNSANLIK BOZULUYOR "

Bu seçimlerde de oy vermeyi düşünmüyordum ama adayların tv lerde konuşmalarını izledikçe, yapılan masrafları gördükçe bu vatan için neler yapmak istediklerini, bunun için kendilerini nasıl yıprattıklarını gördüm gözlerim yaşardı, oy vermemek haksızlık gibi geldi aralarında ayrım da yapamadım, bütün adaylara oyumu verdim, rahatladım.

 
Toplam blog
: 13
: 426
Kayıt tarihi
: 17.10.08
 
 

54 yaşında bir emekliyim. 2002 yılında kalp krizi geçirdim. Bir hafta yoğun bakımda kaldım. Ölümü..