Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Uzm Pedagog Hemşin Adıgüzel

http://blog.milliyet.com.tr/hemsinadiguzel

05 Eylül '16

 
Kategori
Çocuk Psikolojisi
 

Oyun terapi ve çocuk

Oyun terapi ve çocuk
 

Kiron Psikoloji Çalışmaları


OYUN TERAPİSİNDE ÇOCUK VE TERAPİST

“İnsan, kelimenin tam anlamı ile sadece bir birey olduğunda oyun oynar ve sadece oyun içerisinde bir bireydir’’ der Fridrich Schiller. Aslında çocuklarımızın oyunlarda anne, baba, doktor, polis vb. büyük rol modelleri canlandırması ile de destekleyebiliriz bu sözü. Çocuklarla ve ergenlerle olan oyun terapisi ve psikoterapide oyun bir kral metodu ya da ‘’kralın yolu’’ olarak tasvir edilir. Bununla beraber çocuğun duygusal ortamda stabilliğini, sağlıklı gelişimini ve travmatik yaşam deneyimleriyle baş etmesini sağlayan bir araçtır. Oyun aynı zamanda dilin rolünü alarak bireylerin kendilerine dair paylaşım yapmalarını ve sorunlara çözüm bulmalarını sağlar. Böylelikle bilinçteki ve bilinçaltındaki tüm düşünceler günyüzüne çıkarılmış olur.

 

Bir psikoterapist olarak çalışmalarımda birçok farklı yöntemi çocuğun ve ailenin ihtiyaçları doğrultusunda birbiriyle entegre bir vaziyette sunuyorum. Oyun terapisinde çocuklar ile birlikte sağlıklı gelişimi desteklemek ve problemin dışına çıkabilmek için çözüm odaklı bakış açıları ve uygulamaların yolunu arıyorum. Arayış dahilinde önceden belirlenmiş kurallı oyunları oynatıyor ;aynı zamanda ipler, toplar, oyuncak arabalar, bebekler, kuklalar ve birçok farklı oyun aracını kullanıyorum. Ama elbette resim, masal, öykü, şarkılar, kum oyunları ve ninniler de oyun terapisinde kullanılan araçlardır.

Oyun terapisi ile birlikte çocuk ve ergen kendisini psikolojik açıdan zorlayan konulara yoğunlaşır. Kullanmadığı ya da zamanla unuttuğu yeteneklerini kullanır ve bir iç huzur kazanır. Çocuk, bir birey olarak doğru özgüveni ve doğru kontrolü kazandığı noktada sağlıklı bir gelişim gösterir.

Çocuklar bir arada, karşı karşıya, yalnız, ikili, aileleri ile birlikte, gruplarla, hayvanlarla, toplarla, tencere-tabakla, nihayetinde bulduğu her şeyle oynar. Oyun içerisinde çocukta yükselen duyguları görürsünüz. Öfkeyi , heyecanı, sevinci, umutları, zorlanmayı ve daha birçok duyguyu.. Ki bu zaman zarfında diğer gerçekleri unutmuş ve zamanın farkında bile olmamışlardır. Bu süre zarfında onlar için oyundan daha önemlisi yoktur.

Sosyal pedagoji açısında oyun kavramının vazgeçilmez 3 önemli özelliği vardır:
1) Eğlence dolu oynaması
2) Başkasının zorlaması ile değil, tamamen kendi kararı ile oyunu oynaması
3) Amaçsızca sonunu düşünmeden oynamasıdır.

Çocuklar bir arada oynadıklarında zaten bu üç noktayı bir arada yaşar. Ve bu önemli noktalar yetişkinler tarafından da önemsenmelidir.

OYUN, İLİŞKİLERİN KAZANIMI VE OLUŞUMU ANLAMINA GELİR
Terapötik oyun, çocuğun kişiliğindeki gelişimlerin gözlemi olduğu gibi kişilik gelişiminin de güç kaynağıdır… Bunun yanısıra Terapist ve çocuk arasındaki ilişki en önemli faktör olmaktadır. Çocuğun terapist ile çok iyi bir iletişim içerisinde; kendini tanınmış olarak hissetmesi ve bunla birlikte serbest alanda kabullenilmiş olmasını görmesi gerekir.

Oyun içerisinde tüm katılımcıların karşılıklı ilişkilerinin dışında kendileri ile yüzleşmeleri ve kendileri ile ilişki kurmaları söz konusudur. Oyun içerisinde diğerinin reaksiyonları benim için önemli ve anlam doludur, bazen bilinçli bir şekilde karşıdakine verilen bilgiler gibi bazen de farkında olmadan terapist tarafından verilen reaksiyonlar varlığından sözedilebilir.. Çoğu oyunda sizde muhakkak gözlemişsinizdir ki çocuğun gözlerinize bakarak nasıl,neden,niçin sorularının dahilinde anlatımları olduğunu...

Danışan odaklı birey teorisi, bireyin kendi içinde barındırdığı odak noktalarını ve kaynaklarını uyandırarak birçok problem ile başedebileceğini belirtir. Terapi bunun yaratıcısı değil ama geliştiricisi olarak bireyin oyun anınıda yaşayarak çözüm sürecini kendisinin oluşturmasını sağlayan bir süreçtir.

Danışan odaklı psikoterapi/Oyunterapi Avusturya da kabul görmüş terapilerden biri olarak, diğer ülkelere nazaran daha geniş çalışma alanlarına da sahiptir… Danışan odaklı terapiye bakıldığında genel olarak diğer terapi yöntemlerinden en büyük farkı ‘’anda ve zamanda’’ belirlenen bir sistemle ilerleyen bir süreç olmasıdır. Çünkü an ve zaman bireyin yaşanmışlığını en iyi anlatan duyguların zamanlanımıdır ve önceden oluşturulan çalışma teorileri her bireye ve ana uyarlanabilecek durumda değildir.

Uzm. Pedagog Hemşin Adıgüzel

 

 
Toplam blog
: 6
: 150
Kayıt tarihi
: 23.07.16
 
 

Almanya'nın Berlin kentinde Pedagoji, SHU ve Psikoloji alanlarında yüksek başarı bursu ile lisans..