Özgür basın

Değerli dostlar bugün kulağa çok hoş gelen bir slogan yükseldi Mersin'den, "Yazma yazdıkça sıra sana gelecek" çeşitli illerde Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın tutuklanmaları protesto edildi. Sanırım muhalif gazeteci kalmadığında biz blog yazarlarına sıra gelecek. 

NSA heralde gerekli ekipmanı gerekli yerlere ulaştırıp anahtar bir kaç kelime ile bizleri deşifre eder. Kısacası muhalifseniz aman ha sabaha karşı uykunun en tatlı yerinde kendinizi sıcak yatağınıza fazla kaptırmayın. Neden; çünkü tak tak tak açın kapıyı. Kim o? Polis! Haydaaaa bu saat de suçum ne yahu. Muhalif olmak. Hurra savcılığa.. Daha tam uyanamadan sorular sorular sorular... En çarpıcı soru, Bu blogu sana kim yazdırdı? Düşün bakalım çık işin içinden, ben şimdi elimde çayım kafamdan geçenleri döküyorum yazıya en iyisi o zaman şu cevabı vereyim, kafam yazdırdı, ters çıksam acaba savcı iyice yakar mı çıra mı? Cem Yılmaz dan çalalım mesela; şu anda üstünde oturuyorum. Pardon yahu oturtur mu başsavcı ayakta esas duruşta beklediğimiz için bu espriyi de yapamayız. 

Aman yarabbi biz cevap bulalım derken vakit ne de çabuk ilerledi. Neyse gözümüzü tutuklanma isteği ile sevk edildiğimiz mahkemede açıyoruz. Haydi hayırlısı. Çayımı yudumlarken aklımdan geçenleri yazmak ve muhalif olmak suçundan mahkemeyer çıkarılcaya dek cezaevinde oku oku oku.... 

Değerli okuyanlar bu yazdıklarım şu an için hadi canım sende, o kadar değil be bilader gibi tepki çekebilir. Bir nebze haklı olabilirsiniz. Dokuz sene evvel biri size bunları söylemiş olsa o 22 sene öncesinde kaldı derdiniz. Silivri'de görüşmek üzere.