Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Şubat '11

 
Kategori
Eğitim
 

Özgür beyinler

Varoluşundan günümüze kadar insanoğlu hep bir değişim yaşamıştır. İlkçağlarda daha çok fizyolojik ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik arayışların ağırlıkta olduğunu görüyoruz. Temel ihtiyaçlar karşılandıkça, insanoğlu diğer ihtiyaçlarını karşılamak için aklını daha çok kullanmaya başlamıştır. İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özellik; düşünme ve öğrenme yetisidir.

Bu özelliğinden dolayı tarihi süreç içerisinde insanın eğitimi ve eğitilebilirliği önem kazanmıştır. Bütün çağlarda eğitimin iki amacı olmuştur. Öğretim ve bireye iyi davranışlar kazandırmak(eğitim). Ortaçağda iyi davranış anlayışı daha farklıydı. Çocuğun, anne-babaya saygı duymaları yanında, toplumsal yönden kendilerinden üstün olan rahip ve toprak sahipleri önünde de korkuyla eğilmeleri öğretilirdi. Bu dönemde yalnız imparator ve papa özgürdü. Çağın töresi , özgür insanlara yol göstermediği için onlar tüm zamanlarını birbiriyle savaşarak geçirirlerdi. Günümüz insanı, amaç ve yöntemleri ile daha farklı düşünmektedir. Zekâsının bütün sınırlarını zorlamakta, temel hak ve özgürlükleri sonuna kadar kullanma çabası içerisindedir.

Toplumların, gelişmişlik ölçütlerinden biri olan okur-yazarlık oranı ve eğitimli insan sayısı o ülkenin geleceğine yön verebilmektedir. Çünkü eğitimli toplumlar, sorunlarını demokratik yöntemlerle daha sağlıklı bir şekilde çözmektedirler. Toplumları dönüştürmenin en sağlıklı yolunun eğitim olduğu kuşkusuzdur. İnsan beyni ve bilginin önem kazandığı günümüzde, değişime direnmek ve klasik yöntemlerle eğitim yapmak anlamsızlaşmıştır. Çünkü eğitimciler tarafından öğretilen bilgiler, evrensel sorunlara çözümler üretemiyorsa yerel bir bilgi olmaktan öteye gidemez. Bireyin düşüncelerini, baskılayıcı yöntemlerle yok etme yoluna gidilmemelidir. Böyle bir anlayış faydadan çok zarar getirir. Sınırlanan davranışların yok olmadığını Freud; “psikanaliz teorisiyle” açıklamaktadır.

Bu teoriye göre; “bir içtepinin eylem halinde ortaya çıkması engellenirse bu içtepi ölmez, ama içe döner ve yeni bir çıkış yolu bulur. Genellikle yeni çıkış yolu engellenen yoldan daha zararlıdır.” Bu nedenle duygulara, davranışlardan daha çok önem verilmelidir. Son yıllarda dünyanın ekonomi ve siyasetine yön veren ülkelerin bilişim ve telekomünikasyon alanında çok geliştiklerini görüyoruz. Bugün, beyin ürünleri dünyanın tepe firmalarının % 70 değerine ulaşmıştır. Microsoft, google, yahoo, facebook ve twitter gibi bilişim firmaları hem bilgi üretiyor hem de dünyanın iktisadi, sosyal ve siyasi yapılarını değişime zorluyor. Churchill’in 1943 yılında söylediği “geleceğin imparatorlukları, beyin imparatorlukları olacak” kehaneti bugün daha iyi anlaşılıyor. Artık beyin işçiliği en önemli sermayedir. Zekâ ve aklın kullanılması önündeki bariyerler kalktıkça insanoğlu, daha özgür, daha üretken ve daha mutlu olacaktır. 

 
Toplam blog
: 18
: 994
Kayıt tarihi
: 25.01.11
 
 

Bir ortaöğretim kurumunda yöneticiyim. Yüksek lisansımı" Eğitimi Yönetimi ve Denetimi " alanında ..