Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Şubat '12

 
Kategori
Dünya Şehirleri
 

Özgürlük Heykeli

Özgürlük Heykeli
 

Özgürlük Heykeli


Amerika – New York

Heykele Singer dikiş makinelerinin kurucusu Isaac Singer'ın dul eşi Isabelle Eugenie Boyer modellik yapmış.

1886 yılından bu yana gelenleri selamlayan, Amerika’nın simgesi anıtsal heykel 125 yaşındaymış…

Özgürlük Heykeli, 1984'ten beri UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası Listesi' nde yer almaktaymış.

Bol elbiselere sarılmış bir kadın heykeli olan bu muhteşem eserde; kadının başında 7 kıtayı veya 7 denizi simgeleyen 7 dikenli taç varmış.

Sağ elinde meşale, sol elinde Amerika'nın Bağımsızlık Günü olan 4 Temmuz 1776 tarihinin kazılı olduğu kitabe varmış.

1886'da Fransız halkı tarafından, kuruluşunun 100. yılı nedeniyle(10 yıl gecikmeli olarak) Amerika’ya hediye edilmiş.

Yüksekliği kaidesi ile birlikte 93 metre olan heykelin içinden ziyaretçiler, meşaleye kadar 168 basamaklı bir merdivenden çıkabiliyormuş.

Heykelin meşale tutan sağ elinin yüksekliği 13 metredir. Meşalenin etrafındaki dehlizde 15 kişi bir arada dolaşabilir. Heykelin başının genişliği 2 metre, yüksekliği ise tacı ile birlikte 5 metreymiş.

1884 yılında Fransa'da tamamlandıktan 1 yıl sonra 350 parçaya bölünerek 214 sandık içinde New York limanına ulaştırıldı. Parçalar, 4 ay içinde kaidenin üzerinde yeniden birleştirilerek 28 Ekim 1886 tarihinde heykelin açılışı gerçekleştirilmiş.

&

New York’ta ilk gördüğümüz de etkilendiğimiz Özgürlük Anıtı olmuştu.

Onu uçakta görmüştüm.  Uçak inmeden New York’u izlemek çok güzeldi. Özgürlük Heykeli bizim Kız Kulemiz gibi, küçük bir ada üzerinde.

Özgürlük Anıtını yakından görmedim, merdivenlerinden çıkmadım. Onu sadece uzaktan izledim. Sinema sever biri olarak, filmlerde göçmenleri taşıyan gemilerin, Amerika’ya yaklaştıklarında, uzaktan gördükleri Özgürlük Anıtını onlarla birlikte defalarca gördüm. Bir çok belgeselde izledim… Tanıyordum da görmemiştim gibi bir şeydi.   

Amerika’da açıkçası çokda bilgi edinememiştim. Sonradan yaptığım araştırmalarda onun hakkında neler öğrendim neler…

Hani bazı yazılarda ‘bunları da biliyor muydunuz?’ gibi sorular olur ya bende öyle yapacağım bu gün yazımda.

Özgürlük Anıta hakkında:

1984'ten beri UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer aldığını,

Heykelin daha küçük boyutlarda bir kopyasının da Paris'te bulunduğunu,

Özgürlük Anıtının, ilk olarak 1860’larda, ilk olarak Osmanlı İmparatorluğu yönetimindeki Mısır'ın Hıdiv'i Said Paşa'nın Süveyş Kanalı inşası için imzaladığı antlaşmanın gereği olarak Süveyş Kanalı'ndaki Port Said Limanı'nın girişine konulmak üzere planlanlandığını,

Osmanlı Sultanı Abdülaziz tarafından peşinatı ödendiği halde dikilen heykelden ötürü yerel huzursuzluk çıkacağı endişesiyle, Kavalalı soyundan Hidiv İsmail Paşa planlanan yere inşasını istemediğini,

Fransız heykeltraş Frederic Auguste Bartholdi' ye ısmarlanan heykel, bakır ve çelikten yapıldığını, Mısır’a dikilmesinden vazgeçilmesiyle Paris’te bir depoya kaldırıldığını,

Heykelin, Kızıldeniz ile Akdeniz’in birleştiği yere, konulmak üzere firavunlar zamanının giysilerine bürünmüş bir kadının, elinde 'Asya'nın ışığının Mısır'dan geldiğini' sembolize eden bir meşale tutuğunu,

Bu olaydan 20 yıl sonra 1885’te Fransa hükümeti ABD ile olan iyi ilişkilerinin bir göstergesi olarak büyük bir heykel yaptırmak istediğini, aynı heykeltraşa gittiklerini,

Hazır durumda olan heykel depodan çıkarıldığını, heykeltraş Bartholdi ve Gustave Eiffel(Eyfel kulesinin mühendisi) birlikte çalışarak bazı değişikliklerle heykeli yenilediklerini,

Özgürlük Heykeli 1884yılında Fransa'da tamamlandıktan 1 yıl sonra 350 parçaya bölündüğünü 214 sandık içinde New Yorklimanına ulaştırıldığını,

Parçalar, 4 ay içinde kaidenin üzerinde yeniden birleştirildiğini, 28 Ekim1886tarihinde binlerce izleyicinin önünde açılışın gerçekleştiğini,(alıntı)

Biliyor muydunuz?

Bazı şehirlerin simgeleri vardır. O ülkenin ya da o şehrin ismini andığınızda sizde hemen o semboller çağrışım yapar. Amerika denilince de Özgürlük Anıtı size hemen kendini hatırlatıyor.

Ben büyük gökdelenleri seven biri değilim. Hiçbir zaman hoşlanmadım. Beni hep ürküttürmüşlerdir. Yükseklik hiçbir zaman o anlamda cazip gelmemiştir bana. Fakat böyle anıtsal görkemli güzellikleri de oldum olası çok sevmişimdir.

Görkemli güzellikler dileğimle…

 

 

Nazan Şara Şatana

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....