Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Kasım '12

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Özgüven o da ne?

Özgüven o da ne?
 

22.11.2012

Vallahi benim özgüvenim sıkıldı biraz çarşıya çıktı mı diyorsunuz? Ya da özgüvenim çok hasta yatıyor/yerlerde sürünüyor. Yoksa uyuyor mu? Özgüveniniz ne âlemde?

“Özgüven” o da nedir diyorsanız. Özgüveni bilmeyecek ne var diye söylenenlerinizde olabilir aranızda. Fakat biliyor muydunuz ki işte o melet yüzünden ne olumsuzluklar yaşıyor ve yaşatıyoruz etrafımıza, kendimize. O zaman bilseniz dahi bir kez daha bakın bakalım.

Şimdi önce bir ‘güven’ nedir ona bakalım. TDK’na göre güven; Çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusu, itimat/Yüreklilik, cesaret şeklinde açıklanmış. Şimdi içinizden bazı okuyucularım bağlanma, itimat, yüreklilik falan okuyunca birden şimdi olmayan duygular yani, deyip yaraları deşilebilir. Biz özgüvenle ilgilendiğimiz için şimdilik bunu kurcalamaya devam edelim. Özgüven, kendiniz hakkında nasıl düşündüğünüz, kendinizi ne kadar değerli gördüğünüz ve kendinize dönük iyi duygular geliştirdiği için kişinin kendini iyi hissetmesi durumudur diyebiliriz.

Kendine güvenen insan yeteneklerinin farkındadırlar, ortaya çıkarılmasına, geliştirilmesine açıktırlar, yaşamları üzerinde kontrol ellerindedir, eleştiriye açıktırlar. Eleştirildikleri zaman gerçekçi bir bakış açısıyla bakıp kendilerine yeni pencereler açma imkânı yaratabilirler.

Tamam, da neden bu kadar önemli diye düşünenlerimiz varsa aramızda onlara biraz hatırlatma yapalım. Bu tür kişilerle hayat sürekli sizi geriye doğru götürür. Eleştirilmekten ödleri kopar, her yaptıkları davranış için onay beklerler. “Hayatım bu elbisem nasıl?” , “ Güzel” diyor dalgın bir ifadeyle. Kadın bunu beğenmedi diye algılıyor. Güvensizlik sadece kadınlara özgü bir şey de değil. Her davranışında onay bekleyen erkeklerde yok değil çevremizde. Hata yapacaklar, eleştirilecekler diye akılları çıkıyor. Birde hayatının her döneminde başarılı olmaya kilitlenmiş kişiler yaptıkları hatayı kabul etmedikleri gibi hata yapmaya da devam edebiliyorlar. Durup bir düşünseler başarılı oldukları alanda kendilerini takdir edip başarısız oldukları alanda belki ek bir takım bilgilerle düzeltebilirler. Canım her yaptığımız şeyde de başarılı olamayabiliriz mantığını kabul etmek gerekiyor işin açıkçası.

Geçmişe çok takılı kalmak ve bu konuda bir değişiklik yapmadan hayatına devam etmek de kendimize olan güvenimizi baltalıyor. Şunu unutmayalım geçmişte yaşananlara karşı acizlik ve çaresizlik içinde olmamak bir takım destekler almak elimizde. Artık küçük çocuk yok karşımızda, aynaya baktığımız bir yetişkin ve neler olup bittiğinin farkında…

Bir de sahte ve/veya aşırı bir özgüven içinde olmak da güvensizlik kadar rahatsız edicidir. Kişi hem kendine hem de ilişkilerine zarar verebilir ve olumsuz yönde etkileyebilir. Kendine güven erken yaşlarda annenin-babanın ve toplumun tutum ve davranışları ile gelişir.

Çocukken edinilen güven eksikliği sonra telafi edilip değiştirilebilir. Şimdi kendinizle güven üzerine bir iç konuşma yapmaya ne dersiniz. Sakin bir yere geçin ve telefonunuzu sessize alıp bu iç konuşmayı kendinize çok görmeyin.

Zamanın akmaya başlamasından beri, aklımın, kalbimin, gözlerimin, kulaklarımın, saçlarımın, ellerimin dahası bedenimin başka bir eşi yok. Daha önce benim gibi kimse doğmadı, bu gün benim gibi bir kimse de yok. Ben farklı ve başkayım, ben özelim ve ben tabiatın en büyük mucizesiyim. Yaptığım her şeyi sevgi enerjisiyle yapıyor. İşlerimde başarılı, huzurlu ve mutlu olmayı seçiyorum. Eksikliklerimi fark edip düzeltmeyi, geliştirmeyi kolaylıkla yapıyorum. İlişkilerimde seviyor ve seviliyorum. Ben tam ve bir bütünüm. Güzel şeyleri hak ediyorum.

 

e-mail:belginturan@gmail.com 

 
Toplam blog
: 439
: 512
Kayıt tarihi
: 04.02.09
 
 

Lisansını Anadolu Üniversitesi/ İşletme Bölümü ve Anadolu Üniversitesi/ Sosyoloji Bölümlerinde “O..