Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Mart '12

 
Kategori
Tarih
 

Padişah kızları, Sultanlar, Beşik alayları

Padişah kızları, Sultanlar, Beşik alayları
 

Beşik alayı


Osmanlı’yı çok merak ederiz değil mi? Ben şahsen çok merak edenlerdenim. Ne yaparlardı, nasıl yaşarlardı, sultanlar bayan sultanlar bay sultanlar ne yaparlardı? Bayan sultanlar ne demek, bay sultanlar ne demek diyeceksiniz biliyorum.
Osmanlıda erkeklere de sultan deniliyormuş, bayanlara da sadece bir farkla.
Erkeklerin isimlerinin başına bu tanımlama geliyormuş, bayanların ise isimlerinin sonuna. Birkaç örnek vermek gerekirse:
Sultan Ahmet – Sultan Selim diyoruz… Ya da:
Ayşe Sultan – Fatma Sultan diyoruz. Sadece isimlerin başına ya da sonuna gelen sultan takısı bay ve bayanı ayırt edebiliyor.
Padişah kızlarının yani sultanların doğumu nasıl oluyormuş?
Sultan doğunca; Darüssaade Ağasına haber verilirmiş.
Ağa, oda lalası vasıtasıyla silahtar ağaya müjdeli haberi gönderirmiş.
Silahtar Ağa; sarayda ilan edermiş. Padişahın bir çocuğu olduğunu müjdelermiş.
Enderun’da kurbanlar kesilirmiş.
Toplar günde beş defa; üçer kez atış yaparlarmış.
Sultanın doğumu her tarafa bildirilmiş olurmuş.

Şimdi bundan sonra olanlara bakalım:

Sadrazam ertesi gün divan azalarıyla saraya gelirmiş, Padişahı kutlamaya gelirlermiş.
Tabii ziyafetler olurmuş.
Şerbetler altın, gümüş ve billur kaplar da ikram edilirmiş.

Şimdi sıra geldi Beşik alayına:
Valide Sultan ve Sadrazam; beşik, yorgan ve sırmalı örtü gönderirlermiş.
Bunu da beşik alayı ile gönderiyorlarmış.
Detaylarına bakalım.
Padişahın annesi çocuğa verilecekleri zaten önceden hazırlatmış olurmuş.
Gidecek malzemeler merasimle gidermiş. Nereye gidermiş derseniz:
Eski saraydan – yeni saraya gidermiş…
Davetliler daha önceden haberdar edilmiş olurlarmış. Kimler haber verirmiş derseniz;
Kethüda Bey ve Darüssaade ağası yazıcısı davet işine bakarlarmış.
Sıra törene geldi.
Sıra tören zamanına geldiğinde:
Bir teşrifatçı olurmuş. Töreni başlatırmış.
Valide Sultanın baş ağası beşiği, yorganı ve örtüyü eski saraydan çıkartırmış.
Valide Sultanın kethüdasına teslim edermiş.
Kethüda’da beşiği, Valide Sultanın kahveci başına,
Yorganı ikinci kahveciye,
Beşik örtüsünü de üçüncü kahveciye teslim edermiş.
Ne kadar uzun işlemler bunlar. Şaşırmamak mümkün değil. Bundan sonra olanlar:
Kahveci başılar kendilerine verilen malzemeleri alıp başlarının üstüne koyarlarmış. Anlamı büyük olmalı… Hareket başlarmış. Tabi bu hareketin adı alay…
Alayın güzergâhı:
Bayezid, Divan yolu, Ayasofya önünden geçiyorlar Bab-ı Hümayun önüne gelirlermiş. Bu giden alayın etrafını saran halk alkışlarlar ve Padişaha ve çocuğa dualar okurlarmış.
Orta kapıya gelindiğinde:
Ağalar atlardan inerlermiş.
İki sıra olarak dizilirlermiş.
Haremin kapısına kadar sürermiş bu iki sıranın uzantısı.
Kahveci başılar emanetleri kendilerini bekleyen Valide Sultanın baş ağasına teslim ederlermiş.
Baş ağası da Darüssaade ağasına teslim edermiş.
Bu ağada emanetleri harem ağaları ile birlikte içeri götürerek görevli kadınlara teslim edermiş.
Ondan sonra ne olurmuş?
Padişah konumlarına göre onları mükâfatlandırırmış.
Birde sultanın doğduğunun altıncı günü sadrazamın beşik alayı olurmuş. Bu çok gösterişli olurmuş. Çok kalabalık olurmuş. Yazılanlara göre devlet erkânının aileleri de çocuğu görmek üzere davet edilirlermiş.
Şöyle söz edebiliriz.
Sadrazamda; beşik, yorgan beşik örtüsü yaptırırmış ama üstünü incilerle, elmaslarla, zümrütlerle işletirmiş. Tören içinde bir gün önceden yani beşinci günü davetler edilmiş olurmuş. Davetlilerden belirli bir saatte Paşa kapısında olmalarını istermiş.
Tören nasıl olurmuş?
Tören paşa kapısı önünde Sadrazamın hazırlanan eşyaları Kethüda Beye vermesi ile başlarmış.
Kethüda Bey beşiği baş,
Yorganı ikinci Çuhadara,
Beşik örtüsünü Mehter başına verirmiş.
Eşyalar saygıyla başlara konulurmuş.
Mehter takımının çaldığı marşlar ve ilahilerle hareket edilirmiş.
Kıyafetleri:
Onlarla ilgili de bayağı bilgiler var.
Başlara giyilen renkli kavuklar,
Sırtlardaki renkli kürkler ve kaftanlar,
Ayaklardaki sarı ve kırmızı çizmeler ve
Yemeniler beşik alayını yürüyen bir çiçek bahçesi haline getirirmiş…
Hareme teslimi nasıl oluyormuş?
Bab-ı Hümayundan içeri girilirmiş.
Araba kapısı önünde alay sona erermiş.
Darüssaade ağası tarafından teslim alınan beşik takımı doğruca padişaha götürülürmüş.
Yine törenle gösterilirmiş.
Padişah beşik takımını gördükten sonra hareme yollarmış.
Sultanın annesi; Lohusanın yattığı oda da kimler olurmuş:
Valide Sultan,
Sultanlar,
Kadın efendiler,
İkballer ve davetli kadınlar…
Valide Sultan yüksekçe bir divanda otururmuş.
Misafirler ise peykelere yerleştirilmiş minderler ve yastıklar üzerinde olurlarmış.
Sadrazamın gönderdiği beşik takımının gelmesiyle hep birden ayağa kalkarlarmış.
Beşik takımı gelince ne olurmuş?
Beşik takımı odanın ortasına gelince Valide Sultan üzerine bir avuç altın atarmış.
Sonra diğerleri de atmaya başlarlarmış.
Ebe, dualar okurmuş, çocuğu yeni gelen beşiğe koyarmış ve üç defa sallarmış.
Sonra çocuğu beşikten çıkararak kucağına alırmış.
Davetli kadınlar, getirmiş oldukları değerli taşları ve kumaşları beşiğin üzerine koyarlarmış.
Bunların hepsi ebenin olurmuş.
Davetli kadınlar haremde üç gün misafir edilirlermiş. Cariyelerde katılırmış. Çeşitli eğlenceler tertiplenirmiş. Davetlilere padişah tarafından hediyeler gönderilirmiş.
Sizlere bir sultanın bir padişah kızının doğumundan sonra olanları bi çok yerlerden alıntı yaparak anlatmaya çalıştım.
Yaşadığımız zamanla mukayese bile edemeyeceğimiz zariflikler var. Yine şimdilerde olmazlar var, o tarihlere baktığımızda…
En önemlisi o zamanlarda zaman bolluğu var.
Şimdi zaman o kadar kısa ki.
Bunların hiç birini yapamayız.
Yapmaya kalksak bile güzellikleri o çağlarda makbulmüş şimdi olmaz ki…

Birde şehzadelerin doğumunu ve beşik alayını düşünün.
İlk fırsatta bu konuda araştırma yapacağım…

Nazan Şara Şatana

 

http://www.facebook.com/#!/profile.php?id=100002892442552

 

https://twitter.com/#!/nazansarasatana

  

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....