Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mart '07

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Panikliyim ben!

Çok yorucu ama aynı zamanda da çok eğlendiğim bir günün sonunda uyumak için yatağıma uzandım. Uzun zamandır hissetmediğim huzurla kucaklaşıp rüyalara daldım. Herşey normal ve olması gerektiği gibiydi. Birden korkunç kalp atışlarım beni uyandırdı. Neler oluyor bana derken ayağa kalkmak istedim ama mümkün değildi. Ayaklarım benim değildi sanki. Beynimde bir geveze. Çabuk çabuk hastaneye yatişmelisin kalp krizi geçiriyosun bir an önce git. ölüyorsun diye hiç susmadan konuşuyordu. Allah'ım neler oluyordu bana. Nasıl bir durumdaydım? 10 dakika sürmedi hastaneye gitmek ama bana 10 gün gibi gelmişti. Acil servisin kapısından içeri girdiğim de nefes bile alamıyordum. Hemen çekilen kalp grafileri, akciğer rontgenleri..... Ertesi gün gene aynı durumu yaşamaktan endişeli bir şekilde işe gittim. Gece yaşadığım anlamsız durum beni agresif yapmıştı. Çalışamıyordum. Elime aldığım her işlem sanki beni öldürecek, kiminle konuşsam beni boğmaya başlayacak sanıyordum. Yoksa çıldırıyor muydum? 25 yaşındaydım va bu zamana kadar akıl ve beden sağlığımla ilgili bu kadar endişelenmemiştim. Ünlü ve özel bir hastaneye gittim. Tüm kan testleri, hormon testleri, beyin grafileri...

15 gün geçmişti. Yemek yemeyi ayrı bir zevk olarak gören ben bu süre zarfında hiçbirşey yiyemiyordum. Tansiyonumla ilgili sorunlar da başgöstermeye başlamıştı. Sürekli tansiyonumu ölçer olmuştum. Ben tüm bunları yaşarken ne eşimden ne de çevremdeki diğer kişilerden destek alıyordum. Yalnız kalmak bana büyük bir vurgun olmuştu. Sonuç daha büyük bir vurgundu benim için. Göç nedeni ile ağır depresyon ve buna bağlı olarakta panik atak! Kabul edemezdim böyle bir durumu tabiki. Mutlaka doktorların bulamadığı bir hastalık vardı bende. Ben her zaman için olayların gülünç yanlarını görebilen, hayat dolu insanları seven biriydim. Ne olmuştu? Bu sorumun cevabı bende saklıydı. Cevabı verdiğim an herşey eskisi gibi olacaktı.Önce buna inanmak gerekti. Sonra da bu hastalıkla ilgili doktorun verdiği ilacı düzenli kullanmak. Belli zorlu geçecekti zaman. Bunu bilmek beni yıldırmadı ve kabullendim. AMAN TANRIM PANİKLİYİM ARTIK!

Sevgili okuyucular bu yazdıklarım yaşadıklarımın inanın ki yarısı. Ama ben bu panik atak denen illeti yendim. Bunu başardım. Bu başarıyı ben ve BEN kazandık. Hiç süphesizdir ki ailenizin, eşinizin dostunuzun bu başarıda payı olmalı. Ama en büyük dilim sizsiniz, kendi inancınız. Panik atağı ve tedavisini kabullenip hayata dört elle sarılmak gerek.

 
Toplam blog
: 17
: 581
Kayıt tarihi
: 01.03.07
 
 

Merhaba!  Hayatımın ikinci bölümündeyim. Ve hiçbir şeyi kaçırmak istemiyorum. Kısaca yaşadıklarım..