Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Eylül '07

 
Kategori
Yurtiçi Tatil
 

Papalina yook!

Papalina yook!
 

Eylülün üçü ve sıcaklık otuz beş derece.

Hiç âdetim olmamasına rağmen, kafamda soru işaretleri ile denize bile girdim.

Sorun şortumda, nedense her sene daha zor giriyorum içine, bir müzik aletine benzettiler bu defa beni;

Tulum!

Terbiyesiz dolu.

“Yolculuğun nasıl geçti?” diye soracak olursanız.

Cevabım “uzun ve zahmetli” olur.

Meret yol sekiz saat sürdü.

Millet uçakla sekiz saatte dünyanın öbür ucuna gidiyor.

Ben Cunda’ya ancak gelebildim.

Yavaş araba kullanmam meşhurdur benim. Yüzü pek geçmem.

Trafikte sıkışık olunca, yolculuk çileye dönüştü.

Eceabat’ta arabalı vapura binene kadar çektiklerimizi anlatmak bile istemiyorum!

Akşam sekizde otele yerleşebildik.

İnternetten bulduğum otel ve pansiyonlarda zaman zaman hayal kırıklığı yaşadığım oldu. Bu defa da öyle olacak diye korktum ama..

Korkularım yersiz çıktı.

Sakin, temiz, konforlu ve ucuz bir otel; “Deniz otel”

Denize sıfır, önündeki ahşap iskeleden denize girilebildiği gibi, zengin mutfağından da faydalanmanız mümkün!

Hani şimdi “Ali reklâm yapıyor.””

“Tatili bedavaya getirecek diye düşünüyorsanız!”

Yanılıyorsunuz!

Parayı peşin ödedik.

Gelir gelmez soluğu sahildeki taş kahvede aldım ama hep yazıyorum ya şanssızlık bende diz boyu diye, tadilat var.

İçeri geçip oturamadım.

Dışarıya çıkarttıkları masaların da hepsi dolu.

Galatasaray’ın maçı var, izlemezsem olmaz.

Denize sıfır bir balık lokantası bulduk oturduk.

İlk iş papalina sordum.

“Yokmuş!”

Buralarda da papalina yiyemezsem nerde yiyeceğim? Bilmem!

“Silivri’ye ahtapot götürürüz, dalgakırandan denize atarız üretiriz” dedik.

Yediğimiz kalamarlar da ithal çıktı!

Neyse; misafir bulduğunu, tatilci parasının yettiğini yer!

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..