Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '08

 
Kategori
Mizah
 

Papuç kadar dilli papuç / El Zeydi’nin uçan papucu Türk asıllıymış!

Papuç kadar dilli papuç / El Zeydi’nin uçan papucu Türk asıllıymış!
 

İnternet'te bulduğum "Hule" isimli bir karikatüriste ait bir karikatür (Sale:satılık)


Eskiden büyüklerimiz çok ve yersiz konuşan birini eleştirmek için söylerlerdi:

“Papuç kadar dili var!”

Dilimizde yer etmiş birçok deyimin nereden geldiği, neden öyle değil de böyle söylendiği, gerçekten ilginç bir konu. Bazen, herhangi bir deyimin içinde sakladığı gizemi öğrenmek, şayet mümkün olmuşsa tabii, yıllar alıyor. Bazen böyle bir gizem, görünüşte hiç ilgisiz olan bir olayla su yüzüne çıkıyor, hatta o dille hiç ilgisi olmayan insanlar tarafından da ortaya çıkarılabiliyor.

Acaba dil dediğimiz, konuşmamızı sağlayan organımızın, papuçla ne ilgisi olabilir?

<ı>Dilimizi benzetecek başka bir nesne kalmadı da mı, papuçla ilinti kurmuş eskiler?

Çok ve yersiz konuşan birinin dilinin büyük olduğunu söylemek isterken, ne diye papuç gelmiş akıllara da başka birşey gelmemiş?

Bütün bu sorulara nihayet geçtiğimiz günlerde bir cevap bulunabildi ve papuç ve dil arasındaki bağlantı açıklığa kavuşturulabildi!

Çok konuşan, devamlı konuşan ve herşeyden önce de hiç üstüne vazife olmadığı halde konuşan insanlar için, “Papuç kadar dili var!” deniyor, çünkü <ı>papucun kendisinin bir dili var. Yani papuç <ı>bir ifade vasıtasıdır, papuç bir insanın söylemek istediği birşeyi dile getirmesini sağlayan bir araçtır. Papuç insana söver, papuç insanı döver ve papuç böyle durumlarda, bir insanın bir diğeri hakkında ne düşündüğünü, başka bir açıklamaya ihtiyaç duyulmayacak bir biçimde ortaya koyuverir.

Örneğin şu anda, Muntazar El Zeydi isimli Irak’lı bir gazetecinin “Amerikan Halen Başkan” ı George Dabılyu Bush hakkında ne düşündüğünü, tüm dünya hiç bir şüpheye gerek bırakmayacak bir açıklıkla bilmektedir. Şayet El Zeydi oturduğu yerden Bush’a bağırsaydı, onu protesto etseydi, eleştiren sorular sormuş olsaydı, papucu aracı kılarak meydana getirdiği müthiş ve kapsamlı etkinin binde birini elde edemezdi muhakkak ki.

Böyle yapsaydı, söyledikleri havaya karışıp yokolup giderdi. Oysaki papucun söyledikleri tüm dünyada bomba etkisi yarattı, tüm dünya gazeteleri papucun ifadeleri ile doldu, tüm dünya televizyonları papucun eylemini günlerce boy boy gösterdiler, köşe yazarları günlerce konuyu dillerine doladılar, dünya karikatüristleri papucun beyanatını çizgiye dökmekte birbirleriyle yarıştılar.

El Zeydi’nin bu muazzam etkiyi elde edebilmek için yaptığı şey ise, yere eğilip, kameraların gözleri önünde, papuçlarını birbiri ardından hızla eline alıp, usta bir olimpiyat sporcusunun atışlarını yaptığı gibi, kısa mesafeden peşpeşe Bush’un kafasına fırlatıvermekti.

İstila edilmiş bir ülkenin, hiçkimse olmayan bir gazetecisinin, dünyanın en güçlü adamı olan birinin karşısına geçip, başına papuçlarını atması!

Dünyanın halen en güçlü adamı” Bush, itiraf etmek gerekir ki, papuç saldırısından kendisini son derece çevik hareketlerle korudu. Başına birşeyler atılmasına karşı antremanlı imiş gibi bir izlenim bıraktı seyredenlerde.

Amerikan Halen Başkan”ı Bush bu şekilde,her başkana nasip olmayacak çok özel bir merasim ile uğurlanmak onuruna erişir ve “Kafasına papuç atılarak veda edilen başkan” olarak tarihe geçerken, her olayda olduğu gibi, bu olayın da magazinsel ekonomik açıdan çok ilginç yönleri olduğu da ortaya çıktı.

Basına göre, El Zeydi’nin bir anda şöhrete ulaşmış olan papucu meğerse bir Türk ayakkabıcısının eseriymiş. İstanbul’lu ayakkabı firması Baydan bu papucu üretmiş ve firmanın şef satıcısı Serkan Türk, olaydan sonra ayni ayakkabıdan 370.000 adet sipariş aldıklarını bildirmiş. Fabrika bu siparişlere yetişebilmek için yüz yeni işçi işe almış. (Baslerzeitung gazetesi)

Bir de beğenilmez Bush! Halbuki bakın adamcağız işsizlere iş temini için neler yapıyor!

Ünlü papuca, yakında reklam filmlerinde oynaması veya podyuma çıkması için teklifler gelirse şaşmamak gerek.

Bu arada herhalde protesto olayları da yeni görünüşlere bürünecek. Bazı gazeteler “Papuç İntifadası” ndan söz etmeye başladı bile. Göstericiler güvenlik güçlerine artık taş yerine papuç atacaklarmış. Çeşitli amaçlarla yapılan toplantılarda da papuçlar havada uçuşmaya başlarsa, papucun da dili iyice çözüldü demektir.

Ayakkabıcılık mesleği gelecek vaadediyor. Belki de gelecekte genç kızların koca adaylarında tercih edeceği özelliklerin başında gelir.

Oğlunuz ne iş yapıyor efendim?

Övünmek gibi olmasın ama, ayakkabıcıdır kendisi.

Ooo, ne güzel, ne güzel. Verdik kızımızı gitti.”

 
Toplam blog
: 165
: 1414
Kayıt tarihi
: 03.08.07
 
 

Uzun yıllardır yurt dışında yaşıyor. İsviçre'de Adalet Bakanlığı'ndaki mesleği yanında tiyatro ya..