Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '07

 
Kategori
Bilim
 

Paradigmatik proto - transformasyon

Paradigmatik bir transformasyon öncesindeyiz.

Bunun gerçekleşmesi 25 yıl kadar bir süre alacak ve sürmesi için araya bir kesinti girecektir.

Bunun dayanağı şu gözlemdir:

Kuantum yerçekimi konusunda Ocak 2007 tarihli derleme bir kitap çıktı. Kitapta 30 civarında yazarın makalesi var. Bu yazarlar çin 2 saptama var:

Bir: Birinin yazdığı diğerinin yazdığıyla, terminolojik arakesitsizlik içeriyor. Oysa ki aynı konuda yazıyorlar. Bunun bir örneği daha, ‘Fermat Kuramı’ kanıtlanırken yaşandı. O kuramın kanıtlanması sırasında ortaya çıktı ki, paradigmatik açıdan tekparça olan bir denklem, matematiğin en az 10 alanında ve jargonunda geziniyordu. Kanıtçının yaptığı, tek tee parçaları biraraya getiren ara bir dil-söylem geliştirip, hepsini epistemolojik bir bütün durumuna getirmek oldu.

İki: Paradigmatik bir denklik ortaya çıkmakta. Bu denklik; bir biçimiyle Aristo Mantığı, Euclid Geometrisi ve Newton Fiziği arasında vardı. Bir biçimiyle de; Einstein’ın ‘E = M x c2’denkleminde, Planck’ın parçaların bütünden büyük olamaması savında ve Heisenberg belirsizliğinde vardı. Bunlar, Kuhn’un ‘paradigmatik kritik eşik’ veya ‘bilimsel devrim öncesi’ durumu imliyor.

Bilimde 2 durumun da açmazlığına ‘dilemma’ denir. 3 durumun da açmazlığına ‘trilemma’ denir. Tüm durumların açmazlığına ‘polilemma’ denir.

İşte şu an, tam da o aşılamayan bilgisel kritik eşikte ve Görelik Kuramı’nın yüzüncü yılı geride kalmışken bir türlü girilmeyen bilimsel devrim öncesinde, arakesitsiz söylem düzlemlerinin birbirine yaklaştığı ve tarih bilinci eksikliği nedeniyle bunun ayırsanamadığı bir momentteyiz. Bunun ardının ne olacağını henüz öngöremiyoruz.

(Durumun bir önceki momenti için, ‘Triyalektik Trilemma’ metnimize bakınız.)

Bunun ipuçları neler?

Öncelikle Feynman, Einstein’ın aslında tümüyle Newton Fiziği’nin söylem düzlemine ait olduğunu, ancak 1990’larda bulunabilen ve 1950 tarihli ‘Feynman’ın Kayıp Dersi’nde açımlamıştı. Bu durumda, Einstein, Planck ve Heisenberg de, klasik mekanik determinizme ait oluyor. Dolayısıyla, onların koyduğu imkansızlıklar, aşılmış ikilemlerin farklı bir dille yeniden önümüze dayatılmışları oluyor.

Sonra gelelim kitabımıza:

Nasıl ki Einstein kendi denklemine takılıp kalmışsa ve yeni kuantumcular, ‘m’ yani kütle diye bir şeyin var olmayabileceğini öngören denklemler tasarlamışken, yine aynı fizikçiler / bilimciler kendileri de denklemlerin kutsallığına takılıp kalıyorlar. Düşünebiliyor musunuz? Hala bir integral denkleminin koskoca kozmolojiyi bir çırpıda sonul çözüme götürebileceklerini sanıyorlar.

Paradigmatik tarihsel bir ders:

Newton bilimsel devrimi başlatırken, gezegenlerin yörüngelerini açımlamadan önce, yörüngeler içiçe geçirilmiş, platonik düzgün çokyüzlülerle açıklanma basitliğine sığınılıyordu. (Bu konu, Kuhn’da Feyerabend’da da ana tartışma konusudur. Ancak imleyelim: Onlar, Aristo bilgisinin batıya doğu yoluyla geçtiğini yok sayarlar. Böylelik, bilimsel dev kültür olarak geriye yalnızca Antik Yunan ve Batı Avrupa geriye kalır. Buna ‘ego-sentrisizm’ diyelim ve geçelim.)

Bugünkü denklemler kütleyi yoksayabiliyor ama ondan önce, sinema klasik doğrusal zamanı yoksayabildi. Bugüne dek hiçbir fizikçi, sinemanın tersinir, süreksiz, çoklu, heterojen zamanlarını algılayamadı bile. Neden? Çünkü sinema diline sağır ve körler de ondan.

Buradan, yeniden en başa dönüyoruz ve kitaptaki makalelerin birbirinin dilini algılayamama disiplinlerarası eksikliğine varıyoruz. Böylelikle bir epistemolojik bir kısırdöngü veya düğüm yaratılmış oluyor. E, noluyor o zaman? İskender’in biri gelip, bilgisel sürekliliği darmadağın ediyor ve Feyerabend’i ‘ne olsa gider’ini de aşan, terminolojik bir melez, harman, alaşım söylem devreye giriyor.

Bu kitaptaki makaleleri melezlemeyi, fiziksel bilgimle becerip bereceremediğimi 2 yıl içinde söyleyeceğim. Ancak, bir sorun varsa ve onu aşmak düşünebiliyorsa, bilim tarihi göstermiştir ki aşılması yakındadır.

Kitap hakkındaki bilgi için:

www.amazon.com/Quantum-Gravity-Mathematical-Models-Experimental/dp/3764379774/sr=1-12/qid=1171527053/ref=sr_1_12/103-4330287-8195003?ie=UTF8&s=books

 
Toplam blog
: 2216
: 514
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Serbest yazarım. 1960 doğumluyum. BÜ İşletme mezunuyum. ..