Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Şubat '12

 
Kategori
Anılar
 

Paradoksal

Paradoksal
 

Allahım saatlerce yürüdüm bu sabah sabah dediğime bakmayın öğlen oluyordu kalktığımda ama mevzuu o değil. Dağ taş gezdim, Allah razı olsun manzara çok güzel, Allah'ın şelalesiydi yok börütsü böceğiydi güzel ama ben ne anlarım uleyn dağdan taştan eblek eblek sırıtıyorum, içimde 'uleyn ne işin var ne geziyon buralarda' duygusuyla başetmek zor.

Bir de çok ulvi şeyler düşünüyormuşum gibi bir cool haldeyim ki sormayın. Kişilik olarak tembellim bırak yürümeyi çok yoruluyorum diye yemek yemem. Tamam sağlıktı spordu olaylarına gireceğim kararlıyım ama bu gün o gün mü ben çelişkideyim sahiden. Bir yandan tırnağım, saçım başım nasıl görünüyorum derdindeyken inanın konsantre olamıyorum. Bir deli olduğum durumsa su sesi her ne kadar güzel olsada kulağımda kulaklık olmalıydı. Bi müzik neyim dinlemeliydim. Sıkıcı kişiliğim hiç bir sakınca görmeden kendini gösteriyo delireceğim. Elimde fotoğraf makinesi her şeyi çekiyorum. Çiçekti böcekti kaç açıdan manyak manyak çekiyorum. (Ne işime yarayacaksa). Kendim kendimi ikna etmeye de uğraşıyorum (yahu ben boğa burcu biriyim doğayı toprağı felen severim) . Yok anam içimde bir metropol manyağı canlanmış her bir b.ka burun kıvırıyor.

Neyse az gittik uz gittik dere tepe düz gittik (resmen abartmıyorum vallahi) inanılmaz olan gerçekleşti muhteşem bir manzara gördüm. İçimde bir ferahlık, bir rahatlama, Allah'ım sana geliyorum halleri... Yürüyüş bende bam başka duygulara neden oldu. (Belki de oksijen felan çarptı). Ya üstüme bir yumşaklık çöktü anlatamam, beni bilen bilir ağlak bir tip değilim resmen duygu yoğunluğundan ağlıyacaaam. Yok aslında ağlayacağım da ne hissediyorum ne düşünüyorum onu anlamıyorum. Ulan var ya ben insani duygu mevzuunda resmen zayıfım bu konuda çok okumalıyım ve çalışmalıyım. Gerçi bu konuyu kitaptan öğrenmek de zoruma gidiyor, ama bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp şiarıyla hareket ediyorum durumu kurtarmaya çalışıyorum.

Yazıyı bir noktaya bağlamadan buradan ayrılmak istemiyorum. Efendime söyleyim bu yürüyüşte en çok düşündüğüm şey çalışma koşullarıydı. Yıllar yılı çalışıyorum bünye itibarıyla sabah uyanabilen bir yaratık hiç olamadım. Taam gece geç yatıyorum o yüzden de sabah kalkamıyorum ama bence benim gibi bi sürü insan var. Devlet daireleri bazı kamu kurum ve kuruluşları bu sürü itibariyle yeni bir düzenlemeyle öğleden sonra çalışsak. Hani benim gibi insanlar. Bünyesi nedeniyle hem verimli çalışamıyor hem de valla billa insan haklarına aykırı yahu. Zaten çalışma olayı bile bana başlı başına zul gelirken bir de sabahın köründe (yemin ediyorum bakın kargalar bilem uyuyor yaa) ne işimiz varsa bom boş binalarda yok çalışakmışız.(Yalan ben şahsen çalımıyorum o saatte ne çalışacağım yaaa)

Kısaca tembellik benim hakkım söke söke alırım ister gelin ister gelmeyin kendi eylemlerimi planlıyacağım.

 

 
Toplam blog
: 54
: 533
Kayıt tarihi
: 18.02.12
 
 

Tasarımcıyım grafik çalışırım. ..