- Kategori
- Güncel
Paralel yapı
Herkesin dilinde ve zihninde dolaşan bir kavram haline geldi “Paralel Yapı”. Artık insanımız konuşurken “Paralel” sözcüğünü dikkatli bir şekilde kullanıyor. Mümkün olduğunca Paralel sözcüğünü kullanmamaya özen gösteriyor.
Paralel yapı ile devlet ciddi bir mücadele sürdürmektedir. Paralel yapıyı çökertip yok etmek için bir yıldan fazladır çalışmalar sürdürülmektedir.
Paralel yapı için söylenecek çok şey vardır. Paralel yapı, yıllardır iktidarlar eliyle istediklerini yaptılar. Devletin gidişatında adeta at oynattılar. Paralel yapı içinde olmayanlar devletin nimetlerinden yararlanmaları zordu.
Okullara yerleşme, devlet memurluğuna girme, atama, taltif, terfiler vb. şeylerde hakim güç paralel yapıydı.
Paralel Yapı, bunları yaparken iktidarı kullanıyordu. İktidar, cematin gücünden yararlanıyor. Cemaat iktidarı kullanarak fayda sağlıyordu.
Atı alan Üsküdar’ı geçiyordu. Siyasi ve cemaat gücü olmayan Anadolu insanı hep geri planda kalıyordu ve madur oluyordu. Gerçi geçmişte ve bugün, yani her zaman arkası olmayan insanlarımız madur olmuştur.
Ne kadar vatanı ve mileti severseniz sevin, ne kadar kariyerli olursanız olun; bir oluşum veya bir sendika içinde yer almıyorsanız, atama, görevde yükselme terfi, taltif vb. Şeylerden yararlanmanız zor bir durumdur. Ne yazık ki, bu durum her dönem böyle olmuştur.
Ama tüm bu yapılanların karşılıksız kalmayacağına inanıyoruz. Elbette, Allah yapılanların hesabını soracaktır. Kur’an-ı Kerim’de yapılan tüm iyi ve kötü şeylerin zerre miktarının bile karşılığının verileceği bildirilmektedir.
Zerrenin göz önüne alınacağı bir hesaptan hiç kimse kaçamayacaktır. İyi ki, böyle bir inanca sahipiz. Yoksa yapılanların hesabı nasıl sorulur. İşin kötüsü tüm bu haksızlıklar inançlı kesim tarafından yapılmaktadır... Ama bu bir imtihandır, bize ders olur inşallah...
Ne zaman ki, paralel yapı iktidarı yıkmaya ve kaos çıkarmaya yönelik girişimlere başlamış, o zaman her şey bir anda değişmiş. Ortalık ateş topuna dönmüş.
Paralel yapı olarak anılan cemaat iktidarla ters düştü. İktidar artık büyük bir tehlike olarak gördüğü bu yapıyla ciddi bir şekilde mücadele başlatıyor. Bu çok zor bir mücadele... Çünkü paralel yapılanma devletin her kademesini ele geçirmiş. Bu bakımdan başarıya ulaşmak için de uzun zamana ihtiyaç duyulmaktadır.
Yürütülen mücadelede bazı olumsuzluklar yaşanmaktadır. Gerçekten paralelci olmayanlar da haksızlığa uğrayabilmektedir. Yani kurunun arasında yaş da yanmaktadır. Sorumluları cezalandırırken çok dikkatli olmak gerekir. Yanlışlık ve haksızlık yapılmamalıdır. İstenmeyen kişiler paralelci olmamalarına rağmen paralelci damgası vurulmak suretiyle harcanabilmektedir.
Yapılacak en küçücük haksızlığın bile öteki tarafta hesabı sorulacaktır. Allah yapılan iyi veye kötü şeyin miktarı zerre kadar bile olsa karşılığını verecektir. Bunun için iyi bir yönetim uygulamak gerekir. Hak ve hukuku korumak lazımdır.
Paralel yapılanma ile ilgili bazı tespitleri ve önerileri şu şekilde sıralamak istiyorum:
1-Paralel yapı veya paralel yapıların yeniden farklı kulvarlarda oluşmamasına dikkat edilmelidir. Malum paralel yapı ile mücadele edilirken, başka yapılara kapı açılmamasına dikkat edilmelidir.
2- Devlet içinde oluşan güç odaklarının varlığı önceden görülebilmeli ve tedbir alınmalıdır.
3-Paralel yapıların oluşmaması için eğitim politikalarının geliştirilmesi gerekir. Devletin akılcı ve gerçekçi bir yönetimle idare edilmesi şarttır.
4- Paralel yapının yaptıklarının bir benzerini başka cemaat, tarikat veya sendikanın da yapmasına fırsat verilmemelidir.
5-Devlet kurumlarında bir birini çekemeyen ve birbirini kıskanan bazı kişiler,paralelci damgasıyla istedikleri kişileri harcayabileceklerine dikkat edilmelidir.
6- Devletin yapmış olduğu sözlü ve mülakatlarda,atama ve yükselmelerde istenmeyen kişilere paralelci diyerek haksızlık yapılabilmektedir. Bunun önüne geçmek için objektif değerlendirmeler yapmak gerekir.
7- Devletimiz Paralel yapıyla en üst seviyede mücadele ettiği bu günlerde, hala bu yapı içinde yer almaya devam edenkimseleri anlamak mümkün değil... Bu kimseler akıllarını iyi kullanmalı, iyi tartıp iyi ölçmeleri gerekir. Durumu biraz da tarafsız değerlendirmeleri faydalı olacaktır.
8- Vatanımızın ve milletimizin bölünmesine sebep olan, devletin düzenini bozan, haksız uygulamalara sebep olan her yapı ile en üst seviyede mücadele edilmesi şarttır.
9- Devlet memuru alımlarında, atama, taltif ve terfilerde çok şeffaf ve tarafsız olunmalıdır.Bağımsız bir denetim kurumu oluşturarak atama işlerinin kontrol ve denetimi yapılmalıdır.
10-Devlet idaresinde, denetime daha fazla yer verilmelidir. Her sorumlu kişi hesap vermelidir.
11- Devlet kademelerinde görevli kişiler, tamamen tarafsız olmalıdır.
12- Yöneticilerin güvendiği kimseler olmamalıdır. Hesap verebilir olmalıdırlar.
13- Atamalar liyakata bağlanmalı, siyasi ayırım ve hemşericilik yapılmamalıdır. Kimse kimseye diyet borcu ödememeli.
14- Kurum içindeki yönetici atamalarında, demokratik ve tarafsız seçimler yapılmalıdır. Bu şekilde yapılacak atamalarda tüm şüpheler ortadan kalkmış olacaktır.
15- Seçilenler belli bir süreliğine seçilmiş olduklarından, tekrar seçilmek için de çok iyi görev yapmak zorunda olacaklardır.
16- Yeni hükümet oluşumlarında atama ve yer değişiklikleri üst kademe dışında yapılmamalıdır.
17- Görevini suistimal edenlere de göz yumulmamalı. Görevlilerin sorumlulukları kanun, yönetmelik, tüzük, yönerge ve talimatlarla belirlenmeli, aykırı davrananlar hakkında hemen işlem yapılmalı. Makamların kimsenin babasının çiftliği olmadığı, açıkça anlaşılmalıdır.
Kısaca şunu ifade edebiliriz:
Adaletli ve tarafsız olmak isteniyorsa, bugün hemen adaletli ve tarafsız olma yolunda ciddi adımlar atılmalı. Bu güzel vatanımız ve bu güzel milletimiz daha huzurlu bir ortama layıktır.
Unutmayalım ki, Allah’ın adaleti her şeyin üstündedir. Onun adaleti her şeyi kuşatacaktır.
Allah’ın adaleti hiç bir şekilde gecikmez, O’nun hesabı acele olacaktır.