Paranın kimde olduğu; imanın kimde olmadığı biliniyor...

Kurt dumanlı havayı sever ya; işte son günlerde ülkenin içine düştüğü gergin ortamdan nemalanmak isteyen bazı ucube cahil ve saygısız yaratıklar ortaya çıkmaya başladılar.

İstanbul- Sarıyer civarında oturan ve ülkemizin yetiştirdiği değerli bir yazar hanımefendi dostumun bu akşam anlattıkları bir hayli ilginçti... Karşılıklı konuşmamızı tıpkı basım yayınlıyorum...
....

- Bugün , akşam üzeri, 3 adam sakallar bellerinde cüppe giymişler geldiler bahçeden içeri girdiler... Hayrola dedim ne kaybettiniz; buradan size oy moy yok; çıkın bakıyım!!!

- Evleri dolaşıyoruz ve evde erkek varsa akşam vaaz vereceğiz camiye bekliyoruz - dediler... Evin erkeği benim dedim.

Sizin anlatacağınız ne olabilir ki zaten televizyonda yeteri kadar anlatılanları izliyoruz hırsızların katillerin yaptıklarını mı camide savunacaksınız dedim. Sizin inancınız yok mu dedi. Sana ne benim inancımdan sen sorgulayamazsın dedim. Namaz kılmaya da mı camiye gelmezsiniz dedi. İbadet etmek istedikten sonra istediğin yerde ibadet edebilirsin yeter ki için temiz olsun dedim. Allah kabul etsin diyerek bir dua gibi bir şeyler geveledi. Bak sen de dua ederken için temiz olsun yoksa ettiğin dualar çarpar seni neyin ne olduğunu biliyorum... Hadi bakıyım çıkın bir daha da buralarda görünmeyin filan dedim... Bu nedir yahu kapıya geliyorlar..

BEN:  - Çok ilginç ve önemli bir olay... Şikayet etseydiniz.

- Evet... Emniyete bildirdim... Şimdi karakoldan geliyorum ifade verdim.. Şehrin belirli yerlerinde dolaştıklarına dair duyum almışlar ve Sarıyer sırtlarında dergah varmış oradan olabilir veya hırsızlık amacıyla gelmiş olabilirler dediler ve kayda geçtiler... Özel mülke izinsiz girmek ve inancı sorgulamaktan dolayı şikayetçi oldum.

BEN: - Aydın olmanın bilincinde gösterdiğiniz bu tepki, herkese ders olacak niteliktedir... Tebrik ederim.

- Bugün tüm bu yaşadıklarımız hep sessiz kalmaktan kaynaklanıyor. Susmak ve görmemezlikten gelmek istemedim. Benim inancımı sokaktan geçen hele izinsiz mülküme giren ucube kılıklılar sorgulayamaz! Aksine hiç korkmuyorum bunlardan, hiç kimse korkmasın... Korkarsak baş edemeyiz bunlarla...

BEN: - Kutlarım sizi. Emniyet işi takibe almış... Güzel haber... Bu cüretkar küstah yüzsüzler, yüzlerce izinsiz kapı çalmışlardır; bunlara kimi kafa sallamış; kimileri muhatap olmamak için belki de OLUR demişlerdir... İşte onlar ki ülkenin tepkisiz yaratıklarıdır... Sarıyer dergah yuvalanmaları inandırıcı geldi bana... Kurt dumanlı havayı sever... Ortamdaki kaostan yararlanıp nemalanma çabaları vardır... Herkes duyarlı olmalı.

****

İktidarın reklam filminde oynayan kadın konuşuyor:

- Konya'da oturuyorum; Ankara'da okuyorum... Hızlı trenle 2 saatte gidiyorum; ben lafa değil hizmete bakarım.

Bu reklamı yapılan Ankara-Konya arası yüksek hızlı tren ücreti 35 TL... Gidiş-dönüş 70 TL. Bu kadın 15 TL de yemeğe -çaya verse 85 TL eder...başka hiç masrafı olmazsa ve hafta sonu ek kursu vs. olmazsa 85 x 22 gün = 1870 TL yapar.

846 TL asgari ücret alıp da- kadın haklı- diyenlere benden selam olsun...

.....

"Para ile imânın kimde olduğu bilinmez" dense de, paranın kimde olduğu ve imânın kimde olmadığı biliniyor efendim.