Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Temmuz '13

 
Kategori
Siyaset
 

Parti kurmanın dayanılmaz çekiciliği

Parti kurmanın dayanılmaz çekiciliği
 

Ressam Hikmet Çetinkaya'dan alınmadır.


2002 yılında 19 parti ve bağımsızlar seçimlere girdi. İki (2) parti, geçerli oyların yaklaşık % 55 ini, 2007 yılında 14 parti ve bağımsızlar seçimlere girdi. Üç (3) parti, geçerli oyların yaklaşık % 81 ini, 2011 yılında 15 parti ve bağımsızlar seçimlere girdi. Üç (3) parti, geçerli oyların yaklaşık % 95 ini paylaşarak TBMM de temsil edilebilecek oy oranına ulaşabildiler.

Her üç seçimde de bağımsızlar TBMM de temsil edildiler.

Yine her üç seçimde de 6 ile 9 milyon arası seçmen oy kullanmadı. (% 15 - 20)

2002                  2007                       2011

                    %          MV         %         MV              %        MV

AKP            34.28       363       46.56      341          49.92     327

CHP            19.38       178       20.87     112           25.94     135

MHP             8.36           0       14.26       71           12.98      53

BAĞIMSIZ     1.00           9         5.23       26            6.50       35

DİĞER        36.98           0        13.08        0             4.66        0 

O.K          20.86           0        15.75       0             16.83      0

(O.K.= Oy kullanmayanlar)

Tabloya dikkatli bakıldığında özellikle Adalet ve Kalkınma Partisinin oy oranı arttıkça Milletvekili (MV) sayısının azaldığı görülecektir.

Diğer adı altında değerlendirilen Partilerin oylarında da her seçimde büyük oranda düşüş görülmektedir.
Başka bir deyişle "diğer" Partilerin oyu düştükçe AKP nin MV sayısı da düşmektedir.

Seçim barajının % 10'un altına düşmesi seçime girecek Parti sayısını artırabilir, ancak seçime giren bu partiler yeni barajın (örn: %5 in) altında oy alırlar veya barajın üzerinde oy alsalar bile seçime girdikleri illerde aldıkları oy miktarı düşük olursa M.V. çıkaramazlar ve 2002 yılında olduğu gibi bu oylar en çok oy alan Parti başta olmak üzere diğer partilere dağılır.
(Yaklaşık 2.200.000 oy alan bir parti % 5 lik seçim barajını geçer ancak bu oylar 40 ilde yaklaşık 55.000 oy şeklinde dağılırsa alınan oylar boşa gider. İstanbul'da bir milletvekilliği için en az 160.000 oy almak gerekirken 159.000 oy alsalar bile MV çıkaramazlar.)

Yukarıdaki tablo ve açıklamalardan sonra bence yapılması gereken seçim barajının düşürülmesi ile uğraşmak yerine (AKP işine geleceğine inanırsa zaten düşürür veya BDP ile pazarlık için de düşürebilir. BDP nin barajı düşürtme isteği demokrasiyi savunmak gibi görünse bile asıl amaç Devletin verdiği para yardımından yararlanmaktır.) TBMM de temsil edilen Partilere girerek siyaset yapmanın yollarının aranmasıdır.

Bu Partilerden umudu kesmiş olabilirsiniz, bu parti yönetimlerinin başarılı olmadığını bundan sonra da başarılı olamayacaklarını da düşünüyor olabilirsiniz. Ama inanın bu Partilerden birine toplu olarak girildiğinde çok kısa sürede yönetimde söz sahibi olmak hiç de zor değil çünkü bu partiler dışarıdan göründüğü kadar güçlü değiller.
Kişilerin partilerine bağlılığı ideolojik olmaktan çok "duygusal" bağlılık şeklindedir.

Ayrıca seçimlerde oy kullanmayanları her türlü yasal yol denenerek oy kullanmaları konusunda ikna etmek gerekir.
 
“Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur” sözünü siyasete uyarlayarak hareket etmekte fayda vardır.

 
Toplam blog
: 92
: 956
Kayıt tarihi
: 01.10.07
 
 

Ülkemin içinde bulunduğu ve gitmekte olduğu yerden rahatsızım. Atatürk ilke ve devrimleri doğrult..