Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

01 Şubat '09

 
Kategori
Bayramlar
 

Paskalya

Paskalya
 


Paskalya, bazı seneler ılık ve pırıl pırıl bir günde, tam bir ilkbahar şenliği gibi, bazen de insanın iliklerini donduran karlı, tipili bir havada kutlanır...


Bu değişkenliğin bir nedeni; Paskalya'nın kimi zaman ilkbaharda, kimi zaman kış sonunda, kimi zaman da yazın başlangıcına rastlayan değişik tarihlerde kutlanmasıdır.


Hz. İsa'nın çektiği "çile"den sonra "diriliş"inin kutlandığı Paskalya; Noel ile birlikte, Hıristiyan dininin en büyük bayramı sayılmaktadır. Lâkin bu çile devresi, Yahudi Paskalyası dönemine rastladığından; Hıristiyan Paskalyası Yahudilerin takvimine, daha doğrusu, güneşin ve Ay'ın gökteki hareketlerini ölçü alan bir takvime bağlı kalır. Ancak şu farkla ki Hıristiyan Paskalyası genellikle Yahudi Paskalyası'ndan sonraki ilk pazar gününe rastlar.


Paskalya gününü ve ona bağlı olan "büyük perhiz", "uruç", "yortu", "şaraplı ekmek yortusu" gibi dinsel dönemlerin yıl içerisindeki yerini Ay'ın gökteki hareketleri belirler. Bu bakımdan denilebilir ki, bazı Hıristiyan bayramlarının hangi tarihte kutlanacağını saptayan, Ay'ın dünyamız çevresindeki dönüşüdür.


Örneğin, Paskalya ilkbahar ekinoksundan (21 Mart) sonra gelen dolunayı izleyen ilk pazar günü kutlanır. Bu durumda, eğer Ay 22 Mart'ta dolunay evresine girer ve bu 22 Mart bir pazar gününe rastlarsa, o yıl Paskalya'yı "ocak başında" kutlama olasılığı artacak demektir. Aksi halde, dolunay 21 Marttan önceyse, 4 hafta sonraki dolunayı ve onu izleyen pazar gününü beklemek gerekecek, dolayısıyla Paskalya günü 25 Nisan'a kadar gecikebilecektir. Bu durumda Paskalya'yı "bahçede" ya da "balkonda" kutlama olasılığı doğacaktır!


Nasıl ki, Müslümanlık'ta "Şeker Bayramı", bir perhiz dönemi olan Ramazan sonucu bir ödülse; Hıristiyanlık'ta da Paskalya, uzun bir yoksunluk döneminin ödülüdür. Bu döneme "büyük perhiz" denir. Bu devre Paskalya'nın 46 gün evveline rastlayan çarşamba günü başlar. Lâkin bu yoksunluk dönemine girmeden evvel son bir kez gönlünce eğlenmek ve iyice "doymak" gerektiği düşünüldüğünden, perhizin başlangıcını ilân eden çarşambadan önceki salı günü, karnavalın son günü olarak kutlanır. Kilisenin iznine uyan Hıristiyanlar, o gün son defa et ve yağ yiyebilirler... Zira perhiz döneminde bu tür besinleri yemek yasaklanmıştır.


Neşeyle, sevinçle kutlanan günlerden biri de büyük perhizin yarısına rastlayan "üçüncü perşembe"dir.


Büyük perhizin gereklerine daha çok uyulduğu eski günlerde "karnavalın son günü" ve "üçüncü perşembe" şenliklerinin sevinçle kutlanmasının sebebi, bu iki günün bir rahatlama olanağı sağladığına bağlanabilir.


Eski geleneklere bağlı olanlar günümüzde, karnaval şenliklerinin, maskeli baloların tertiplendiği, yumurtaların boyandığı, mis gibi taze çörek kokularının havayı kuşattığı o coşkulu Paskalyaların kutlandığı, eski güzel günlerin özlemini çekmektedirler.

 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..