Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mayıs '17

 
Kategori
Deneme
 

Penceremde kuşların cıvıltısı

Kuşlar.. cıvıl cıvıl ötüşüyor, kozmik doğanın ihtişamlı güzelliğinin yansımasıdır. Sabahın erken saatlerinde penceremi açmış sesleri evin içini doldururken, beni huzura götürüyor gülüşüp , göz kırpıyorlar. Bir hayli bilgisayarımın başına geçemeyişime ‘buyur !’ davetkar ötüşleri ilhama kapı aralamaktır bu sevimli varlıklar. Konular birbirini kovalıyor ‘ben ben ! ’ diye. Kelimeler, sözler, cümleler Arı vızıltısı beynime hücum edip duruyorlar. Hayatın karmaşıkığı ; nice kavgamız ki sanırım en çok da ekmek kavgasıdır. Bu kavga : Ekmek, eğitim sisteminin terleten azizliği, bulanık ve kör kuyu olan siyasetin dayılığı, sosyoloji, aile, beklentiler üzerine kurulu olan ve adına ‘aşk’ dediğimiz bilinmez duygu, acımasız ama haklılığını kabullendiremeyen zira kendinden emin ve arada ayağı tökezleyen felsefe, bazen rahat çözülen bazen çözülemeyen matematik, insanı soluklandıran şiir…   

Sizi bilmem ama bana göre düşünen insan için yazmak ihtiyaçtır. Kaleme almak, ifade etmek ve paylaşmak ise doğum sancısıdır derlerdi sanırım öyledir. Anneliğin kutsallığı da bundandır demek isterim ‘ aması ..’ var. Keşke, annelik sadece insanlığın devamı için yalnız üreme olmamış olsaydı. Çevrenin baskısı için de kanıtlamak adına doğurganlık ispatlanmasaymış ayrıca kulaktan duyma evlat sevgisini tatmak diye de narsisçe düşünülmemiş olaydı ki neslin altına kibrit çöpü atılsa saman gibi tutuşup püf olacak kadar sorumsuzluk olmamış olsaydı. Yazılacak ne çok konu var, peki yazmak çözüm müdür ? Maalesef ! .. asıl okuması gerekenler bihaberken, haberdar olduğunu sandıklarımız da bihaber. Bilinç dediğimiz olay okul sıralarında yılları küllemek ve dahi aha da kapı gibi bir diplomaya sahip olup yalnız açlık korkusuna karşı önlem almak değildir. Demesine diyorum da ‘ AÇLIK’ ğı küçümsemek ise aptalık olur. Sabahları İşe giderken kendi lisanımla dua ederim. Dua da ( istek ve temenni ) Dinlerin kurguladığı veya evrene yüklenen anlama, güce, eski inanışlarda olduğu gibi doğaya.. nemelazım nasıl tasavvur ediliyorsa öylece temennilerimizi yaparız . Problem değildir ama yaptığım istek de : ‘ hiç kimse açlık ile sınanmasın ‘.  Hayatımızı ablukaya almış, zenginlere göre absürt olan ki bilmezler ama fakirlere göre ise ne demek olduğunu bilmektir parasızlık.  Haysiyet, Şerefi ayaklar altındadır, onurlu durmak ise okyanusta boğulmamak için direnmek kadar efor sarf etmektir. Ondandır içi boş diplomaların olması. Etrafımı izlerken; masa etrafında oturmuş diplomalıların, samimiyetten uzak yapay ama sıcak ve samimi olduklarını göstermeye çalışılan bin bir çabalarındaki sohbetleri : yeme, içme, ev, araba, çocukları, eşleri, tatil havaları, markalar… salonu çınlatan kahkahaları.. hoş helal olsun da fakat kitap okuma gibi ilgileri yok. Kitap okumaktan çooook uzaklar. İşin tuhafı ise ki en çok da dikkatimi çeken bu diplomalılar, özlük hakları, sosyal haklar, demokratlık, hak özgürlük gibi sanki ciddi ciddi dertleriymiş  gibi rol oynuyorlar ( traji komik ), kitap okumazlar bu diplomalılar. Ya diplomasızlar ! varın siz düşünün ..

Bugün bu serbest yazımdan ise şunu fark ettim ki ; noktalamasam sonu gelmez, uzadıkça uzayacaktır. Meğer daha hoş ve rahatmış, kendimi özgür hissediyorum . Devamı yarın .. diyelim . 

Hoş çakalın.. Kuşları dinlemeyi unutmayın.. 

 
Toplam blog
: 31
: 169
Kayıt tarihi
: 22.04.16
 
 

Sorgulamakla meşgulum, her şeyi sorguluyorum. İzmir / Eğitim ..