Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Nisan '18

 
Kategori
Tiyatro
 

Perdelerin Arkası, Tiyatro Mucizesi

Perdelerin Arkası, Tiyatro Mucizesi
 

Tiyatro, canlı gösterinin en güzel halidir. Hikayelerin gözlerinizin önünde canlanması ve tüylerinizi ürperticek derece hisli olması kültürün asıl halidir. Peki, perde arkasında hazırlanan ve milyonlara hitap eden bu heyecanlı etkinliğin güzelliğini unutmadan hatırlamak gerekmez mi?

Tiyatro
Perde arkasında dehşet bir kurulum ve ekip ile hazırlanan ve sizlerin gözlerinizin önünde tamamen gerçek olarak sunulan bir kültürdür. Seyrettikçe ve seslerini duydukça yüreğinizdeki o karmaşık duygunun tarifi yoktur. Esas sesleri ve duyguları ile sizlerin karşısına çıkmadan önce ve çıktıktan sonra harcadıkları emekler paha biçilemez derece kıymetlidir.

Devlet, özel, halk ve şehir diye ayırt etmeksizin tiyatro kültürümüzü asla terk etmediğimiz bir dünya diliyorum.

Kuklalar
Günümüzde çok az sayıda kalmış olsa da yıllar öncesinde Hacivat ile Karagöz ile başlamıştır bu kültür. Onların cümleleri ve beden dilleri hepimizi etkilemeyi başarmış ve hafızalarımızdan silinmemiştir. Çocuklarımızın ne yazık ki seyretmeye yetişemediği o güzel hikaye… Ama günümüzde de belli zamanlarda hazırlanan kukla gösterilerinin olduğunu söylemek isteriz.

Çocuklarımızı ve aslında kendimizi de bu güzel hikayelerden geri bırakmayalım.

Tiyatro ve Çocuklar
Ülkemizde yetişkin oyunlarının yanı sıra çocuklar için de bir çok güzel tiyatro sergilenmektedir. Zihinsel ve duygusal hafızalarının gelişebilmesi, daha açık düşüncelere sahip olabilmeleri için mutlaka erken yaşta tiyatro seyretmelerini ve bunu sevmelerini sağlamalısınız.

Çocuklara bu kültürün ne kadar keyifli ve eğlenceli olduğunu anlatmalı, öğreneceklerinin onlar için gelecekte çok güzel hayal dünyalarına sahip olacaklarını anlatmalısınız. Mesleklerini seçerken bile yaşadıkları kültürlerin çok etkisi olacaktır.

7’den 70’e Tiyatro
Dünyaya geldiğiniz andan son nefesinize kadar gerçek bir kültüre sahip olduğunuzu hatırlamalısınız. O, kırmızı büyük perdelerin arkasından çıkan hikayelerin bir çoğunun gerçek hayal güçlerinden çıktığını unutmadan hayatınızın bir yerinde bulunmalarına izin vermelisiniz.

Tiyatroya giderken mutlaka onları anlamak ve gerçekten hissetmek için gitmeli, seyrederken aklınızı tamamen boşaltmalı ve söyledikleri her kelimeyi yaşamalısınız. Onların size anlatmak istedikleri tamamen gerçek…

Tiyatro Seyretmenin Verdiği Haz
Belki de bu kültürü en çok yaşayan ülkelerden biri olmamız gerekirken ne yazık ki geçen her gün ilgimizi kaybediyoruz. Oysa farkında olmadığımız bir şey var, hiç bir şey tiyatro kadar gerçek değil. Bize bütün duyguları ile anlatmaya çalıştıkları hikayelerin ufak bile olsa dokundukları yürekler mutlaka var.

Teknolojinin gelişmesi ile tiyatro kaybolmasını sürdürürken bizim sahip çıkmamız gereken en önemli etkinlik olduğunu hatırlayalım. Orada harcanan emeği, sadece bize bir şeyler anlatmak için kendini adayan oyuncuları ve bunu neredeyse karşılıksız yaptıklarını ve onlara minnet duymamız gerektiğini unutmazsak tiyatro kaybolmayacaktır.

Bir Kültür Var
Yıllar öncesine gidelim ve yaşamaya çalışılan hayatları anımsayalım. Bir hikaye düşünün, size gerçekleri anlatmaya çalışan küçük bir çocuk… Milyonların önünde size bir şeyleri haykırdığını ve dikkatinizi çekmek için her yolu denediğini düşünün. O çocuk, bir gün kaybolacağını bilmeden size hayatını adayarak tüm aklı ve duyguları ile yanınızda…

Hafızanıza kazıyın o çocuğu ve mutlaka koruyun. Onun büyümeye ve bize daha çok şey anlatmaya hevesi var.

Devlet Tiyatroları
Tabii ki, tiyatroları birbirinden ayırmamak gerekir. Ancak devlet tiyatrosunun tadı bambaşkadır. Sıcaklığı, hikayesi, anlatımı ve öz güveni… Onların sahnesinde gerçek olmayan hiç bir şey yoktur. Mutlaka yaşanmışlıklar ile bezenmiş, muhteşem kahramanları olan insanlar vardır o tahta sahnede…

İçinizde bulabileceğiniz yuva sıcaklığını onların sahnesinde bulabilir ve içinizde tuhaf bir içtenlik hissedebilirsiniz.

Yıkımların Öncesi Antik Tiyatro
Kaybetmememiz gereken eserlerdendi Antik Tiyatrolar. Ne yazık ki kaybolup gittiler, kimsesiz öylece sessizce… Açık hava tiyatrolarının tadına varamadan ortadan kayboldular. Açık hava sinemasından başkadır tiyatronun tadı, rüzgarlı ya da güneşli hava fark etmeksizin rahatça gece gündüz seyredebilirdik. Ama onları kaybedeli seneler oldu, yeller esiyor o taşında ayrı ayrı hikayeler yatan kentlerin…

Belki onları kaybettik ama günümüzdeki tiyatrolara sahip çıkalım. Gerçeği kaybedersek, kendimizi kaybederiz.

Tiyatro ve Biz
Kendinize bir hikaye yazın ve hayatınızda onu bir noktada oynayın. Sizi anlatan, hayatınızdan kesitleri olan bir hikaye olsun. Size ne ifade edeceğine bakın ve sonra duygularınızı yazın. Okuyun ve içinizde kopan fırtınanın tadını çıkarın.

Biz olduğumuzu hatırlayın ve toplumun geleceğini yaratacak olan hikayeleri siz yazın.

Gerçeklerimize Sahip Çıkın, Hepimiz Birer Oyunuz
Hepimizin hayatlarının birer tiyatro oyunu olduğunu hatırladığınızda oyunculara, tahta sahneye, kırmızı perdeye duyduğunuz saygıyı göreceksiniz. Onların bizim alkışlarımız ile ayakta kaldığını ve sadece bize gerçek duyguları hissettirmek için heyecanla çalıştıklarına saygı duyun.

Tiyatro, hepimizi ifade eder. Hepimiz birer oyunuz.

 

 
Toplam blog
: 99
: 120
Kayıt tarihi
: 30.03.18
 
 

Merhaba :) Herkesin yazmaya olan isteği ve hayranlığı ile burada buluşabiliyor olmasından çok büy..