Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Nisan '12

 
Kategori
Blog
 

Perhiz'leri Lahana Turşusu, Blog'cuyu da "Suçluluk Telaşı " Bozar!

Perhiz'leri  Lahana Turşusu, Blog'cuyu da  "Suçluluk Telaşı "  Bozar!
 


B U N L A R I...

& Blog’da kavgaların azalması ile, kavgacıların hidrojen gibi açığa çıkıp, “işsiz güçsüz, aylak aylak” dolaştıklarını

& ” Perhizleri ne bozar? Lahana turşusu. Oruçları ne bozar? Boğazdan geçenler bozar. Blogcu’yu ne bozar? Suçluluk duygusu değil, suçluluk telâşı bozar dediğimizi, cukka işinde töhmetleri üzerinde toplayan bu “telaşsız “ blogcumuzun, aynı bloğu bir daha yayına vererek blog toplantısını, Darülaceze’de yapalım diye ısrar ettiğini, ilgi de görmediğini,  “Ört ki, ölem,”  dediğimizi

& Türkiye’nin en güzel ve görkemli tek blog sitesi olan MB’un yazılımının tamamlanıp, zirve yapıp gönüllerde taht kurmasından bu yana “istemezükçü” lerin sesinin kesildiğini, Facebook’a sessizce yatay geçiş yaptıklarını,  bize de “ Maziye bak, ne kadar şendik”  şarkısının söylenmesi düştüğünü,

& Eskisi gibi yorum yazılmadığı için, işlerin kesat olduğunu, maziye bakarsak şahsen, Miss 200 ‘ e 5 bin küsur,  “Ruh var mı?”  yazımız 8832 tık alırken, bunların içinde 6 bini aşan “En seksi kedi seçildi” yazımız ile “Barbie bebek Blogger” yazımızın 2300’leri geçtiğine şaştığımızı, kedinin seksisi’ mi olurmuş dediğimizi ve bir mana veremediğimizi, kendimize bu sefer “ Ört ki, ölem!” dediğimizi, anlayanın da beriye gelmesini,

& Bu tabloya bakaraktan da eğer bir bayan olsaydık,  “laylay lom” diye cümlemize başlasaydık, birinci etapta  “laylay” ın  bin, ikinci etapta lom’un ise 1500 tık alacağınına kalıbımızı bastığımızı, bu dengesizliklerin nereden kaynaklandığının sırrını çözemediğimizi, bunu bir bilene soracağımızı,

& “Bir elinde ayna / Umurunda değildi dünya/ İşler değişti şimdi / Öyle değil mi ya?/ Bir eli balda / Bir eli yağda / Affetsin bizi Allah / Günah yazmaz inşallah / İster yaz, ister yazma! / Diyorsak ara sıra / Durup durup da / Kafamıza kakma  diye seslendiğimizi,

& Şimdiki nesil, öyle mi ya?! / Oynar mı oyuncaklarla / Bir kutu, bir camdan kafa / Aslan Mehmet / Sen bu yola devam et / Bi tık tık / Bi şık şık / Ay, uçtu uçtu / Ne uçtu kız? / Deve uçtu! / Deve uçmaaaaz / Ya ne uçtu?/ Ekrandan yazılar uçtu / Deme! / Anlaşıldı, kabahat Rem de / Remzi de mi?/ Ne Remzi’si be / saç tarağına benzeyen / Hani, dişleri inceden, inceden  / Hani ucu kutuya giren / Tarağa bezeyen / Ne aletmiş be!

& Bir başka evden / Ses ve çizgiler: Ay, attan düşer gibi / N’oldu kız?’/ Net’den düştüm vallahi / Yalandır billahi / Sevgilisi ekrandadır / Atar bizlere kıtır / Ehhh! İlahi! / Ay kızlar, ah kızlar / uçtu vallahi yazılar / Vah vah, işim bitik şimdi / Bloglarım da gitti/ Ay kız, son cümlem ne idi? / Denizden çıkan, koşar internete / Elinde mayosu / Oturur, ıslaktır poposu / Yaptı deniz banyosu / Yaz, Milliyet nokta kom tere / Kurum kurum kurulmalar / sulu sulu yorumlar/ Ah elinde mayosu / İnanmıyor musunuz yahu / Yaptık deniz banyosu

& Ne vakittir şu PC çıktı, çıkalı / Ben de onun yalancısıyım/ İşlerin de suyu çıktı / Bir elinde sigarası / Bir elinde klavyesi/ Masasında nest kafesi / Baktın ki yağmur yağası / İçeri gir kör olası?! / Diye bağırır anası/ Kızar evin delikanlısı/ Meğersem evin oğlanı / Yağmurdan kaçarken / PC.ye tutulmuş / O yüzden, değilmiş oralı / Anası öyle bağırmış / Dersleri güme gitmiş / Internet’ten inmemiş / Kapıda bekler haspası / Onları paklar, internet odası.

& Matematik, fizik kimya / Oh ne ala ne ala / Hepsi de mafiş! / Sporla hal ve gidiş / Temizlikte fırçalanan diş / Pek ala, pek ala/ Böyle karne eksik olsun / Saçlar başlar yolunsun / İlla ki internet internet / Akşama baban gelir elbet! / Sen otur da anana dua et! / Ha bereket ha bereket/

& Esasında / Evin anası dertli / Seyredermiş dizileri / Şu televizyon dedikleri / Esir etti herkesi / Ah Makedonya Makedonya / Yüzünüze bakamıyom ya / Elveda elveda/ Kızanlar, kızancıklarım , kızçelerim / O ne süzgün bakışlar üle!/ Yandım bittim eridim büle/ O kaytan bıyıklının neydi adı?/ Ha , Namık idi / Sütçü Ramizin yeğeni / Süüler herkese ki / Namik geldi / Namiiiiikk geldi! / Şimdi o “Namik’ler’ nerde? / Uçtu uçtu kuş uçtu. / Dağın tepesine kondu / Dağ n’oldu? / Ananın örekesi oldu / Sorulur mu? Namik askere gitti, / Alır gelir teskere / Belki devam eder seneye / Yaktılar bizi bre! / Dizilere yüz vere vere / Döndük şebeğe / Enine nanay / Dikine nanay / Şinanay yavrum şinanay

& “Blog” lardan topladığımız malzemelerle mutfakta, menüler hazırlayarak bu sütunlarda sunduğumuzu, kimseye, kaşının üzerinde de gözün var” demediğimizi, zaten kaşın altında da göz olacağı için, bu lâfın havada kaldığını,

B İ L İ Y O R
M U Y D U N U Z ?

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..