Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ağustos '07

 
Kategori
Dostluk
 

Peri, Nazar Boncuğu ve Uzaktaki Adam

Peri, Nazar Boncuğu ve Uzaktaki Adam
 

Yaşamın çekilmemiş tetiklerinde izini sürüyorsun geçmişinin. Geleceğin namlunun ucundaki bir bakışa endekslemiş. Öyle fazla ki yükün, görünenin ağırlığı sinmiş omuzlarına. Görünmeyenlerse yüreğinde. Taşıdıklarının çoğu emaneten aslında. Atılmamış bir kurşun ağırlığında kabullenişin.

Hani diyorsun ya bana şaşkınım ben diye. Senin şaşkınlığın arada kalmışlığın aslında. Yastık altında sakladığın düşlerinin gün yüzüne çıkmış hali. Sen gerçek hayatın kıyısında, düşlerinle aynı hizada yaşıyorsun.

Bir adımın, adının katili de olabilir canını yakan, içine sevgi katan en vefalı sevgilisi de biliyorsun. Attığın her adımda yaşamına dair en derin izleri açıyorsun belleğinde. En kanlısından en tatlı dokunuşuna kadar unutulmayanlar yığılıyor beyninin odacıklarında. Sen hepsine inat her odayı farklı boyuyorsun ve en çok da maviyi seçiyorsun kendine. Ezberindekilerle örtüyorsun geceleri üzerini, üşümemek için. Her sabah gözünü ezberleyemediklerine açıyorsun.

Hani diyorsun ya bana ben korkağım diye. Değilsin sen de biliyorsun. Kırılgan ve yorgun ruhunun aynadaki yansıması bu sadece. Çocuk halinin avaz avaz isyanı. Büyümüşlüğünün elinde elma şekeri, çocuk halini kandırmacası. Tozlu albümlerde sıkışıp kalmışlığın baki değil. Sen en renkli fotoğraflarda en güzel pozunu vermek için doğru zamanı bekliyorsun.

Sonu aynı biten bir öykünün iki ayrı tarafında karşılaştık birbirimizle. Çok uzak olan yolumuzu tesadüfler yakınlaştırdı. Giden kalanın, kalan gidenin halinden anlarmış dedik tarafsız kaldık. Bizim satırlarımızın yakınlığı kilometrelere dökülmüyor artık. Lastik izi yok yüreklerimizde. Yolculuğumuz sadece kelimelerle. Ziyaretlerimiz cümlelerimizde ağırlanıyor.

Hani diyorsun ya bana koca bir harita üzerinde yer edinmeye çalışıyorum diye. Sen yer edindiğin yüreklerden oluşan bir haritadasın aslında bu insan atlasında. Görünmeyecek kadar saklı, kendini göstermeyecek kadar naif, kırılgan. Ama bir o kadar kocaman. Sol göğsündeki nazar boncuğunu dağıtıyorsun etrafına sürekli. Her birinde biraz daha maviye boyanıyorsun. Biraz daha büyüyorsun.

Şimdilerde kendime aldığım nazar boncuğu elimde seni düşünüyorum sık sık. Gülümsüyorum çünkü biliyorum sesimi duyuyorsun. İyi olmanı, mutlu olmanı diliyorum ve hep mavilerle olmanı. Birgün yolumuz satırbaşlarından sokak aralarına çıkarsa eğer aklımızın ve yüreğimizin yüzyüze gelmesini bekliyorum.

Ben oradan nasıl gözüktüğümü bilmiyorum
Ama sen buradan emin ol çok güzel gözüküyorsun.



*Resim: Salvador Dali
**"Anadolu'da bir kızım var, öğretmen olacak" projesi için;
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=45243

 
Toplam blog
: 246
: 980
Kayıt tarihi
: 27.01.07
 
 

30’ lu yaşların ağırlığında geçiyor artık yaşam ama teğet geçerek, ama kurcalayıp didikleyerek...İst..