Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Nisan '11

 
Kategori
Deneme
 

Peşimizi bırakmaz sükunet

"Bir çıkmazdayım gel de beni azad et. Bu sefer farklı, değişik... Aklım kal der durmadan, kalbim git der sormadan. 

Gözlerin gittiğinden beri mi böyle, fark edemedim güzel gözlüm. Bir mektup yazdım sonra titreyen ellerini düşündüm, yırttım attım. 

Geri gelmemeliydim, isteklerini alıkoyardım. Kendimde o gücü buldum, bulurdum da yapardım. 

Senden sonra hiçbir şarkı sarmadı, saramadı beni. Hangi şarkıya adasam kendimi, bizim şarkımız gibi seslenmedi, seslenemedi hiçbiri. 

Bizim şarkımız ağlardı, biz severken birbirimizi. Sözler verirdi biz sussak bile her dinlediğimizde. "son nefesimde elimi sen tutacaksın" derdi, gözlerimi kaçırsam bile. 

Hiçbir kahve ayıltmadı beni bundan 13 ay önce. Uğursuzluğuna inanırdın ya hani 13ün. Bende bir 13teyim şimdi yokluğunla birlikte. Ölümümde parmağın var biliyorum, bir kavuşma isteği var ki durmadan yaşıyorum. 

Büyük bir kâbustan uyanır gibiyim, yüzümü yıkayacak halim yok. Ağladım onun yerine, tertemiz olamasam da yaklaştım eski saflığına. 

Ben farklı, ben değişik, ben senden aylar önce kopmuş, ben parça parça, ayrı ayrı.
Değişmeyen hiçbir şey yok. Değişir her şey ucundan sonuna kadar, ritmini arar sessizliğim adım adım da bulamaz bir türlü. 

Acıdan kıvranır tüm duyularım, hisseder misin eskisi gibi? 

Bak ne çok değişti elim, yüzüm, sözüm, özüm. 

İyi bir insan olup seni unutmak istemiyorum. 

İyi insanların intikamıymış unutmak, kime ne? 

Sen olmadıktan sonra ben iyi bir insan olmak istemiyorum. Güzel gözlerine rağmen, yüreğimle sana ihanetler sıralıyorum. 

Hissizliğim rayting yapıyor şu sıralar, ne yana yaklaşsam senden pareler var aslında. Sen varsın bir tek, senden sonrası " senin" özetin gibi. 

Parça parça, yapboz gibi… Hepsini topluyorum da bir sen etmiyorsun.
Beraber içtiğimiz sayısız kahvenin hatırları geliyor da aklıma, bir sesini duymama fırsat vermiyor hiçbir hatır. 

Ve devrik cümlelerimle rezil oldum ben senin gözünde. 

Aslında toplasan bir "hoşça kal" etmezdi yazdıklarım, gözlerindeki sağanak yağışta çoktan boğulmuştu yüzme bilmeyen hallerim. 

Söylemesi zor belki de ama özledim. Ben bil istedim, ama sen hiç bilemedin.
Kirlendi bin bir kendini bilmemiş aşkta ellerim. Ve yalan oldu her seni düşündüğüm günüm. 

Karnı aç bir ihtiyara benzemişti varlığın. Yokluğun ise hantallaşmıştı, huysuzlaşmıştı. 

Bir zelzele yaratmak istiyordu, ama nereye vuracağını bilmiyordu. 

Gözleri dolu doluydu yüreğimin, senin gözlerime son kez baktığındaki halin gibi.
Unutmak mı kime ne hem? 

Ben yanına oturunca titreyen sesimi özledim, affet küçük adam. 

Aşkın gittiğinde çok kirlendim."

*Tüm 13leri topladım da yaktım, her acı mevsim oldu derken; defterler yaprak döktü ardından. 

Söylesene baharlardan hangi bahardı, çözemedim hala bin bir soru işaretimle birlikte.. 

 
Toplam blog
: 30
: 381
Kayıt tarihi
: 13.03.11
 
 

Yıllardır öğrenci, hala öğrenci... Ben öğrencilikten bıktım, öğrencilik benden bıkmadı.....