Piyanist Ayşegül Yörükoğlu memleketinde F.Liszt seslendirdi

Dün akşam, uzun aradan sonra Akdeniz Üniversitesi Atatürk Konferans Salonu’nda bir konser dinledim. ADSO uzun yıllar ‘yıllık konser programı’na AKS’na 6-7 konser koymuştur. Ancak, ne kadrosuyla ne de öğrencileriyle destek veremedi koskoca Akdeniz Üniversitesi. O küçücük salonda, iki haneli rakamlardaki dinleyici sayısına çok konserler verdi ADSO. Son birkaç yıldır da AKS’na konser alınmıyordu, ADSO tarafından. Bu kez solistin, hem Antalyalı olması hem de üniversitenin konservatuvarından yetişmiş olması da etken olmuş olacakki, salondaki dinleyici sayısı ‘fena değildi’ diyecek düzeydeydi.

Yukarıda da belirttiğim gibi her şeyden önce bir Antalyalıyı konuk ediyordu Antalya devlet Senfoni Orkestrası. Aslında konser sadece ADSO’nın değil, Akdeniz Üniversitesi Konservatuvarı’yla ortak düzenlenmişti.  Bu da ilginç ve önemli bir ayrıntıydı.

Dileğim, bundan sonra da konservatuvarın başarılı öğrencilerine ADSO tarafından kucak açılıp, orkestra ile konser şansı verilmesidir.

Akdeniz Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda Samir Mirzayev’in öğrencisi olarak yetişmiş ve Moskova Çaykovski Konservatuvarı’nda eğitimini sürdüren Ayşegül Yörükoğlu, döneminin en büyük piyanistlerinden Franz Liszt’in 1. Piyano Konçertosu’nu sesledirdi.

Orkestrayı, ADSO’nın kıdemli viyolacılarından, şef Nesrin Bayramoğulları yönetti.

Akşam çalınan yaratı için Üner Birkan şunları yazmış, ‘Bir Dinleyicinin Kitabı’nda: “…1849 Yılında yazılmış olan bu eser, ilk olarak 17 Şubat 1855’te Weimar’da Hector Berlioz-Franz Liszt ikilisince seslendirilmiştir.

Liszt, bir ana tema ile birlikte, bir ya da iki yardımcı tema kullanır; bunları çeşitli kılıklara sokar, bir takım karşıtlıklar, “tez”lerle “antitezler” yaratır. Bu arada ritmik değişimleri de sık sık kullanır… Dört tema sürekli olarak, serbest biçimde kullanılır. Bunların en önemlisi, hemen başlangıçta, yaylı çalgılardan duyulur; yürekli, gözüpek bir temadır bu.  Daha ince, daha narin ve lirik olan ikinci temayı  ilkin viyolonseller ile kontrbaslardan işitiriz. Temayı daha sonra solo çalgı ele alır ve işler. Üçüncü tema, konçertonun “scherzo”su yerine geçmektedir. Eser, çabuk ritimli bir bölümle sona erer.”

Birkan, konçertoda ‘üçgen’ (triangle) yer verilmesi nedeniyle, zamanın ünlü eleştirmeni Edouard Hanslick tarafından alaya alındığını da notlarına eklemiş.

Konçertonun özelliklerinden biri de ara verilmeden çalınmasıdır.

Konserden hemen önce bir kayıttan dinleyeyim istedim Lizt Konçertoyu, ilk video Lang Lang çıktı. Onu dinledim. Sonra AKS’nda Ayşegül’ü… Akşam bir de videodan izledim/dinledim, canlı konser kaydını. Çalgısındaki olumsuzluklara karşın çok iyi geldi bana.  İşte Üner Birkan’ın anlattığı bu konçertoyu, piyanosunun gücü ölçüsünde başarıyla seslendirdi Ayşegül Yörükoğlu.

Konserin ikinci yarısında W.A.Mozart’ın 40. Senfonisi seslendirildi. Konser sonrası  şef Bayramoğulları, kendisine sunulan çiçeği rahle arkadaşı Aydal Sargutan İşgören’e vererek güzel bir jest yaptı. Müzikseverlerin AKS’ndan güzel bir konser sonrası mutlu ayrıldıklarını düşünüyorum.