Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Temmuz '14

 
Kategori
Üniversiteler
 

Plajerizmin (yağmalama) yoğunluğu

Plajerizmin (yağmalama) yoğunluğu
 

Plajerizmin resmi


Kavramların içinin boşaltıldığı ve farklı anlamlarda kullanıldığı Ülkemizde; yüzlerin üzerinde Üniversitenin varlığı ile övünürken plajerizmin bir bilimsel metot olarak kullanılıyor olmasını irdelemek istiyorum bu yazımda. Plajeristlerin deşifre edilip cezalandırılmadığı hatta taltif (ödüllendirme) edildiği, etiğin en çok kullanılması ve uygulanması gereken akademik çevreler bu kavramla ilgili sabıkalı bir fotoğraf vermektedir. Anlam olarak kısaca Plajerizm, daha önce yayınlanmış bir yayının tümünü veya bir kısmını kaynak göstermeden alarak kendi yayını gibi yeniden yayınlamaktır. Buna Bilim korsanlığı da denilmektedir.

Bilim etiği kişiye araştırma yaparken ve bulgularını yayınlarken uyması gereken ahlaki yolu göstermekte olup, bilim insanlarına araştırma konusu ile ilgili sorumluluklar getirmektedir. Bunlar, tüm bilim topluluğunda evrensel anlamda genel kabul gören kurallar ve değer ölçüleridir. Oysa ülkemizde hemen hemen tüm Üniversitelerde bilim etiği dikkate alınmayacak kadar önemsizmiş gibi davranılmaktadır.

Gerçek anlamda, doğruluk, dürüstlük ve açıklık temel unsurlarına sahip araştırmacılar aynı zamanda güvenlikli ve özgürlük üzerine kurulmuş bir topluluğun üyesidirler. Bilim insanı, meslek ahlakına uyması gerekir. Gerçeğe ulaşmak, doğruyu bulmak için araştırma yaparken uluslararası kabul gören standartlara uygun bilimsel çalışma yöntemi izlenmesi ve verilerin manipüle edilmemesi, deney sonuçlarının aynı koşullarda tekrarlanabilir olması, yasa hipotezlerinin her zaman doğrulanabilir olması ön koşuldur. Ayrıca; kesinlik, güvenilirlik, centilmenlik, dürüstlük ilkelerini uygulamak, rüşvet kabul etmemek bir bilim insanının ahlakını oluşturan tavır ve tutumlardandır.

Bilim topluluğunun güvene dayalı bir topluluk olması, araştırmanın sonuçlarının daha sonra yapılacak araştırmalara temel oluşturacak olması vb. nedenlerle bilimde sahtekârlık ve suiistimal tüm dünyada üzerinde son derece ciddiyetle durulan konulardır.

Bilimsel yanıltma (scientific misconduct) temelde 3 grupta toplanmaktadır.

1. Bilimsel korsanlık (piracy): Başka araştırıcıların verilerini kendi izni olmadan kullanmak,

2. Başkalarının fikir, yazı ve çalışmalarını çalarak, aldığı kişilere gereken şekilde atıf yapmadan kendisinin ki gibi göstermek, söylemek ya da yayınlamak (Plagiarism),

3. Verilerin saptırılması veya var olmayan bilgilerin, verilerin "yoktan var edilmesi" (fabracation, "desk-research", "dry-lab") şeklinde gruplanabilir.

Bilimde etik ihlaller çeşitli nedenlerle yapılmaktadır. Bilimsel dürüstlüğün dışına çıkılmasına etki eden faktörlerin başında bireyin yetersiz araştırma eğitimi ve disiplini almamış olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bilimsel yanıltma ve yalancılıkta kişisel hızlı yükselme hırsı, başkalarının kendisini olumlu ve başarılı tanımalarını arzulama, kurumun veya bölümün baskısı, "fazla yayın=fazla prestij" duygusu, parasal kazanç hırsı ve nadiren psikiyatrik-kişisel bozuklukların etken rol oynadığı düşünülmektedir.

En genel hali ile yağmalama üçe ayrılmaktadır: Yağmalama (Plajerizm) Çeşitleri

1.Kaba Yağmalamak; a)Yazılı eseri olduğu gibi aşırmak, b)Yazılı eserin sadece bazı kısımlarını olduğu gibi aşırmak, c)Aşırandan aşırmak.

2.İnce Yağmalamak; a)Yazılı eserin tümünü veya kısımlarını değiştirerek aşırmak, b)Başkasının fikrini kendininmiş gibi sunmak.

3.Çok İnce Yağmalamak; a)Kendi eserinden gönderme yapmadan alıntı yapmak, b)İstem dışı yağmalamak.

Bilimde genelde yapılan Plajerist sahtekarlıklar ise 7 gruba ayrılmaktadır:

1. Kopya çekmek,

2. Verileri uydurmak,

3. Verileri değiştirmek,

4. Hakemlik görevini kötüye kullanmak,

5. Kitap tercüme ederek, kendi yazmış gibi adını koyarak bastırmak,

6. Yayınlanan makaleden diğer ismi veya isimleri silip fotokopisini alarak tek isimle kendi yapmış gibi göstermek,

7. Aynı yayını değişik iki veya daha fazla dergiye gönderip bastırarak makale sayısını fazla göstermeye çalışmak.

Sadece Bilim alanında değil tüm sosyal yaşamda sahtekârlıklara yönelik hiçbir özür kabul edilemez. Bilimsel kariyer yapan herkes, ifade edilen bu değerlerden haberdar olmak zorundadır. Bilim toplumu, kendi özgürlük ve güvene dayalı sistemlerini bozacak, inanılırlığını riske edecek sapmalara izin vermemelidir ayrıca.

Geçtiğimiz günlerde Ülkemizin 87 üniversitenin rektörü, ortak bir deklerasyon yayımlayarak, İsrail'in Gazze'ye saldırılarını kınaması son derece takdire şayan desteklenmesi gereken bir davranıştır. Ancak; Ülkemizdeki toplumsal iç çalkantıların olduğu, adalet, özgürlük ahlak normlarının kamuoyu önünde açıkça ihlal edildiği zamanlarda da etik değerlerinin en üst bayraktarlığını yapması gereken Akademik dünyanın sesini çıkartması deklerasyon yayınlaması gerekmiyor mu?

Evet, bunu yapabilmesi ve yaptıklarında inandırıcı olabilmesi için öncelikle içindeki plajeristleri ayıklaması, plajerizme geçit vermemesi gerekiyor.

Nizamettin BİBER

  

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..