Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Haziran '07

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Polis zavallı değildir

Polis zavallı değildir
 

Bir söz vardır “ağzından çıkanı kulağın duysun” derler.


Bu lafı bir “Uyarı”dır.


Hatta başka laflar da vardır, örneğin “Kırk düşün, bir söyle” derler. Dikkat edilmesi gerektiğini belirten sözlerdir bunlar. Uluorta laf etmeyeceksin, ettiğin lafın boyu ölçülü olacak.


Ne yazık ki bazen, hem de bir zamanlar bir yerlerde (!) bulunan ve nasıl konuşulması gerektiğini çok iyi bilmeleri gerekenler öyle bir pot kırarlar ki, olursa öyle olsun.


Bir e-posta aldım. Bakın ne diyor…


“07.06.2007 tarihinde NTV’de Sayın Beyazıt ÖZTÜRK (Beyaz) ve Sayın Kadir ÇÖPDEMİR’in hazırlayıp sundukları “Biri Bana Anlatsın” programını izlerken çok ama çok üzüldüm. Yılların Politikacısı Sayın Esat KIRATLIOĞLU bu programda bir Milletvekili arkadaşı ile olan anısını anlattı. “Milletvekili arkadaşım her toplantıda karşı partiden birisine kızar, belindeki silahı çekerek Milletvekilinin üzerine yürür, bizde yakalar zorlukla yerine oturtturduk. Bir gün bu arkadaşı tutmadık. Eli silahında diğer Milletvekiline yürürken, baktı ki kendisini tutan yok üzerine yürüdüğü kişinin yanından geçip diğer kapıdan çıkarak meclisi terk etti. Anladık ki arkadaşı tutmamak gerekiyor.” Bu sırada Sayın Beyazıt ÖZTÜRK “Meclisi silahla girmek serbest mi?” diye sordu. Sayın KIRATLIOĞLU’ da “zavallı polis ne yapsın. Zavallı polis Milletvekilinin üstünü arayamaz ki” gibi cümlelerle üç veya daha fazla polisin zavallılığını vurguladı.


Ben beklerdim ki bir değerli Başkomiser çocuğu olan ve polis maaşı ile büyüyen Sayın Beyazıt ÖZTÜRK bu cümleye tepki göstersin. “Polis hiçbir zaman zavallı olmamıştır. Bende zavallı bir Başkomiser çocuğu değilim” desin.


Sayın KIRATOĞLU bu vatan, bu bayrak, bu ulus için on binlerce şehit vermiş Türk Polis Teşkilatına “ZAVALLI” sıfatını nasıl yakıştırıyorsunuz. Vicdanınız sızlamadı mı?


Eğer polisi zavallı görüyorsanız bu sizinde yüksek makamlarda görev aldığınız iktidarlar zamanında zavallılaştırılmıştır.


En derin üzüntülerimle bunu kamuoyuna duyurur ve zavallılığı kabul etmeyip protesto ederim.”


Elbette şimdi sorsanız Esat KIRATLIOĞLU’na “Bu nedir beyim” diye, muhtemeldir ki amacını aşan bir laf ettiğini kabul edecektir.


Burada ben aslında başka bir “Zavallılık”dan söz ederim ama çok iyi biliyorum ki bu yazım “Onay”a takılır kalır.


Bir defa şunu çok iyi ve üzerine basa basa vurgulamak isterim ki silahı “Adam” taşır. O da nasıl taşıyacağını çok iyi bilir.


Bilmem “Onay”a takılmadan anlatabildim mi?


Gelelim e-postanın geldiği yere…


Ya ağabeyim, kafayı taktığın şeye bak ya. Hem de ne güzel yakalamışsın “…Ben beklerdim ki bir değerli Başkomiser çocuğu olan ve polis maaşı ile büyüyen Sayın Beyazıt ÖZTÜRK bu cümleye tepki göstersin. “Polis hiçbir zaman zavallı olmamıştır. Bende zavallı bir Başkomiser çocuğu değilim” desin” diyorsun ya…


Nerede o hassasiyeti gösterecek kişi. Televizyon programı yapmak, silah taşımak, özetle “Toplum” karşısında olmak “Adam” olmak demektir.


Adam olununca da bu kusurlar elbette ortaya çıkmaz…


Takma kafana…


“Polisi” tanımayan bilmez bu hassasiyetleri…

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..