Polonya izlenimlerim–2

Dünya yaklaşık iki yüz yıldır ilginç bir basitlikte adeta köy haline getirilmiş durumda. Öyle ki insanlar, kendilerine dikte ettirilen kitapları okuyor, dikte ettirildiği gibi yaşıyor, zevkleri aynı kısacası dilleri ideolojileri farklı bile olsa yaşantıları aynı.

En son Polonya ziyaretimizde de bu durumu müşahede ettik. Kitapçılar bu konuda önemli ipuçları veriyor. Şöyle ki, kitapçılar özellikle son yıllarda popüler olan film, kitap vb, ne ararsanız birebir aynı şekilde. Raflardan raf düzenlerine her şey. Bu kadar benzerlik aslında ilginç doğrusu. Aynı tür kitaplar, raf düzenlerinden tutun da her şey bu k kadar nasıl aynı olabilir diye insan düşünmeden edemiyor. İlginç olan coğrafi koşullar bu kadar farklı iken nasıl bu kadar her şey aynı olabiliyor. Şaşıyor doğrusu .

Polonya otuz sekiz milyon nüfusa sahip bir ülke. Genç nüfusun yoğunluğu insanın dikkatini çekiyor,

Avrupa Birliği üyesi olarak ciddi bir ilerleme kaydeden ülkenin üretimi ağırlıklı olarak tarım olduğu, teknolojik anlamda çok sayıda Alman firmasının ülkeye yatırım yaptığı görülebiliyor. Ülkede ciddi yarımlar göze çarpıyor. Çok fazlaca büyük bir şehir olmayan Rzeszow şehri de bu şehirlerden biri. Şehirle ilgili izlenimlerim belediyenin çok iyi çalıştığı ve herhangi göze  çarpan bir düzensizliğin olmaması oldukça etkileyici. Yollarda her hangi bir su birikintisi, yada çukur görmek mümkün değil. Çok fazla turist yok. Son derece sakin bir şehir izlenimi veriyor. Her şey gayet düzenli. Müzecilik oldukça gelişmiş vaziyette. Küçücük şehirde bir sürü irili ufaklı müze görmek mümkün.

İlhan Aydın

Teknik Öğretmen