Profesyonel iş yaşamı için, okuduğunu anlama

Türkçe'de okuduğunu anlama diye bir şey vardı bilmem hatırlar mısınız?
Yüksek sesle sınıfta bir arkadaşımız parçayı okur sonrada değerlendirme soruları çözülürdü. Bu değerlendirme soruları içerisinde de ilk soru "parçadan ne anladınız, anladıklarınızı sınıfta anlatınız" olurdu. Bazıları gerçekten verilen mesajı anlatırken bazıları hiç alakası olmayan şeylerden bahsederdi. Alakasız şeylerden bahsedenler maalesef ki hayatın her anında insanları anlayamıyor, anlayamadığı gibi de insanları anlayamadığı konu ile yanlış yönlendiriyor. Anlamak için dinlemek ve çok okumak gerek bence.

Öğrenciliğimin yanı sıra bilindiği gibi Eskişehir'de bir dergide çalışıyorum. Bu dergide mayıs sayısında yayınlanan bir köşe yazımı okuyanlar arasında beğenenler olurken iki kişi vardı ki alakası olmayan bir şey anlamışlar. Daha doğrusu biri anlamak istediği gibi anlamış diğrerine de anladığını anlatmış. Ortada bir yanlış anlaşılma oldu ve ortalık karıştı diyebilirim. Yanlış anlayan bu arkadaş sağ da solda asılsız şeylerden bahsetmekle kalmayıp bana birde "kırılmazsın umarım" diye de mesaj yollamış. Görüyorsunuz insanlara ne anlatıyorsunuz onlar ne anlıyorlar. İyi de önce yazıyı anlamaya çalış, yanlış anlaşılma varsa da bana bildir yanlışımı değil mi?
Bu yanlış anlaşılmadan dolayı birden kendimi bir ispatlama, yanlışlığı çözme çabasında buldum. Ben çaba harcadıkça da beni dinlemediklerini bildiklerini okuduklarını gördüm. Sonrada üzüldüm. "Ben ne yapıyorum" diye de düşündüm. Beni yanlış anlayan bu insanlar uzun zamandır beni tanıyan kişilerdi. Daha doğrusu beni tanıdıklarını sanmışım.

Tüm bu olanların dışında yanlış yapılan bir şey daha vardı ki, o da özel hayatın iş hayatına yansıtılması. Ne olursa olsun ikisi farklı dünyalar. İş hayatıyla özel hayatı bir tutmamalı insan. Eğer bu ikisini ayıramıyorsanız henüz profesyonel bir iş hayatınız yok demektir. Çok arkadaşım oldu sevgilisiyle gündüz işlerinden dolayı karşılaşmak zorunda kalıp akşam sadece sevgili olmayı başaran ve işten hiç bahsetmeyen. Hatta gündüz rakip firmalarda olanlar oldu ki onlar işin ehli olmuşlardı artık. Bende de sevmediğim ama iş nedeniyle sık sık karşılaşmak zorunda olduğum kişilerde oldu. Sevmiyorum adamı ama yaptığı işte haklıydı ve haberini yapmak için mecbur bir araya geldiğim bu insanla haberini yaparken şahsi problemlerimi gündeme getirmeden işimi yaptım. O da beni sevmiyordu ama çıkarı için bilgi veriyordu bana.
Gerçekten profesyonel işler yapmak istiyorsanız;
Duygusal davranmayın
İş hayatınızla özel hayatınızı bir tutmayın
Çıkarınızı değil işinizi düşünün
Anlamayı ve dinlemeyi deneyin