Prompter....

TAKILMADAN KONUŞMANIN SIRRI..

Özel günlerde gecelerde ve seçim mitinglerinde liderlerin uzun süreler boyunca takılmadan, konudan sapmadan ve akıcı biçimde nasıl konuştuğu hep merak edilmiştir.
Zira televizyonları açtığımızda parti liderlerinin sanki ezbere konuşuyormuş gibi hiç takılmadan konudan konuya geçmesi “ne zeki adam ama” tepkilerini de beraberinde getiriyor.
Maalesef ki durum liderlerin çok zeki olmasıyla ilgili değil.

Yıllar önce opera sahnelerindeki hataları en aza indirmek için geliştirilen suflör sistemi teknolojinin de gelişmesiyle birlikte yerini  PROMPTER adında bir cihaza bırakmıştır.
Yani karşısında prompter olan bir konuşmacı aynı ekrandan kendisinin sahnede nasıl göründüğünü ve okuma metnini rahatlıkla görebilir. Oradan da okur.

Genelde sahnenin sağ, sol ve ortasına birer tane konulur.
Konuşmacı sahnenin sağına geçtiğinde sağdaki prompteri sola geçtiğinde ise soldaki prompteri kullanır.

Teknolojinin gelişmesi ile birlikte propterlerin boyutları ve mimarileri de değişmiştir. PROMPTER  artık sadece bir cam levha olarak kırşımıza çıkmaktadır.
Konuşma sırasında konuşmacının kendi yorumuna yer verdiği anlarda prompterdeki yazı akışını yöneten editör akışı durdurarak metinde tam olarak nerede kalındığının belli olması için metin rengini değiştirir veya önceden belirlenmiş bir işaret koyar.
Böylece lider konuşmacı sanki tüm metni ezbere biliyormuş gibi konuşmasını tamamlar.

Bazen her şey yolunda gitmez tabi, promterden akan yazı teknik sorunlardan dolayı durabilir.
O zamanda gizlenen sır ortaya çıkar.
Konuşmacı madara olur. Eeee her şeyin bir sonu vardır.

ozcanvural33@hotmail.com