- Kategori
- Güncel
Rahat mı battı bize?
Günlerdir, 30 Mayıs 2013 gününden günümüze kadar devam ediyor: ‘rahat battı bize!’
Gezi Parkı olayları sırasında, biber gazının hışmından kaçan vatandaşlara ‘insanlık adına’ eğer ‘İslam adına’ dersek daha inandırıcı olur mu acaba? Divan Oteli’nin kapılarını açan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç ilk kez konuştu:
Neyi paylaşamıyoruz?
Başbakan’ım, Neyi paylaşamıyoruz?
Ekonomi denizi çarşaf gibi dümdüz, dalgadan eser yoktu,
Sosyal deniz sessiz ve sakindi...
Gürültü ve patırtıya hiç yer yoktu.
Daha ne istiyorduk ki;
Rahat mı batmıştı?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğanda sosyo-psikolojik anlamda, 30 Mayıs gününden başlayan sürekli ‘sosyal teyakkuz’ hali var.
Başbakan Erdoğan ‘tedirgin,’ ‘ kuşku’ ve ‘panik’ halinde bulunuyor.
Bu eylemlerine ‘paranoya’ olarak yansıyabiliyor, hatta bazı hallerde Başbakan ‘ikilem’ içine düşebiliyor.
Ama neden?
Başbakan’ın dört aya yakın zamandır kimleri ve hangi kurumları ‘potansiyel’ bela veya kusur olarak gördükleri hep aynı…
En varsıl olanımızdan, örneğin; Mustafa Koç’tan asgari ücretle çalışanımıza kadar; mahallemizin huzuru, ekonomik, siyasal ve sosyal istikrarın ülkemiz için ne kadar önemli olduğunun bilincine varmıştık
Hem de tüm aile bireyleri olarak bilincine varmıştık.
Eğer bitimiz de biraz kanlanmış ise; istikrarın keyfini çıkarma yolları arıyorduk.
Ama Sayın Başbakan’ım günlerdir burnumuzdan getirdin!..
Kendi halkını katleden zalim rejimlere tanık olduktan sonra elimizde var olan ile yetinme becerisine de sahibiz…
Hamdolsun!..
Siz de sağduyu sahibi olun, tahammül ve hoşgörü katsayınızı daima yüksek tutun!..
Allah aşkına ‘kimsesizlerin kimi’ olmayın.. Hepimizin Başbakan’ı olun!
18.09.2013, İzmir, Türkiye
Not: Fotoğraf Alıntıdır.