Ramazan Bayramınız Kutlu olsun…

Bayrama, bayramlara merhaba.

Bayramı bayram gibi kutlamaya merhaba

Bayramda bayram sevinci yaşamaya merhaba

Merhaba – Merhaba

Bayramınız kutlu olsun.

Rabbim bir bayramı daha nasip etti bizlere, sevdiklerimizle olmaya, el öpmeye, elimizin öpülmesine,

Hayır duası almaya, hayır duası etmeye, şekerler yemeye, tatlılar yemeye, kahveleriçilmeye en çokdabayramsohbetleri yapmaya hazırız ve hamdolsunki Rrabbim nasip etti.

Bayram benim çocukluğumun davetiyesdir.

O zamanlar bayram vardı, bayram kutlanırdı. Bayramlaşılırdı.

Bayram demenin tatil demekolduğunu bilmezdik.
Bayram mubarek Ramazan’ın gelisindeki hazırlık gibi hazırlıkla başlardı.

Annem günler öncesinden bayram temizliğine başlardı. Biz çocuklar ona yardım ederdik.

Bayram demek bizim için yeni giysiler yeni ayakkabılar demekti ki hani tadından yenmez denilir ya aynen öyle bizler tadından uyuyamazdık:

“Bu bayram niye geç kaldı” derdik çocuk aklımızla.

Sonra annem kendi elcağazı ile baklava açardı yapardı, şerbetini kaynatırdı. Üstelik seyircisi ile birlikte bu güzel işi keyifni çıkarardı. Seyircisi elbette biz çocuklardık, kardeşlerdik…

Ah – Ah ne güzeldi çocukluğumun bayramları.

O zamanlar annem vardı, babam vardı, kıymetlim Haluğum kardeşim vardı.

Nurlar içinde yatsınlar, Allah rahmet eylesin.

Bayram onlarla bayramdı.

Bayram onlarla güzeldi.

Bayram gecesi mutlaka banyo yapılırdı. Annem tek tek bizleri yıkardı. Canım annem o zamanki kadınların bizler tırnakları olabilirmiyiz?

Herşeyimiz hazır, her şeyimiz makine ile hallediliyor, hamdolsun bolluk var yinede yorgunuz, stresliyiz, mutsuzuz.

Annem canım benim geç yatar erkenden kalkardı.

Bayram sabahı. Şölen gibi, festival gibi!

Erkenden kalkılacak, yeniler giyinilecek. Babamızın, annemizin eli öpülecek, harçlıklar alınacak.

O zamanlar muhteşem olan şimdi oldukça mütavazi hatırladığım harükulade sabah kahvaaltımıza başlardık.

Ouruçtan sonrakis abah kahvaaltısı, varmı bu keyfin ötesi.

Sonra alel acele sofra toplanır.

Annemin hazırlanması gerekir ki annem hep hazırdır zaten. Ne zaman giyinmiştir, onun dediği gibi tuveletini yapmıştır. O zamanlar makyaj yapmaya tuvalet yapma denirdi, ne bizim bildiğimiz anlamdaki tuvalletti bu ne de giyindiğimiz uzun şık elbiseydi. Bu yüze sürülen bir ruj, yanaklarda hafif allık ve gözde kalem, bitti makyaj tamamdı.

Babam memur olduğundan üst düzey memurlarının evlerine bayramlaşmaya giderlerdi. Bizler her yere gidemezdik. Çocukların gideceği yerler vardı, gitmeyeceği yerler vardı. Beklerdik, edebimizle, terbiyemizle, şikâyet etmeden.

Şimdiki çocukları düşünüyorum da ne mümkün!

Tek derdimiz olurdu babamın bizi luna parka götürmesi. O zaman dönme dolaba gideceğiz derdik. Babam erkek kardeşime tabanca alırdı oda çata pata patlatır beni kızdırırdı.

Babamın görevi dolayısıyla bir çok şehirde bir çok bayramlar geçirdik.

Büyüklerimize bayramlarda gittiğimiz az olurdu. Onlar başka şehirde biz başka şehirde. Öyle kolay olmazdı bir yerden bir yere kalabalık bir ailenin gitmesi. Yine de babam izinli olduğunda mutlaka gitmeye çalışırdık.

Büyükler o zaman büyüktü.

Evde çocuklarını, torunlarını beklerlerdi…

Büyüklere gitmemek ne demekti eğer imkânın varsa! Bilinmezdi.

O zamanlar henüz egoist düşünceleri bünyemize kabul etmemişik.

Örf ve adetlerimizin verdiği mutlulukla yaşıyorduk

Onun içindirki stres bizlerden uzaktaydı.

Ailelerimiz kalabalık olarak yaşadıklarıiçin daha güçlüydüler. İnsanlar bu günün yalnızlığının altında ezilmiyorlardı.

Bayram gezmeleri olurdu. Ne güzel.

Kısa süerdi, kısa bir ziyarete gidilir, kahve şeker ve baklava ikram edilirdi. Kolanya da vardı…

Sonra yarım saat önce size gelenin evine gidilirdi. Kahve, şeker baklava.

Bu nasıl bir hatır gönül olayıydı.

Bu nasıl insan kıymetiydi.

Rabbim bu nasıl güzellikti.

Bayram o zamanlar vardı.

Bayram o zamanlar kutlanırdı.

Ben turizmciyim.

Bayramlar bizde geleceklerin tatil yapmaları demektir.
Bayramlar bizde tatile çıkmak demektir.

Bayramlar bizde cep telefonu ile herkese toplu mesaj atıp bayramınız kutlu olsun demektir.
Bayramlar bize adet yerini bulsun diye yaşlılarımızın kısa ziyaret edip kendimizi tatil yerine atmak demektir.

Peki, bunun neresi bayramdır?

Bu bayram sabahı Allah kısmet ederse tüm ailem benimle, bizimle olacak.

Birlikte bizim evimizde kahvaaltı yapacağız. Bayramlaşacağız. Belki eskilerden belki yenilerden söz edeceğiz.

Çocuklarım, yeğenlerim, kardeşlerim, kuzenlerim ve birkaç sevdiğim dostum da olacak.

Yıllar sonra bu bayram bayramı kutlayacağım, Allah’ın izniyle.

Dilerimki sizlerde bayram yaparsınız…

Bayramınız mubarek olsun.

Nazan Şara Şatana